BEDELSİZLİK harflerini içeren 3 harfli 30 kelime bulunuyor. 3 harfli BEDELSİZLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BİZ8,
BEZ8,
DİZ8,
BED7,
SİZ7,
BİS6,
KEZ6,
ZİL6,
BEK5,
BEL5,
DEK5,
DİK5,
DİL5,
EBE5,
EDİ5,
EDE5,
İDE5,
LEB5,
KES4,
SİK4,
SKİ4,
SEK4,
SEL4,
ELK3,
EKE3,
İLK3,
İLE3,
İKİ3,
KİL3,
KEL3
ELK
(Kelime Kökeni: İngilizce elk)
[isim] [hayvan bilimi]
-
Kuzey Avrupa'da yaşayan, geniş dallı boynuzları olan, iri bir tür geyik
EKE
[sıfat] [halk ağzında]
-
Büyük, yetişkin, yaşlı, kart
[isim] [mecaz]
-
Yaşı küçük olduğu hâlde sözleri ve davranışları büyükmüş gibi olan çocuk
İLK
[sıfat]
-
Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı
[isim]
[zarf]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: ilk adım, ilk ağızda, ilkbahar, ilk bakışta, İlk Çağ, ilk çeyrek, ilk devre, ilk dördün, ilk elden, ilk gençlik, ilk gösteri, ilk göz ağrısı, ilkgüz, ilk kânun, ilk mektep, ilkokul, ilköğrenim, ilköğretim, ilk önce, ilk örnek, ilk planda, ilk sezi, ilk tasarım, ilk teşrin, ilk yardım, ilk yarı, ilkyaz
İLE
[bağlaç]
Ata Sözleri ve Deyimler
İKİ
[isim]
-
Birden sonra gelen sayının adı
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
- iki ahbap çavuş
- iki arada bir derede (kalmak)
- iki arada kalmak
- iki arslan bir posta sığmaz
- iki at bir kazığa bağlanmaz
- iki ateş arasında kalmak
- iki ayağını bir pabuca sokmak
- iki baş bir kazanda kaynamaz
- iki baştan olmak
- iki cambaz bir ipte oynamaz
- iki cami arasında kalmış beynamaz
- iki çıplak bir hamama yakışır
- iki çift laf (veya lakırtı veya söz) etmek
- iki deliye bir uslu koymuşlar
- iki dinle bir söyle
- iki dirhem bir çekirdek
- iki el bir baş için
- iki eli (birinin) yakasında olmak
- iki eli (kızıl) kanda olsa
- iki eli böğründe kalmak
- iki elim yanıma gelecek
- iki eli şakaklarında düşünmek
- iki eli yanına gelmek
- iki emini bir yemin aralar
- iki gönül bir olunca samanlık seyran olur
- iki gözü iki çeşme
- iki gözü iki çeşme ağlamak
- iki gözüm kör olsun
- iki hırtı bir pırtı
- iki kaptan bir gemiyi batırır
- iki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış
- iki karpuzu bir koltuğa sığdırmak
- iki kat olmak
- iki kere iki dört eder
- iki kulak bir dil için
- iki lafı (veya sözü) bir araya getirememek
- iki lakırtı etmek
- iki lakırtıyı bir araya getirmek
- iki ölç, bir biç
- iki rahmetten (veya iyilikten) biri
- iki satır laf etmek (veya konuşmak)
- iki seksen uzanmak
- ikisi bir kapıya çıkmak
- ikisini bir kazana koysalar kaynamazlar
- iki söz bir pazar
- iki testi tokuşunca biri elbet kırılır
- iki tımar bir yem yerine geçer
- iki ucu boklu değnek
- iki ucunu bir araya getirememek
- iki yakası bir araya gelmemek
- iki yakasını bir araya getirememek
Birleşik Kelimeler: iki anlamlı, iki ayaklı, iki başlı, iki bir, ikibuçukluk, iki büklüm, iki canlı, iki cihan, iki cinslikli, iki çenekliler, iki çenetli, ikiçifte, iki dilli, iki düzlemli, iki eşeyli, iki evcikli, iki fazlı, iki geçeli, iki gözüm, iki kanatlılar, iki katlı, iki nokta, iki paralık, iki parmaklı, iki şekilli, ikitek, iki tek, ikitelli, iki terimli, iki yaşamlı, ikiyüzlü, iki yüzlü, ikide bir, ikide birde, beş iki, bir iki, üç iki, onikitelli, yetmiş iki millet
KİL
(Kelime Kökeni: Farsça gil)
[isim]
-
Islandığı zaman kolayca biçimlendirilebilen yumuşak ve yağlı toprak
Birleşik Kelimeler: kil taşı, arı kil, lekeci kili
KEL
(Kelime Kökeni: Farsça kel)
[sıfat]
[mecaz]
[mecaz]
-
Gelişmemiş, cılız (bitki)
Kel bir ağaç.
[mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
- kel başa şimşir tarak
- kele köseden yardım olmaz
- keli görünmek
- keli kızmak
- keli körü toplamak
- kelin ayıbını takke örter
- kelin merhemi olsa başına sürer (veya kelin medarı olsa kendi başında olur)
- kel ölür, sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur
- kel yanında kabak anılmaz
Birleşik Kelimeler: kelaynak, kel kâhya, keloğlan
KES
[isim] [halk ağzında]
-
Genellikle yakmak için kullanılan iri saman
[isim] [spor]
-
Ayak bileklerini de içine alan kapalı jimnastik ayakkabısı
SİK
[isim] [kaba konuşmada]
SKİ
(Kelime Kökeni: İngilizce ski)
[isim] [spor]
SEK
(Kelime Kökeni: Fransızca sec)
[sıfat]
-
İçine su, başka bir içki veya bir sıvı karıştırılmamış (içki)
Sek viski.
[zarf]
-
İçine su veya bir başka içki karıştırmadan
Sek içmek.
SEL
(Kelime Kökeni: Arapça seyl)
[isim]
-
Sürekli yağan yağmurdan veya eriyen kardan oluşan, geçtiği yerlere zarar veren taşkın su, su taşkını
[mecaz]
-
Hareket hâlindeki büyük kalabalık, yığın
Ellerinde çantalı, küçük yiyecek paketleri, kadınlı erkekli bir memur seli, Ulus Meydanı'na doğru akıyor.
- Necati Cumalı
[mecaz]
-
Etki ve iz bırakan güçlü durum veya davranış
[mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
- sele gitmek
- sele kapılmak
- sel gibi akmak
- sel gider, kum kalır
- sel götürmek
- sel olup akmak
- sel seli götürmek
Birleşik Kelimeler: buzul seli, sevgi seli
BEK
[sıfat] [halk ağzında]
[isim] [spor]
Birleşik Kelimeler: sağ bek, sol bek
[isim]
BEL
[isim] [halk ağzında]
Ata Sözleri ve Deyimler
[isim] [anatomi]
[anatomi]
-
Bu bölümün, sırtın altına rastlayan bölgesi
Bel ağrısı.
[anatomi]
-
Hayvanlarda omuz başı ile sağrı arası
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel bağlamak
- belden aşağı vurmak
- beli açılmak
- beli bükülmek
- beli çökmek
- belini bükmek
- belini doğrultmak
- belini kırmak
- belini vermek
- bel kırmak
- bel vermek
Birleşik Kelimeler: bel ağrısı, bel bağı, bel evladı, bel fıtığı, belgevşekliği, bel kemeri, belkemiği, bel kemiği, bel kündesi, belsoğukluğu, beli bükük, yarı bel, yol bel, etek belde, elibelinde, eteği belinde, kantarı belinde
[isim] [fizyoloji]
Ata Sözleri ve Deyimler
- beli gelmek
- belinden gelmek
[isim]
-
Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: çatal bel
[isim] [fizik]
-
Ses şiddetiyle ilgili birim
DEK
[edat]
[isim] [eskimiş]
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler