BASIKLAŞMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



BASIKLAŞMAK harflerini içeren 8 harfli 23 kelime bulunuyor. 8 harfli BASIKLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BAKIŞMAK15, BAŞKALIK14, BAŞLAMAK14, SIKLAŞMA14, AŞILAMAK13, AKŞAMLIK13, BASILMAK13, BASMALIK13, BAKLAMSI13, KIŞLAMAK13, KALKIŞMA13, KASLAŞMA13, AKLAŞMAK12, BALKIMAK12, BAKILMAK12, KAŞLAMAK12, KASABALI12, ŞAKLAMAK12, ISKALAMA11, KISALMAK11, KASILMAK11, SALKIMAK11, SAKLAMAK10


SAKLAMAK


[-i]
  • Elinde bulundurmak, tutmak

    Sarayın sükûnu bir kederli muammayı saklar gibi ağırdı. - İbrahim Alâeddin Gövsa

[-i] [-de]
  • Kaybolmaması, görünmemesi için gizli bir yere koymak

    Paralarını kasada saklıyor.

[-i] [-de]
  • Bozulmadan doğal durumları ile durmasını sağlamak, korumak, muhafaza etmek

    Eti buzdolabında saklamak. Peyniri tuzlu suda saklamak.

[-i] [-den]
  • Gizli tutmak, duyurmamak

    Batı, o büyük kaynaktan sık sık faydalanır ama iktibaslarını titizce saklar. - Cemil Meriç

[-e] [-i]
  • Birine vermek için ayırmak

    Bu kitabı size sakladım.

[nesnesiz] [mecaz]
  • Korumak, esirgemek

    Allah saklasın.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakla samanı, gelir zamanı


ISKALAMA


[isim]
  • Iskalamak işi

KISALMAK


[nesnesiz]
  • Kısa duruma gelmek

KASILMAK


[nesnesiz]
  • Kasma işi yapılmak
[tıp]
  • Kas, büzülüp toplanmak, büzüşmek, takallüs etmek
[mecaz]
  • Büyüklenmek, kurumlanmak, gururlanmak

    Ben Namık Kemal'im, koskoca vatan şairiyim, deyip de kasılmaz hiçbir zaman. - Necati Cumalı


SALKIMAK


[nesnesiz]
  • Gevşeyip sarkmak, pörsümek

AKLAŞMAK


[nesnesiz]
  • Ak duruma gelmek, ağarmak, beyazlaşmak

BALKIMAK


[nesnesiz] [halk ağzında]
  • Parlamak, parıldamak

BAKILMAK


[-e] [nesnesiz]
  • Bakma işine konu olmak veya bakma işi yapılmak

    Uzaktan bakıldığında, asabi ve çirkin bir cadıyı andırıyordu. - Ayşe Kulin


KAŞLAMAK


[-i]
  • Yüzüğün taşını kaşa oturtmak

KASABALI


[sıfat]
  • Kasaba halkından olan

    Park, benzersizliği ve en azından ilk oluşuyla kasabalılara övünç vereceğe benzemektedir. - Tarık Buğra


ŞAKLAMAK


[nesnesiz]
  • `Şak` diye ses çıkarmak

    Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı - Faruk Nafiz Çamlıbel


AŞILAMAK


[-e] [-i] [tıp]
  • Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
[tıp]
  • Başkasına hastalık geçirmek
[mecaz]
  • Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek

    Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı. - Halide Edip Adıvar


AKŞAMLIK


[sıfat]
  • Akşama özgü olan

Birleşik Kelimeler: akşamlık sabahlık


BASILMAK


[nesnesiz]
  • Basma işine konu olmak veya basma işi yapılmak

    Basımevinde dizilip basılan dergi için sadece elli lira alır. - Salâh Birsel

[nesnesiz]
  • Uygunsuz durumda yakalanmak

BASMALIK


[isim]
  • Üzerine basılacak şey

    Doktor basmalıkların kaldırılması için dayatıyor, mikrop yuvasıdır, diyor. - Bedri Rahmi Eyuboğlu