BASTONCU Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



BASTONCU harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli BASTONCU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bastoncu ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Bastoncu olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BOCA10, BUCA10, ABUS8, ACUN8, ONCA8, OBUA8, SOBA8, SABO8, BUAT7, OTSU7, TUBA7, TABU7, BANT6, SUNA6, USTA6, ANOT5, ANUT5, NOTA5, NATO5, ONAT5, TAUN5


ANOT (Kelime Kökeni: Fransızca anode)


[isim] [fizik]
  • Artı uç

Birleşik Kelimeler: anot başlığı, anot kablosu


ANUT (Kelime Kökeni: Arapça ʿanūd)


[sıfat] [eskimiş]
  • İnatçı

    Bu haşin, anut, katil mazinin anif tahakkümü yalnız Türklere, yalnız Türkiye'ye mahsus değildi. - Ömer Seyfettin


NOTA (Kelime Kökeni: İtalyanca nota)


[isim] [müzik]
  • Bir müzik sesini belirtmeye yarayan işaret

    Saz sesleri bazen aynı notaları, ruhumuza mıhlanmak istenen bir altın çiviye vurulan darbeler gibi tekrar ederdi. - Abdülhak Şinasi Hisar


NATO (Kelime Kökeni: Rumca)


[sıfat]
  • `Söz dinlemez, söz anlamaz, taş gibi kafa` anlamlarındaki nato kafa, nato mermer deyiminde geçen bir söz

ONAT


[sıfat] [eskimiş]
  • Özenli, düzgün, uygun

TAUN (Kelime Kökeni: Arapça ṭāʿūn)


[isim] [eskimiş] [tıp]
  • Veba

BANT (Kelime Kökeni: Fransızca bande)


[isim]
  • Yapılış özelliğine göre sarma, yapıştırma vb. işlerde kullanılan düz, ensiz, yassı bağ, şerit, izole bant

Ata Sözleri ve Deyimler

  • banda almak
  • bant çözmek
  • bant doldurmak
  • banttan vermek

Birleşik Kelimeler: bant zımpara, izole bant, videobant, dalga bandı, koşu bandı, üretim bandı, yara bandı, yürüyüş bandı


SUNA


[isim]
  • Erkek ördek

    Uzatır boynunu arar eşini / Bir tek suna gördüm göl kenarında - Karacaoğlan

[halk ağzında]
  • Göl ördeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • suna gibi

Birleşik Kelimeler: suna boylu, aksuna


USTA (Kelime Kökeni: Farsça ustād)


[isim]
  • Bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına yapabilen kimse

    Nöbetçi, ustanın anasına ters ters baktı. - Nazım Hikmet

[sıfat]
  • Eli uz, işinin eri, becerikli, mahir

    Bunların hepsi de çok güzel sesli ve oyunun en ustaları arasından seçildi. - Tarık Buğra

[tarih]
  • Osmanlı Devleti'nde saraydaki cariye ve hizmetlilerin kıdemlisi
[mecaz]
  • Akıl veren veya öğreten kimse

    Kız sana bir hâl olmuş, kim senin ustan? - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • usta elinden çıkmak
  • ustamın adı Hıdır, elimden gelen budur
  • usta olmak

Birleşik Kelimeler: ustabaşı, usta işi, lonca ustası, sohbet ustası, söz ustası


BUAT (Kelime Kökeni: Fransızca boite)


[isim] [fizik]
  • Elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak veya akımı bir veya daha fazla kola ayırmak için kullanılan kutu

OTSU


[sıfat] [bitki bilimi]
  • Ot gibi olan, gövdesi odunlaşmayan, kısa ömürlü (bitki), otsul

Birleşik Kelimeler: otsu topluluk


TUBA (Kelime Kökeni: Fransızca tuba)


[isim]
  • Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan nefesli çalgı
[isim]
  • Cennette bulunduğuna inanılan, kökü yukarıda, dalları aşağıda büyük bir ağaç

TABU (Kelime Kökeni: Fransızca tabou)


[isim] [din bilgisi]
  • Kutsal sayılan bazı insanlara, hayvanlara, nesnelere dokunulmasını, kullanılmasını yasaklayan, aksi yapıldığında zararı dokunacağı düşünülen dinî inanç

    Bunlar tabuları, dinsel yasakları ve buyrukları içeren gizemsel inanç kurumlarıdır. - Melih Cevdet Anday

[toplum bilimi]
  • Tekinsiz
[sıfat]
  • Yasaklanarak korunan (nesne, kelime, davranış)

ABUS (Kelime Kökeni: Arapça ʿabūs)


[sıfat] [eskimiş]
  • Somurtkan (kimse)

ACUN


[isim] [gök bilimi] [coğrafya]
  • Dünya