ANATOMİK harflerini içeren 5 harfli 35 kelime bulunuyor. 5 harfli ANATOMİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
KONMA7,
MONAT7,
MANTO7,
NOTAM7,
OTAMA7,
ONMAK7,
ONAMA7,
TOMAK7,
ANMAK6,
ATMAK6,
AKMAN6,
AKONT6,
İMKAN6,
KOTAN6,
KANTO6,
KANMA6,
KATMA6,
KAMAN6,
MANAT6,
MANTİ6,
MANİA6,
MAKTA6,
MAKAT6,
NOKTA6,
OKTAN6,
TONİK6,
TAMİK6,
TAKMA6,
TAKİM6,
ANTİK5,
AKAİT5,
ATİNA5,
İNTAK5,
KANAT5,
NAKİT5
ANTİK
(Kelime Kökeni: Fransızca antique)
[sıfat] [tarih]
-
İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika
Birleşik Kelimeler: Antik Çağ
AKAİT
(Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāʾid)
[isim] [din bilgisi]
-
Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü
AT
[isim]
-
Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
Ata Sözleri ve Deyimler
- ata arpa yiğide pilav
- ata binen nalını, mıhını arar
- ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
- ata da soy gerek, ite de
- at, adımına göre değil adamına göre yürür
- ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
- ata et, ite ot vermek
- ata eyer gerek, eyere er gerek
- at at oluncaya kadar sahibi mat olur
- at beslenirken kız istenirken
- at binenin, kılıç kuşananın
- at binicisine göre kişner
- at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
- at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
- at gibi
- atı alan Üsküdar'ı geçti
- atı atasıyla, katırı anasıyla
- atım tepmez, itim kapmaz deme
- atına bakan ardına bakmaz
- atın bahtsızı arabaya düşer
- atın dorusu, yiğidin delisi
- atını sağlam kazığa bağlamak
- atın ölümü arpadan olsun
- atın ürkeği, yiğidin korkağı
- atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
- at ile avrat yiğidin bahtına
- at izi it izine karışmak
- at koşturacak kadar
- at koşturmak
- atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
- atla deve değil
- atlarını itlerini nallamak
- atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
- atlar tepişir, arada eşekler ezilir
- at nalı kadar
- at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
- at oynatmak
- at ölür, itlere bayram olur
- at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
- at pazarında eşek osurtmuyoruz!
- atta, avratta uğur vardır
- attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
- attan inip eşeğe binmek
- at var, meydan yok
- at yedi günde, it yediği günde
- at yiğidin yoldaşıdır
Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı
[kimya]
-
Astatin elementinin simgesi
İNTAK
(Kelime Kökeni: Arapça inṭāḳ)
[isim] [eskimiş]
[edebiyat]
-
Kişileştirilen varlıklara, hayalî yaratıklara söz söyletme sanatı, dillendirme
Birleşik Kelimeler: teşhis ve intak
KANAT
[isim]
[askerlik]
-
Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah
Ordunun sağ kanadı.
[spor]
-
Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- kanadı altına almak
- kanat açmak
- kanat alıştırmak
- kanat çırpmak
- kanat germek
Birleşik Kelimeler: çakırkanat, kın kanat, kızılkanat, sağ kanat, sarıkanat, yelkenkanat, burun kanadı, kazkanadı, kuşkanadı, pencere kanadı
NAKİT
(Kelime Kökeni: Arapça naḳd)
[isim] [ekonomi]
Birleşik Kelimeler: nakit kartı, nakit para
ANMAK
[-i]
[-i] [-le]
-
Bir armağanla birinin gönlünü almak
ATMAK
[-e] [-i]
-
Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak
Taşı suya atmak.
[-e] [nesnesiz]
[nesnesiz] [-den]
[nesnesiz]
[nesnesiz]
-
Top, tüfek vb. silahları patlatmak
[nesnesiz]
[-e] [nesnesiz]
[-i] [-den]
-
Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak
[-i]
[-i]
[-i]
[-i]
[-i]
-
Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak
Pamuğu atmak.
[nesnesiz]
[nesnesiz]
[-den]
-
Yapışık olduğu yerden ayrılmak
[nesnesiz]
[-i]
[-i] [-den]
-
Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak
[-i]
[nesnesiz]
-
Göndermek, yollamak
Mektup atmak.
[-den]
[argo]
[nesnesiz] [argo]
[nesnesiz] [argo]
-
Yalan veya abartmalı söz söylemek
Gene atmaya başladı.
[nesnesiz] [argo]
[nesnesiz] [teklifsiz konuşmada]
Ata Sözleri ve Deyimler
- atıp (veya atmak) tutmak
- atıyorum
- atma Recep, din kardeşiyiz
- atsan atılmaz, satsan satılmaz
- attığı tırnağa değmemek
- attığı tırnak kadar olamamak
Birleşik Kelimeler: füzeatar, kazaratar, kükürtatar, roketatar, atardamar
AKMAN
[sıfat]
AKONT
(Kelime Kökeni: Fransızca àcompte)
[isim] [ticaret]
-
Bir borca karşılık, hesabı daha sonra görülmek üzere yapılan kısmi ödeme
İMKÂN
(Kelime Kökeni: Arapça imkān)
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
KOTAN
[isim] [halk ağzında]
KANTO
(Kelime Kökeni: İtalyanca canto)
[isim] [tiyatro]
-
Tuluat tiyatrolarında oyundan önce genellikle kadın sanatçıların şarkı söyleyip dans ederek yaptığı gösteri
Kantodan piyese kadar her gösteriye katılıyor; herkesi hüzne, sevgiye, coşkuya, isteğe boğuyordu.
- Cahit Külebi
KANMA
[isim]
KATMA
[isim]
[sıfat]
-
Katılmış, eklenmiş, ulanmış, munzam
[halk ağzında]
-
Kıldan veya yünden yapılmış ip
Birleşik Kelimeler: katma bütçe, katma değer vergisi, değer katma