BERRAKLAŞTIRMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



BERRAKLAŞTIRMAK harflerini içeren 5 harfli 174 kelime bulunuyor. 5 harfli BERRAKLAŞTIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BARIŞ11, BAKIŞ11, BATIŞ11, BAŞLI11, ABRAŞ10, AKBAŞ10, BAŞTA10, BAŞKA10, BAŞAT10, BAŞAK10, ERBAŞ10, KAMIŞ10, TAŞIM10, ARTIŞ9, AŞAMA9, AŞLIK9, AŞMAK9, ALKIŞ9, ALMAŞ9, AKŞAM9, BIKMA9, BAKIM9, KIŞLA9, KARIŞ9, KAŞIK9, KAŞLI9, KARŞI9, KALIŞ9, KAKIŞ9, MAŞER9, ŞIRAK9, ŞAMAR9, ŞARKI9, ŞATIR9, TIRAŞ9, TAŞLI9, TAŞIL9, TAŞMA9, ATAŞE8, ABALI8, AMBAR8, AMBER8, AKTAŞ8, BAREM8, BALKI8, BALIK8, BAKMA8, BAKIR8, BAKAM8, BATMA8, BATKI8, BATIL8, BATIK8, EŞKAL8, KAŞAR8, KIRBA8, KIBLE8, LAMBA8, MABET8, MABAT8, RABIT8, ŞALAK8, ŞAKAK8, TAŞAK8, TARAŞ8, TALAŞ8, TAŞRA8, TELAŞ8, ARTIM7, ARABA7, ATMIK7, ABLAK7, ALKIM7, AKABE7, BARAK7, BALTA7, BARKA7, BARET7, BALET7, BALAT7, BALAR7, BAKLA7, BERAT7, BEKAR7, BATAR7, BATAK7, ERBAA7, IRMAK7, IRAMA7, KATIM7, KABAK7, KALIM7, KAKIM7, KIRMA7, KILMA7, MIRRA7, MARTI7, RAKIM7, RABAT7, TABAK7, TIMAR7, TIKMA7, TARIM7, TABLA7, TAKIM7, TEBAA7, ARKIT6, ARTMA6, ARTIK6, ARAMA6, ATMAK6, ATAMA6, ALMAK6, ALTIK6, AKLIK6, AKMAK6, ALARM6, EMLAK6, ITLAK6, ILTAR6, KITAL6, KREMA6, KARIK6, KAMET6, KAMER6, KARLI6, KATIK6, KATKI6, KATLI6, KATMA6, KATIR6, KARMA6, KALEM6, KALIT6, KALMA6, KALIK6, KAKMA6, KIRAT6, KEMAL6, KELAM6, METAL6, MARKE6, MARKA6, MARAL6, MALAK6, MAKTA6, MAKET6, MAKAT6, MAKAK6, MERAK6, MATLA6, RAMAK6, RAKAM6, TIRAK6, TAKMA6, ARTER5, ARAKA5, AKALA5, ALAKA5, AKTAR5, KARAT5, KARAR5, KATAR5, KATRE5, KALAK5, KETAL5, RAKET5, REKAT5, TRAKE5, TARAK5, TARLA5, TALAK5, TAKLA5, TAKKE5


ARTER (Kelime Kökeni: Fransızca artère)


[isim] [anatomi]
  • Atardamar

ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • İri taneli bezelye

AKALA


[isim]
  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)


[isim]
  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka


AKTAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭṭār)


[isim]
  • Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân

KARAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳarār)


[isim]
  • Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı

    Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[hukuk]
  • Herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı, hüküm

    Yargıç kararı.

[müzik]
  • Türk müziğinde, taksim yaparken ana makama dönüş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karara bağlamak
  • karara kalmak
  • karar almak
  • karar altına almak
  • karara varmak
  • karar bulmak
  • kararında bırakmak
  • karar kılmak
  • karar vermek

Birleşik Kelimeler: kararname, bir karar, kavlükarar, nihai karar, orta karar, tashihikarar, ara kararı, arama kararı, gıyap kararı, görevsizlik kararı, göz kararı, hakem kararı, mahkeme kararı, takipsizlik kararı


KATAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳiṭār)


[isim]
  • Tren

    Kendisini getiren metro katarı yoluna devam edip karanlık tünelde kaybolmuştu. - Osman Aysu

Birleşik Kelimeler: sürat katarı, turna katarı, yük katarı


KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)


[isim] [eskimiş]
  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)


KALAK


[isim] [halk ağzında]
  • Burun, burun ucu

KETAL


[isim]
  • Çirişli bir tür parlak bez

RAKET (Kelime Kökeni: Fransızca raquette)


[isim] [spor]
  • Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç

REKÂT (Kelime Kökeni: Arapça rekʿat)


[isim] [din bilgisi]
  • Namazda bir kıyam, bir rükû ve iki secdeden oluşan bölüm

    Öğle namazının kaç rekât olduğunu unutmuş, aklında hiç namaz suresi kalmamıştı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


TRAKE (Kelime Kökeni: Fransızca trachée)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Soluk borusu

TARAK


[isim]
  • Saçların, sakalın, hayvan tüylerinin karışıklığını gidermeye veya kadınların saçlarını tutturmaya yarayan dişli araç

    Bir ay boyunca, kırlaşan saçlarına tarak sürmedi. - Lâtife Tekin

[anatomi]
  • İnsanda ayağın yüksek olan üst bölümü
[hayvan bilimi]
  • Suda yaşayan hayvanlarda solungaç
[hayvan bilimi]
  • Yassı solungaçlılardan, kabukları yuvarlak, yelpaze biçiminde bir yumuşakça (Pecten)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarak vurmak

Birleşik Kelimeler: tarak dubası, tarak işi, tarak kemiği, tarak otu, tas tarak, ayak tarağı, çobantarağı, deniztarağı, taşçı tarağı


TARLA


[isim]
  • Tarıma elverişli olan, sınırlı ve belirli toprak parçası

    Denizciler aralarında, karadaki tarla sahiplerinden çok daha fazla, hem çok daha candan yardımlaşırlar. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarla açmak
  • tarlada izi olmayanın harmanda sözü (veya yüzü) olmaz
  • tarlanın taşlısı, karının (veya kadının) saçlısı
  • tarlayı taşlı, kızı kardeşli yerden almalı

Birleşik Kelimeler: tarla faresi, tarla kuşu, tarla sıçanı, bamyatarlası, çeltik tarlası, dalyan tarlası, mayın tarlası