BAŞVURULABİLMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



BAŞVURULABİLMEK harflerini içeren 6 harfli 83 kelime bulunuyor. 6 harfli BAŞVURULABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KUŞEVİ16, BULVAR15, ŞEVKLİ15, ŞALVAR15, VURMAK14, KULVAR13, KAVRAM13, MEVALİ13, MAVERA13, VARMAK13, ALİVRE12, ALEVLİ12, BUMBAR12, BAŞMAL12, BAŞMAK12, BAMBUL12, KALEVİ12, KAVELA12, BEŞLİK11, KUŞMAR11, MEŞKUR11, MAŞUKA11, ŞARABİ11, ULAŞMA11, BURKMA10, BURMAK10, BULMAK10, BULAMA10, BALBAL10, EBABİL10, EBRULU10, KUŞLAR10, KAMBUR10, KAŞMİR10, KAŞMER10, MAKBUL10, REBABİ10, ŞAKULİ10, ŞEMAİL10, AŞİKAR9, AŞKALE9, ABLUKA9, AMBALE9, BİLMEK9, BİLLUR9, BARLAM9, EBRULİ9, KURUMA9, KALBUR9, KAMBER9, KALLEŞ9, KAŞELİ9, LAMBRİ9, MAKBER9, MABLAK9, RUMLUK9, ŞALLAK9, ŞALAKİ9, ULUMAK9, BAKİRE8, BALKAR8, BELLİK8, EKABİR8, KURAMA8, KUMRAL8, KABARE8, KABİLE8, MUALLA8, MUKAAR8, MAKULE8, RAKİBE8, ULAMAK8, ALLAME7, AMİRAL7, KARAİM7, KAMERA7, KAMERİ7, MAAİLE7, MALKAR7, MAKALE7, REKLAM7, ALKALİ6, KARELİ6


ALKALİ (Kelime Kökeni: Fransızca alcali)


[isim] [kimya]
  • Alkali metallerin hidroksitleriyle amonyum hidroksitin genel adı

Birleşik Kelimeler: alkali metaller, alkalimetre


KARELİ


[sıfat]
  • Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı

    Dokuz kat elbiseniz arasında, iri siyah kareli elbisenizi bulamamışlar. - Necip Fazıl Kısakürek


ALLAME (Kelime Kökeni: Arapça ʿallāme)


[sıfat]
  • Çok ve derin bilgisi olan, çok bilgili

    Tarihî zihniyet taşımak için tarihçi olmak şart değildir. İlmî düşünebilmek için allame olmak şart olmadığı gibi. - Sabahattin Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allame kesilmek

Birleşik Kelimeler: allameicihan


AMİRAL (Kelime Kökeni: Fransızca amiral)


[isim] [askerlik]
  • Rütbesi general ile aynı olan deniz subayı

    Amiralin sözlerine inanmak lazım, boş konuşmaz. - Feridun Fazıl Tülbentçi

Birleşik Kelimeler: büyük amiral, koramiral, oramiral, tuğamiral, tümamiral, visamiral


KARAİM (Kelime Kökeni: İbranice)


[isim]
  • Çoğu Türk soyundan olan ve genellikle Polonya ve Litvanya topraklarında oturan bir Musevi topluluğu, Karay

KAMERA (Kelime Kökeni: Fransızca caméra)


[isim] [sinema] [televizyon]
  • Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
[ünlem]
  • Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk

Birleşik Kelimeler: kamera şakası, termal kamera


KAMERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḳamerī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Ayla ilgili

Birleşik Kelimeler: kamerî ay, kamerî takvim, kamerî yıl


MAAİLE (Kelime Kökeni: Arapça maʿaʿāʾile)


[zarf] [eskimiş]
  • Ailece, ev halkıyla birlikte

    Bizim evin bacası çekmiyor. Bütün kış, maaile kömür vuruyor bizi bu yüzden. - Nazım Hikmet


MALKAR


[isim]
  • Kuzey Kafkasya'da Kabardey-Balkar Cumhuriyeti'nde yaşayan, Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse, Balkar

MAKALE (Kelime Kökeni: Arapça maḳāle)


[isim]
  • Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete veya dergi yazısı

Birleşik Kelimeler: başmakale


REKLAM (Kelime Kökeni: Fransızca réclame)


[isim]
  • Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol

    Şehirde canlı reklam dolaştırmak hiçbirimizin aklına gelmemişti. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • reklam etmek
  • reklam yapmak

Birleşik Kelimeler: reklam ajansı, reklam filmi, reklam kuşağı, reklam levhası, bilinçaltı reklam, gizli reklam, sanal reklam, tanıtıcı reklam


BAKİRE (Kelime Kökeni: Arapça bākire)


[sıfat]
  • Cinsel ilişkide bulunmamış (dişi), kızoğlan, kızoğlankız, erden

    Bu mahallede bakire kızları bakkal dükkânına bile yollamıyorlar. - Peyami Safa


BALKAR


[isim]
  • Malkar

BELLİK


[isim]
  • İşaret, marka

EKÂBİR (Kelime Kökeni: Arapça ekābir)


[isim] [eskimiş]
  • Büyükler, devlet büyükleri, ileri gelenler

    Kaymakam beyin hemen arkasında kalan ekâbiri umursamadan sıtma doktoru da kalkmıştı. - Tarık Buğra

[alay yollu]
  • Kendini beğenmiş kimse

    Senin gibi ekâbir bir adam bu tür haberlerin peşinde koşturmaz. - Ahmet Ümit