BULAŞIVERME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



BULAŞIVERME harflerini içeren 5 harfli 36 kelime bulunuyor. 5 harfli BULAŞIVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bulaşıverme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Bulaşıverme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ŞAVUL15, VARIŞ15, BAVLI14, BAVUL14, VURMA13, VEBAL13, EMVAL12, MEŞBU12, MEVLA12, VERME12, VEREM12, VELUR12, BARIŞ11, BEŞME11, BAŞLI11, BELEŞ10, BEŞER10, ERBAŞ10, MEŞRU10, AŞURE9, BURMA9, BULMA9, EŞLEM9, MELEŞ9, MAŞER9, REŞME9, RUMBA9, AMBER8, BAREM8, RUBLE8, MUARE7, MARUL7, ULEMA7, AMELE6, EMARE6, REMEL6


AMELE (Kelime Kökeni: Arapça ʿamele)


[isim]
  • Gündelikle çalışan işçi

    Tuğla harmanındaki ameleler etrafı aradılar. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: amele pazarı, amele taburu, amele yanığı, tanzifat amelesi


EMARE (Kelime Kökeni: Arapça emāre)


[isim] [eskimiş]
  • Belirti, iz, ipucu

    Fakat hepsinin yüzünde korku ve endişe emarelerini ayan beyan görmüştüm. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


REMEL (Kelime Kökeni: Arapça remel)


[isim] [edebiyat]
  • Aruz ölçülerinden biri
[müzik]
  • Klasik Türk müziğinde bir usul

MUARE (Kelime Kökeni: Fransızca moiré)


[isim]
  • Dalgalı parıltılar verilmiş olan bir kumaş türü, kareli kumaş
[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılan

MARUL (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • Birleşikgillerden, geniş ve uzun olan yeşil yaprakları taze olarak yenilen bir bitki (Lactuca sativa)

    Anası mutfakta bir tabağa marul doğruyor. - Yusuf Atılgan

Birleşik Kelimeler: acı marul, kıvırcık marul, yabani marul, deniz marulu, eşek marulu, yağ marulu


ULEMA (Kelime Kökeni: Arapça ʿulemā)


[isim] [eskimiş]
  • Bilginler
[din bilgisi]
  • Sarıklı din bilginleri

    Bursa uleması bütün memleketçe tanınır ve sevilirdi. - Tarık Buğra


AMBER (Kelime Kökeni: Arapça ʿanber)


[isim]
  • Amber balığından çıkarılan güzel kokulu, kül renginde bir madde

    Dağıtır gülleri boşlukta hava / Ve buhurdanda tüter amberler - Arif Nihat Asya

Birleşik Kelimeler: amber ağacı, amber balığı, amberbaris, amberbu, amber çiçeği, akamber, akar amber, esmer amber


BAREM (Kelime Kökeni: Fransızca barème)


[isim]
  • Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge

    Bunların tek derdi barem basamaklarını aşarak bu mertebeye fırlayıvermekten ibarettir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


RUBLE (Kelime Kökeni: Rusça)


[isim]
  • Beyaz Rusya ve Rusya Federasyonu'nda kullanılan para birimi

AŞURE (Kelime Kökeni: Arapça ʿāşūrā)


[isim]
  • Buğday, nohut vb. tanelerle kuru yemişlerin bir arada şekerle kaynatılmasıyla yapılan bir tatlı türü, alaca aş

    Aşure yiyen İhsan, Orhan'ı görünce kâseyi ve kaşığı birdenbire elinden bıraktı. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşure yemeye giden kaşığını taşır

Birleşik Kelimeler: aşure ayı, aşure günü


BURMA


[isim]
  • Burmak işi

    Ani bir diş ağrısı gibi, manevi bir sancı ruhumu burmaya başladı. - Hüseyin Cahit Yalçın

[sıfat]
  • Burulmuş, burularak yapılmış, kıvrılmış

    Yoksa ben hiç de aptal, tutsak ruhlu, herhangi maskara herifin burma bıyıklarına hayran olan dişilerden değilim. - Halide Edip Adıvar

[halk ağzında]
  • Musluk
[halk ağzında]
  • Eğrilmek için bükülmüş yün
[halk ağzında]
  • Yaşken burularak kurutulan ot

    Arabacılık, sararsın burmayı, çalarsın kamçıyı, haylarsın hayvanı geçer gidersin. - Ahmet Rasim

[halk ağzında]
  • Kuru incir

Birleşik Kelimeler: sarığıburma


BULMA


[isim]
  • Bulmak işi

    Bu genç kadında kendisini büyüleyen şeyin ne olduğunu bulmaya uğraşıyor. - Attila İlhan


EŞLEM


[isim]
  • Kopya

MELEŞ


[isim] [halk ağzında]
  • İki kuzulu koyun

MAŞER (Kelime Kökeni: Arapça maʿşer)


[isim] [eskimiş] [toplum bilimi]
  • İnsan topluluğu, toplum