BAYATİARABAN harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli BAYATİARABAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BARBA9,
BABAİ9,
BAYAN9,
BAYAT9,
TABYA9,
YABAN9,
ARİYA7,
ARABİ7,
ARABA7,
AYRAN7,
ABANİ7,
ABANA7,
BARAN7,
BARİT7,
BATAR7,
RABAT7, TABİR7,
TABAN7,
TAYİN7,
YARAN7,
ATARİ5,
ATİNA5,
TİRAN5
ATARİ
[isim]
-
Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü
AT
[isim]
-
Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
Ata Sözleri ve Deyimler
- ata arpa yiğide pilav
- ata binen nalını, mıhını arar
- ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
- ata da soy gerek, ite de
- at, adımına göre değil adamına göre yürür
- ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
- ata et, ite ot vermek
- ata eyer gerek, eyere er gerek
- at at oluncaya kadar sahibi mat olur
- at beslenirken kız istenirken
- at binenin, kılıç kuşananın
- at binicisine göre kişner
- at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
- at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
- at gibi
- atı alan Üsküdar'ı geçti
- atı atasıyla, katırı anasıyla
- atım tepmez, itim kapmaz deme
- atına bakan ardına bakmaz
- atın bahtsızı arabaya düşer
- atın dorusu, yiğidin delisi
- atını sağlam kazığa bağlamak
- atın ölümü arpadan olsun
- atın ürkeği, yiğidin korkağı
- atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
- at ile avrat yiğidin bahtına
- at izi it izine karışmak
- at koşturacak kadar
- at koşturmak
- atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
- atla deve değil
- atlarını itlerini nallamak
- atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
- atlar tepişir, arada eşekler ezilir
- at nalı kadar
- at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
- at oynatmak
- at ölür, itlere bayram olur
- at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
- at pazarında eşek osurtmuyoruz!
- atta, avratta uğur vardır
- attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
- attan inip eşeğe binmek
- at var, meydan yok
- at yedi günde, it yediği günde
- at yiğidin yoldaşıdır
Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı
[kimya]
-
Astatin elementinin simgesi
TİRAN
(Kelime Kökeni: Fransızca tyran)
[isim] [tarih]
-
Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse
[sıfat] [mecaz]
ARİYA
(Kelime Kökeni: İtalyanca aria)
[isim] [denizcilik]
-
Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma
ARABİ
(Kelime Kökeni: Arapça ʿarabī)
[isim]
[sıfat]
-
Araplarla ilgili, Araplara özgü olan
Birleşik Kelimeler: zamkıarabi
ARABA
[isim]
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
- araba devrilince yol gösteren çok olur
- araba ile tavşan avlanmaz
- araba kullanmak
- arabanın ön tekerleği nereden geçerse art tekerleği de oradan geçer
- arabanın tekerine taş koymak
- arabasını düze çıkarmak
Birleşik Kelimeler: araba araba, araba falakası, araba mezarlığı, araba vapuru, bir araba, yaylı araba, at arabası, çöp arabası, domuz arabası, el arabası, kağnı arabası, kira arabası, makam arabası, muhacir arabası, ordövr arabası, öküz arabası, polis arabası, servis arabası, şeytanarabası, tanzifat arabası, taş arabası, tatar arabası, tay tay arabası, top arabası, yarış arabası, yük arabası
AYRAN
[isim]
-
Süt veya yoğurt yayıkta çalkalanarak yağı alındıktan sonra kalan sulu bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayranı kabarmak
- ayranım budur, yarısı sudur
- ayranı yok içmeye, atla (veya tahtırevanla) gider sıçmaya
Birleşik Kelimeler: ayran ağızlı, ayran budalası, ayran delisi, ayran gönüllü
ABANİ
[isim]
-
Genellikle sarık, bohça, kundak ve yorgan yüzü yapımında kullanılan, zemini beyaz, üzerinde safran renginde nakışlar bulunan ipek kumaş
Bursa abanisi.
[sıfat]
ABANA
[isim]
-
Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri
BARAN
(Kelime Kökeni: Farsça bārān)
[isim] [eskimiş]
BARİT
(Kelime Kökeni: Fransızca baryte)
[isim] [kimya]
-
Renksiz veya beyaz, sarı, gri renklerde olabilen, sondaz, dolgu vb. alanlarda kullanılan bir mineral, baritin, baryum sülfat Ba(OH)2
BATAR
[isim] [halk ağzında]
TABİR
(Kelime Kökeni: Arapça taʿbīr)
[isim]
[eskimiş]
[eskimiş]
Ata Sözleri ve Deyimler
- tabir etmek
- tabiri (veya tabir) caizse
Birleşik Kelimeler: tabirname
TABAN
[isim]
[coğrafya]
-
Bir ırmağın en derin olan orta yeri
[denizcilik]
-
Dikey duran direk, çubuk, seren vb.nin alt bölümü
[matematik]
[matematik]
-
Üslü sayılarda kuvveti alınan sayı: 53 anlatımında 3 rakamı üstür, 5 ise tabandır
[halk ağzında]
-
Tarlanın düz ve verimli kesimi
[eskimiş]
-
Kılıç vb. yapımında kullanılan iyi cins demir
Ata Sözleri ve Deyimler
- tabana kuvvet
- tabana kuvvet kaçmak
- taban çıkmak (veya girmek veya koymak)
- tabanları kaldırmak
- tabanları patlamak
- tabanları yağlamak
- taban tabana zıt (olmak)
- taban tepmek (veya patlatmak)
- taban yapmak
Birleşik Kelimeler: taban basma, taban düzeyi, taban fiyatı, taban halısı, taban lağımı, tabanvay, tabanı yarık, baştaban, daltaban, düztaban, karataban, ad tabanı, ayak tabanı, devetabanı, fiil tabanı, isim tabanı, veri tabanı
[zarf] [eskimiş]
TAYİN
(Kelime Kökeni: Arapça taʿyīn)
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
- tayin etmek
- tayini çıkmak
Birleşik Kelimeler: açıktan tayin