BOZKURT Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler



BOZKURT harflerini içeren 3 harfli 21 kelime bulunuyor. 3 harfli BOZKURT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BOZ9, BUZ9, UZO8, KOZ7, KUZ7, RUZ7, TOZ7, TUZ7, ZOR7, BOK6, BOR6, BOT6, BUT6, KOR4, KOT4, KUR4, KUT4, ROT4, TOK4, TOR4, TUR4


KOR


[isim]
  • İyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür veya odun parçası
[mecaz]
  • Büyük acı, üzüntü, sıkıntı, dert

    Kimseye göstermedikleri bir kor yanar içlerinde. - Çetin Altan

[sıfat] [mecaz]
  • Kırmızı renkli

    Gül tenli, kor dudaklı, kömür sürmeli / Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kere öpmeli - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kor dökmek
  • kor gibi
  • kor gibi yanmak

Birleşik Kelimeler: akkor


KOT


[isim]
  • Giysi yapılan mavi bir tür kumaş, blucin
[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılan (giysi)

    Kot pantolon.

Birleşik Kelimeler: taşlanmış kot

[isim] [mimarlık]
  • Temel ile zemin arasındaki yükseklik
[isim] [halk ağzında]
  • Yörelere göre değişen ölçüde tahıl alabilen, tahtadan yapılmış bir ölçek

KUR (Kelime Kökeni: Fransızca cours)


[isim] [ekonomi]
  • Yabancı paraların ulusal para cinsinden değeri

    Resmî kura göre doların değeri yeniden ayarlandı.

Birleşik Kelimeler: cari kur, çapraz kur, dalgalı kur, efektif kur, katlı kur, sabit kur, döviz kuru

[isim]
  • Karşı cinse ilgi göstererek onun hoşuna gitme, gönlünü kazanmaya çalışma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kur yapmak


KUT


[isim]
  • Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç
[mit.]
  • İlahi bir kaynaktan gelen rahmet, bereket

ROT (Kelime Kökeni: İngilizce rod)


[isim]
  • Motorlu taşıtlarda direksiyon ile tekerlek arasındaki bağlantıyı sağlayan demir çubuk

TOK


[sıfat]
  • Açlığını gidermiş, doymuş, aç karşıtı
[mecaz]
  • Sevgi, sevecenlik, başarı, para, mal vb. şeyleri elde etmiş ve bunlara kavuşmuş olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tok açın hâlinden bilmez
  • tok evin aç kedisi
  • tok tutmak

Birleşik Kelimeler: tokgözlü, tok karnına, tok sözlü, tok tok, gönlü tok, gözü tok, karnı tok


TOR


[isim] [halk ağzında]
  • Sık gözlü ağ
[sıfat] [halk ağzında]
  • İşe alışkın olmayan, yabani

    Bazı da oynarsın tor atlar gibi / Kış günü aç kalmış boz kurtlar gibi - Ali İzzet Özkan

[mecaz]
  • Çekingen, utangaç
[isim] [matematik]
  • Bir dairenin kendi düzleminde bulunan fakat merkezinden geçmeyen bir doğru çevresinde dönmesiyle oluşan cisim

TUR (Kelime Kökeni: Fransızca tour)


[isim]
  • Dolaşma

    Yemekten sonra araba ile tura çıktık. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tura çıkmak
  • tur atlamak
  • tur atmak
  • tur bindirmek
  • turu geçmek

Birleşik Kelimeler: tur operatörü, götürü tur, paket tur, şehir turu


BOK


[isim]
  • Dışkı
[kaba konuşmada]
  • Güç durum

    Boka batmak. Boka düşmek.

[sıfat] [kaba konuşmada]
  • Hor görülen, tiksinilen

    Bırak şu bok herifi!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bok (veya bokun) soyu
  • boka nispetle tezek amberdir
  • bok atmak
  • bok canına olsun
  • bok etmek (veya bokunu çıkarmak)
  • bok karıştırmak
  • boku çıkmak
  • bokunda boncuk bulmak
  • bokuyla kavga etmek
  • bok üstün bok
  • bok yedi başı
  • bok yemek
  • bok yemek düşer
  • bok yemenin Arapçası
  • bok yoluna gitmek

Birleşik Kelimeler: bok böceği, bok püsür, boku bokuna, demir boku, kazboku


BOR


[sıfat] [halk ağzında]
  • İşlenmemiş, taşlık, sert, ekilmemiş (toprak), borak
[isim] [kimya]
  • Atom numarası 5, atom ağırlığı 10,8, yoğunluğu 2,45 olan, tabiatta bor asidi veya boratlar durumunda bulunan basit element (simgesi B)
[isim]
  • Niğde iline bağlı ilçelerden biri

BOT (Kelime Kökeni: İngilizce boat)


[isim]
  • Küçük gemi

    Şu botta bu kadar er var, içlerinde gözüm bir seni tuttu. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: borda botu, çıkarma botu, varagele botu

[isim]
  • Uzun konçlu, kapalı ayakkabı

    Botlarımı çıkartırken yatağın altında Mine'nin bez terliklerini görüyorum. - Ahmet Ümit


BUT


[isim]
  • İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü

Birleşik Kelimeler: kaba but, kadınbudu


KOZ (Kelime Kökeni: Farsça gavz, goz)


[isim] [bitki bilimi]
  • Ceviz
[mecaz]
  • Başarı fırsatı olan elverişli durum, saldırış ve savunma fırsatı

    Başvurduğu bu olağanüstü tabiyede varlığını değil, yokluğunu koz olarak kullanmıştır. - Haldun Taner

[mecaz]
  • Karşısındakini alt edecek etkili şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • koz kırmak
  • kozu kaybetmek
  • kozunu paylaşmak (veya pay etmek)
  • koz vermek

Birleşik Kelimeler: koz helva


KUZ


[sıfat] [eskimiş]
  • Gölgede kalan (yan)

RUZ (Kelime Kökeni: Farsça rūz)


[isim] [eskimiş]
  • Gün

Birleşik Kelimeler: ruznamçe, ruzname, ruzuşeb