ASFALTLATABİLME Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



ASFALTLATABİLME harflerini içeren 6 harfli 54 kelime bulunuyor. 6 harfli ASFALTLATABİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FLAMBE15, ALFABE14, ELİFBA14, FLEBİT14, MAFSAL14, ASFALT13, FASİLE13, MALAFA13, TAFSİL13, LATİFE12, TALTİF12, TELAFİ12, BALSAM10, AMBALE9, BİLSAT9, BALAST9, BALAMA9, BATSAT9, İSABET9, MATBAA9, STABİL9, SABİTE9, TİMBAL9, BALATA8, BATTAL8, LAMİSE8, MESAİL8, MELİSA8, TABAAT8, TESLİM8, TİMSAL8, TABLET8, TABİAT8, TABELA8, TEMSİL8, ASETAT7, ASALET7, ATLAMA7, ATEİST7, ALLAME7, ALLAMA7, AMETAL7, ALESTA7, ALAMET7, İMALAT7, MAAİLE7, MİLLET7, SAATLİ7, SALATA7, TATSAL7, ATALET6, ALETLİ6, LALELİ6, TELLAL6


ATALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭālet)


[isim] [eskimiş]
  • Tembellik

    Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[fizik]
  • Süredurum

ALETLİ


[sıfat]
  • Aleti olan veya aletle yapılan

Birleşik Kelimeler: aletli jimnastik


LALELİ


[sıfat]
  • Lale bulunan veya yetiştirilen (yer)

TELLAL (Kelime Kökeni: Arapça dellāl)


[isim]
  • Herhangi bir şeyi, olayı veya bir şeyin satılacağını halka duyurmak için çarşıda, pazarda yüksek sesle bağıran kimse, çağırtmaç

    Annemin çeyizlik eşyasını hamallarla tellallar çarşısına gönderdi. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tellal çağırtmak

Birleşik Kelimeler: muhabbet tellalı


ASETAT (Kelime Kökeni: Fransızca acétate)


[isim] [kimya]
  • Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam

    Demir asetat. Etil asetat.


ASALET (Kelime Kökeni: Arapça aṣālet)


[isim]
  • Soyluluk

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

[edebiyat]
  • Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu

ATLAMA


[isim]
  • Atlamak işi

    Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin

[spor]
  • Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı

Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması


ATEİST (Kelime Kökeni: Fransızca athéiste)


[sıfat] [felsefe]
  • Tanrıtanımaz

ALLAME (Kelime Kökeni: Arapça ʿallāme)


[sıfat]
  • Çok ve derin bilgisi olan, çok bilgili

    Tarihî zihniyet taşımak için tarihçi olmak şart değildir. İlmî düşünebilmek için allame olmak şart olmadığı gibi. - Sabahattin Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allame kesilmek

Birleşik Kelimeler: allameicihan


ALLAMA


[isim]
  • Allamak işi

AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)


[isim] [kimya]
  • Metal olmayan element

    Klor, fosfor, oksijen ametaldir.


ALESTA (Kelime Kökeni: İtalyanca allesta)


[sıfat]
  • Harekete hazır, tetikte

    Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alesta beklemek
  • alesta durmak
  • alesta tutmak


ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)


[isim]
  • Belirti, işaret, iz, nişan

    İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç

[mecaz]
  • Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne

Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti


İMALAT (Kelime Kökeni: Arapça iʿmālāt)


[isim] [ticaret]
  • Ham madde işlenerek yapılan her türlü mal

Birleşik Kelimeler: imalathane, fason imalat, seri imalat


MAAİLE (Kelime Kökeni: Arapça maʿaʿāʾile)


[zarf] [eskimiş]
  • Ailece, ev halkıyla birlikte

    Bizim evin bacası çekmiyor. Bütün kış, maaile kömür vuruyor bizi bu yüzden. - Nazım Hikmet