ARABANKÜRDİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ARABANKÜRDİ harflerini içeren 5 harfli 40 kelime bulunuyor. 5 harfli ARABANKÜRDİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ABADİ9, BİDAR9, BARDA9, BADİK9, KÜRDİ9, ARDAK7, ARABİ7, ARABA7, ANÜRİ7, ABANİ7, ABANA7, ADANA7, BARAN7, BARAK7, BANKA7, BANAK7, BARKA7, BAKİR7, BAKAN7, DAKAR7, DİNAR7, İDRAK7, İDRAR7, KİBAR7, KÜRAR7, KADAR7, KADİR7, KABAN7, KABİN7, KABİR7, NAKDİ7, NADİR7, RADAR7, RANDA7, ARAKA5, AKRAN5, İNKAR5, İKRAR5, KARAR5, KARNİ5


ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • İri taneli bezelye

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)


[isim]
  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı


İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)


[isim]
  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek


İKRAR (Kelime Kökeni: Arapça iḳrār)


[isim] [eskimiş]
  • Saklamayıp doğruca söyleme, açıkça söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikrar etmek
  • ikrar vermek


KARAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳarār)


[isim]
  • Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı

    Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[hukuk]
  • Herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı, hüküm

    Yargıç kararı.

[müzik]
  • Türk müziğinde, taksim yaparken ana makama dönüş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karara bağlamak
  • karara kalmak
  • karar almak
  • karar altına almak
  • karara varmak
  • karar bulmak
  • kararında bırakmak
  • karar kılmak
  • karar vermek

Birleşik Kelimeler: kararname, bir karar, kavlükarar, nihai karar, orta karar, tashihikarar, ara kararı, arama kararı, gıyap kararı, görevsizlik kararı, göz kararı, hakem kararı, mahkeme kararı, takipsizlik kararı


KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)


[isim] [kimya]
  • Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap

ARDAK


[isim] [bitki bilimi]
  • İçten çürümeye yüz tutmuş ağaç

ARABİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿarabī)


[isim]
  • Arapça
[sıfat]
  • Araplarla ilgili, Araplara özgü olan

Birleşik Kelimeler: zamkıarabi


ARABA


[isim]
  • Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı

    Sarhoşların araba sürmeleri sakıncalıdır. - Elif Şafak

[sıfat]
  • Bu taşıtın aldığı miktarda olan

    İki araba saman. Bir araba kömür.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • araba devrilince yol gösteren çok olur
  • araba ile tavşan avlanmaz
  • araba kullanmak
  • arabanın ön tekerleği nereden geçerse art tekerleği de oradan geçer
  • arabanın tekerine taş koymak
  • arabasını düze çıkarmak

Birleşik Kelimeler: araba araba, araba falakası, araba mezarlığı, araba vapuru, bir araba, yaylı araba, at arabası, çöp arabası, domuz arabası, el arabası, kağnı arabası, kira arabası, makam arabası, muhacir arabası, ordövr arabası, öküz arabası, polis arabası, servis arabası, şeytanarabası, tanzifat arabası, taş arabası, tatar arabası, tay tay arabası, top arabası, yarış arabası, yük arabası


ANÜRİ (Kelime Kökeni: Fransızca anurie)


[isim] [tıp]
  • İdrar oluşturamama biçiminde ağır bir böbrek rahatsızlığı belirtisi

ABANİ


[isim]
  • Genellikle sarık, bohça, kundak ve yorgan yüzü yapımında kullanılan, zemini beyaz, üzerinde safran renginde nakışlar bulunan ipek kumaş

    Bursa abanisi.

[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılmış

    Yalnız sarı cübbeli, abani sarıklı, peykede bağdaş kurmuş bir cüce vardı ki onu tanımadı. - Halide Edip Adıvar


ABANA


[isim]
  • Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri

ADANA


[isim]
  • Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

Birleşik Kelimeler: Adana kebabı


BARAN (Kelime Kökeni: Farsça bārān)


[isim] [eskimiş]
  • Yağmur

BARAK


[isim] [halk ağzında]
  • Tüylü, kıllı çuha