BOŞUNALIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



BOŞUNALIK harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli BOŞUNALIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BUŞON12, BAKIŞ11, BAŞLI11, KOŞUL10, KOŞUN10, KONUŞ10, AŞKIN9, AŞLIK9, ALKIŞ9, AKŞIN9, BOKLU9, KIŞLA9, KANIŞ9, KAŞLI9, KALIŞ9, NAKIŞ9, ŞANLI9, ŞAKUL9, BUNAK8, BULAK8, BANKO8, BALON8, BALKI8, BALIK8, KABLO8, KABUL8, ONLUK7, ANLIK6, KOLAN6, KANLI6, KALIN6


ANLIK


[sıfat]
  • Kısa süren, bir an içinde olan, enstantane

    Beni hatırlatıyor, benimle olmayı anlık bir duygu hâlinde olsa da istiyor muydu? - Tarık Buğra

[isim] [ruh bilimi]
  • Duyu ve iradeden ayrı olarak düşünülen bilme yetisi
[isim] [ruh bilimi]
  • Anlama gücü, usa vurma, yargılama, müdrike, entelekt

Birleşik Kelimeler: bir anlık


KOLAN


[isim]
  • At, eşek vb. hayvanların semerini veya eyerini bağlamak için göğsünden aşırılarak sıkılan yassı kemer

    Adam döndü, beygirinin semerini almak için kolanını çözmeye başladı. - Necati Cumalı

[halk ağzında]
  • Yünden veya iplikten yapılmış, üzeri işli ince kuşak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kolan çekmek
  • kolan vurmak

Birleşik Kelimeler: kolan balığı


KANLI


[sıfat]
  • Kan bulaşmış

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[isim]
  • Kan davasında taraf olan kimse

    Oğlumun kanlısı Abbas kâfiri değil, oğlumun kanlısı Esme'dir. - Yaşar Kemal

[tıp]
  • Kanı yoğun olan, demevi

    Kanlı adam.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanlı gömlek gizlenemez
  • kanlısı olmak
  • kanlı yaş (veya yaşlar) dökmek

Birleşik Kelimeler: kanlı ishal, kanlı bıçaklı, kanlı canlı, kanlı katil, ağırkanlı, delikanlı, serinkanlı, sıcakkanlı, soğukkanlı


KALIN


[sıfat]
  • Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyutu çok olan (cisim), ince karşıtı

    Alt katta her tarafın pencereleri kalın, sık demir parmaklıklarla örtülüydü. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalın incelene kadar ince süzülür

Birleşik Kelimeler: kalın bağırsak, kalın kafa, kalın ses, kalın ünlü, kalın yağ, ensesi kalın

[isim] [halk ağzında]
  • Gelin olacak kıza erkek tarafından verilen para veya armağan, ağırlık

    Babam senden çok mu istedi kalını? - Halk türküsü

[isim]
  • Mayalı hamurun parçalara ayrılıp tandırda pişirilmesiyle elde edilen ekmek türü

ONLUK


[sıfat]
  • On birimden, on parçadan oluşan
[mecaz]
  • On üzerinden tam not alan

    Onluk bir öğrenci.

[isim] [eskimiş]
  • On para, on kuruş, on lira veya on bin lira değerinde olan para

    Bir iki mecidiyenin arasına sıkışmış bir onluğu ararken arkadan bir araba geliyordu. - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: onluk bozma


BUNAK


[sıfat]
  • Bunamış olan, matuh

    İhtiyar bunak, hâline bakmıyor da neler söylüyor. - Memduh Şevket Esendal


BULAK


[isim] [halk ağzında]
  • Kaynak, pınar

BANKO (Kelime Kökeni: İtalyanca banco)


[isim]
  • İş yerlerinde üzerine eşya koymaya elverişli, iş takibi için gelen kişiyle görevli arasına konulmuş tezgâh

    Kelepçi kızlar da bankodakiler gibi, fazla iplik kopmasından şikâyetçiydiler. - Orhan Kemal

[zarf]
  • Kesinlikle

    Bu dönem muhtar banko Ali Bey olacak.

