ATLATABİLMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ATLATABİLMEK harflerini içeren 5 harfli 105 kelime bulunuyor. 5 harfli ATLATABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "atlatabilmek ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Atlatabilmek olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BİTME8, BİLME8, BAKMA8, BAKAM8, BETİM8, BATMA8, İMBAT8, LAMBA8, MABET8, MABAT8, ABLAK7, AKABE7, BİTEK7, BİLET7, BİLEK7, BALTA7, BALET7, BALAT7, BAKLA7, BELLİ7, BELKİ7, BELİT7, BELİK7, BETİK7, BATİK7, BATAK7, İBATE7, İKBAL7, KABİL7, KALBİ7, TABAK7, TABLA7, TEBAA7, ATMAK6, ATAMA6, ALMAK6, ALLEM6, AMELİ6, AKEMİ6, EMLAK6, EMLİK6, EMTİA6, İTMEK6, İMALE6, İLMEK6, İMLEK6, İKAME6, İKMAL6, KLİMA6, KAMET6, KAMİL6, KATMA6, KALEM6, KALMA6, KAİME6, KEMAL6, KELAM6, LAMEL6, MİLEL6, MİLAT6, METİL6, METAL6, MALİK6, MALAK6, MAKTA6, MAKET6, MAKAT6, MAİLE6, MELAL6, MELİK6, MATLA6, TAMİK6, TALİM6, TAKMA6, TAKİM6, TATMA6, ATLET5, ALKİL5, AKALA5, AKAİT5, ALAKA5, ETLİK5, ELLİK5, İTAAT5, İLKEL5, İLLET5, KİTLE5, KATİL5, KETAL5, KELLİ5, TETİK5, TİKEL5, TALİL5, TALİK5, TALAK5, TAKTİ5, TAKLA5, TAKAT5, TELLİ5, TATİL5, TEALİ5, TEKLİ5, TEKİT5, TEKİL5, TEATİ5


ATLET (Kelime Kökeni: Fransızca athlète)


[isim]
  • Kolsuz, askılı fanila
[spor]
  • Atletizmle uğraşan kimse, atletizmci

Birleşik Kelimeler: atlet fanilası


ALKİL (Kelime Kökeni: Fransızca alkyle)


[isim] [kimya]
  • Alkol kökü

AKALA


[isim]
  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

AKAİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāʾid)


[isim] [din bilgisi]
  • Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)


[isim]
  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka


ETLİK


[isim] [halk ağzında]
  • Kış için etinden kıyma, kavurma, pastırma ve sucuk yapılan semiz hayvan

ELLİK


[isim] [halk ağzında]
  • Eldiven
[denizcilik]
  • Yelken dikenlerin kullandığı, madenî yüksüğü olan meşin eldiven

İTAAT (Kelime Kökeni: Arapça iṭāʿat)


[isim]
  • Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma

    Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itaat etmek


İLKEL


[sıfat]
  • İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif

    Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And

[isim]
  • Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
[mecaz]
  • Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
[felsefe]
  • Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilkel kalmak

Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum


İLLET (Kelime Kökeni: Arapça ʿillet)


[isim]
  • Hastalık

    Ben şarlatan değilim, oğlum. Bu illetin devası bendedir. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Hastalık derecesine varan alışkanlık

    Ya sayfa sayfa mektup yazmak illetine tutulmuş olanlara ne diyeyim? - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]
  • Bozukluk

    Bu radyonun bir illeti var.

[sıfat] [teklifsiz konuşmada]
  • Kızdıran, sinirlendiren (şey veya kimse)
[eskimiş] [felsefe]
  • Sebep

Ata Sözleri ve Deyimler

  • illet etmek
  • illet olmak

Birleşik Kelimeler: köstebek illeti


KİTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)


[isim]
  • Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kütle

    Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum. - Halide Edip Adıvar

[tıp]
  • Kist

Birleşik Kelimeler: kitle haberleşmesi, kitle iletişimi, kitle turizmi, hedef kitle


KATİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳātil)


[isim]
  • İnsan öldüren kimse, cani

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[sıfat]
  • Öldürücü, ölüme neden olan

    Katil kurşun.

Birleşik Kelimeler: kanlı katil, kiralık katil

[isim]
  • Öldürme

Birleşik Kelimeler: katletmek, katliam


KETAL


[isim]
  • Çirişli bir tür parlak bez

KELLİ


[edat] [halk ağzında]
  • `Sonra` edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz

    Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. - Halikarnas Balıkçısı


TETİK


[isim]
  • Ateşli silahlarda ateşlemeyi sağlamak için çekilen küçük parça

    Bir çay bardağını dökmeden içebilmek, tetiği eli titremeden çekebilmek kadar bir itiyat meselesidir. - Mehmet Kaplan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tetiğe basmak (veya dokunmak)
  • tetiği çekmek

[sıfat]
  • Çabuk davranan, çevik, dikkatli, uyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tetiğini bozmamak
  • tetik bulunmak
  • tetik davranmak
  • tetik durmak
  • tetikte (veya tetik) olmak (veya beklemek veya bulunmak veya durmak)
  • tetik üstünde beklemek

Birleşik Kelimeler: atik tetik, kulağı tetikte