ANTRENÖRSÜZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ANTRENÖRSÜZ harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli ANTRENÖRSÜZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

RÖTAR11, TÖREN11, TERÖR11, ZÜRRA10, NÜANS8, RÜESA8, SÜTRE8, SÜRRE8, SÜRAT8, ÜSERA8, ZATEN8, NATÜR7, ESRAR6, ENSAR6, SATEN6, TRANS6, TERAS6, ARTER5, ANTEN5, ANTRE5, TANEN5


ARTER (Kelime Kökeni: Fransızca artère)


[isim] [anatomi]
  • Atardamar

ANTEN (Kelime Kökeni: Fransızca antenne.)


[isim]
  • Boşlukta yayılan elektromanyetik dalgaları toplayarak bu dalgaların transmisyon hatları içerisinde yayılmasını sağlayan cihaz
[hayvan bilimi]
  • Duyarga
[denizcilik]
  • Olta şamandırasının alt ve üst kısmında bulunan ince uçlar

Birleşik Kelimeler: anten yükselteci, çanak anten


ANTRE (Kelime Kökeni: Fransızca entrée)


[isim]
  • Giriş

    Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar. - Ahmet Muhip Dranas


TANEN (Kelime Kökeni: Fransızca tanin)


[isim]
  • Birçok bitkisel maddede bulunan, deri tabaklamada, hekimlikte kullanılan, tadı buruk bir madde

ESRAR (Kelime Kökeni: Arapça esrār)


[isim]
  • Gizler, sırlar

    Yüzüme, tekrar o eski, esrar dolu gözlerle bakıyor. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrara dalmak

Birleşik Kelimeler: esrar kumkuması, esrar perdesi

[isim]
  • Hint kenevirinden çıkarılan ve kullanılacak miktara göre uyarıcı, sarhoş edici veya uyuşturucu etkileri olan bir madde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrar çekmek

Birleşik Kelimeler: esrar otu, esrar tekkesi


ENSAR (Kelime Kökeni: Arapça enṣār)


[isim] [din bilgisi]
  • Hz. Muhammed'e hicret zamanında yardım eden Medineliler

SATEN (Kelime Kökeni: Fransızca satin)


[isim]
  • Atlas (I)
[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılmış

TRANS (Kelime Kökeni: Fransızca transe)


[isim] [ruh bilimi]
  • Medyumların ruhla ilişki kurdukları zaman girdikleri özel hipnoz durumu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • transa geçmek (veya girmek)


TERAS (Kelime Kökeni: Fransızca terrasse)


[isim]
  • Bir yapının damında çevresi, üstü açık yer, ayazlık, taraça

    Ayrıca denize bakan bir de büyük terası vardı. - Çetin Altan

[coğrafya]
  • Seki

NATÜR (Kelime Kökeni: Fransızca nature)


[isim]
  • Doğa

NÜANS (Kelime Kökeni: Fransızca nuance)


[isim]
  • Ayırtı

    Ellerini ve kollarını hiç kullanmaya lüzum duymadan nüanslarını sesiyle vererek oynadı. - Haldun Taner


RÜESA (Kelime Kökeni: Arapça ruʾesā)


[isim] [eskimiş]
  • Başkanlar

SÜTRE (Kelime Kökeni: Arapça sutre)


[isim]
  • Perde, örtü
[askerlik]
  • Düşman gözünden ve ateşinden korunmaya yarar doğal veya yapma siper

SÜRRE (Kelime Kökeni: Arapça surre)


[isim] [tarih]
  • Osmanlı padişahlarının her yıl Mekke ve Medine'ye gönderdikleri para ve armağanlar

Birleşik Kelimeler: sürre alayı, sürre emini


SÜRAT (Kelime Kökeni: Arapça surʿat)


[isim]
  • Hızlılık, çabukluk, ivinti
[fizik]
  • Hız

Birleşik Kelimeler: sürat katarı