[ünlem]
  • Talih oyunlarında ortada toplanan paranın hepsine oynandığını anlatan bir söz
[denizcilik]
  • Su altı tepeliği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • banko geçmek

Birleşik Kelimeler: banko at, banko sayı


BALON (Kelime Kökeni: Fransızca ballon)


[isim]
  • Isıtılmış hava veya havadan daha hafif bir gazla doldurulan, atmosferde uçabilen, küre biçiminde araç
[denizcilik]
  • Geriden gelen rüzgârdan yararlanmak amacıyla yatın ana direği üzerine çekilen üç köşeli, hafif yelken

Ata Sözleri ve Deyimler

  • balon uçurmak
  • balon yapmak

Birleşik Kelimeler: balon balığı, balon lastik


BALKI


[isim]
  • Ağrı, sancı
[sıfat] [halk ağzında]
  • Güzel, süslü, parlak

BALIK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Omurgalılardan, suda yaşayan, solungaçla nefes alan ve yumurtadan üreyen hayvanların genel adı

    Balıklara yem attık, suyun içi birbirine karıştı. - Fikret Otyam

Ata Sözleri ve Deyimler

  • balığa çıkmak
  • balık ağa girdikten sonra aklı başına gelir
  • balık baştan avlanır
  • balık baştan kokar
  • balık kavağa çıkınca

Birleşik Kelimeler: balık adam, balık bilimi, balık çorbası, balıketi, balık eti, balıkgözü, balıkhane, balık istifi, balık kartalı, balıknefesi, balık otu, balık pazarı, balıksırtı, balık sütü, balık tabağı, balık tutkalı, balık unu, balık yağı, balık yemi, balık yumurtası, acı balık, akbalık, alabalık, antenli balık, bıyıklı balık, dikenli balık, kalaybalık, karabalık, sarıbalık, topbaş balık, zırhlı balık, ada balığı, akya balığı, amber balığı, atbalığı, ateş balığı, ay balığı, ayı balığı, balon balığı, berber balığı, cennet balığı, çaça balığı, çarpan balığı, çupra balığı, dil balığı, domuz balığı, dülger balığı, engel balığı, fener balığı, fıçı balığı, flandra balığı, fulya balığı, gölge balığı, gümüş balığı, gün balığı, Güneybalığı, inci balığı, Japon balığı, kadırga balığı, kâğıt balığı, kalkan balığı, kamer balığı, kaya balığı, kayış balığı, kedi balığı, keler balığı, kemane balığı, kılıç balığı, kırlangıç balığı, kiliz balığı, kolan balığı, köpek balığı, kum balığı, kurbağa balığı, kurdele balığı, lodos balığı, marangoz balığı, maymun balığı, mercan balığı, mersin balığı, mürekkep balığı, nisanbalığı, olta balığı, öküz balığı, ördek balığı, pamuk balığı, papaz balığı, pervane balığı, peygamber balığı, pisi balığı, saban balığı, sabun balığı, sandık balığı, somon balığı, şerit balığı, taş balığı, tavuk balığı, testere balığı, ton balığı, torpil balığı, turna balığı, turşu balığı, tütün balığı, uyuşturan balığı, üzgün balığı, yapışkan balığı, yaygı balığı, yayın balığı, yelken balığı, yılan balığı, kemikli balıklar, yassı balıklar, köpek balıkları, mersin balıkları

[isim] [gök bilimi]
  • Zodyak üzerinde Kova ile Koç arasında yer alan takımyıldızın adı

KABLO (Kelime Kökeni: Fransızca câbleau)


[isim]
  • Elektrik akımı iletiminde kullanılan ve yalıtkan bir madde ile sarılı bulunan metal tel

    Konduları elektrik kablolarıyla sarıp sarmalayacağına söz verdi. - Lâtife Tekin

Birleşik Kelimeler: kablo gemisi, anot kablosu


KABUL (Kelime Kökeni: Arapça ḳabūl)


[isim]
  • Bir şeye isteyerek veya istemeyerek razı olma

    Her mihnet kabulüm yeter ki / Gün eksilmesin penceremden - Cahit Sıtkı Tarancı

[ticaret]
  • Akseptans

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kabul etmek (veya eylemek)
  • kabul görmek

Birleşik Kelimeler: kabul günü, kabul kredisi, kabul odası, kabul resmi, kabul salonu, kabul töreni, kabul yeri, hüsnükabul, kayıt kabul, ön kabul, resmikabul


AŞKIN


[sıfat]
  • Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş

    Altı ayı aşkın bir zamandan beri hazırlanıyordu bu yolculuk. - Abidin Dino


AŞLIK


[isim]
  • Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler