ANABOLİZMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ANABOLİZMA harflerini içeren 5 harfli 35 kelime bulunuyor. 5 harfli ANABOLİZMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BOZMA12, BİZON11, BALOZ11, ABAZA10, BANAZ10, BAZAL10, İBZAL10, OLMAZ10, AZMAN9, AZAMİ9, İLZAM9, LİMBO9, MİZAN9, MOBİL9, MALAZ9, NİZAM9, NAMAZ9, ZALİM9, ZAMAN9, ALAZA8, BANMA8, BALON8, İNZAL8, LAMBA8, NAZİL8, NAZAL8, ABANİ7, ABANA7, BANAL7, LİMON7, ONAMA7, ANLAM6, ALMAN6, LİMAN6, MANİA6


ANLAM


[isim] [dil bilimi]
  • Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör
[mantık]
  • Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anlam çıkarmak
  • anlamına gelmek
  • anlam vermek

Birleşik Kelimeler: anlam aykırılığı, anlam bayağılaşması, anlam bilimi, anlam bilimsel, anlam daralması, anlam değişmesi, anlam genişlemesi, anlam iyileşmesi, anlam kayması, anlam kötüleşmesi, bağlamsal anlam, eş anlam, ikiz anlam, bir anlamda


ALMAN (Kelime Kökeni: Fransızca allemand)


[isim]
  • Cermen soyundan olan halk

Birleşik Kelimeler: Alman gümüşü, Alman papatyası, Almansever, Alman usulü


LİMAN (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak

    Hayatını anlatacağımız adam Çin limanlarından birinde yaşamıştı. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: liman cüzdanı, liman reisi, açık liman, sütliman, yatak liman, havalimanı, ticaret limanı, yat limanı


MÂNİA (Kelime Kökeni: Arapça māniʿa)


[isim]
  • Engel

    Üst üste yığılmış kum torbaları, düşmana karşı duvarlardan sonra ikinci bir mânia teşkil ediyor. - Hamdullah Suphi Tanrıöver


ABANİ


[isim]
  • Genellikle sarık, bohça, kundak ve yorgan yüzü yapımında kullanılan, zemini beyaz, üzerinde safran renginde nakışlar bulunan ipek kumaş

    Bursa abanisi.

[sıfat]
  • Bu kumaştan yapılmış

    Yalnız sarı cübbeli, abani sarıklı, peykede bağdaş kurmuş bir cüce vardı ki onu tanımadı. - Halide Edip Adıvar


ABANA


[isim]
  • Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri

BANAL (Kelime Kökeni: Fransızca banal)


[sıfat]
  • Herkesçe kullanılan, anlaşılan
[mecaz]
  • Bayağı, sıradan

LİMON (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • Turunçgillerden, 3-5 metre yüksekliğinde, kışın yapraklarını dökmeyen, beyaz çiçekli bir ağaç (Citrus limonum)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • limon gibi

Birleşik Kelimeler: limon asidi, limon bahçesi, limon esansı, limon kabuğu, limonküfü, limon otu, limon rengi, limon sarısı, limon suyu, limon tozu, limon tuzu, tatlı limon, yatak limonu


ONAMA


[isim]
  • Onamak işi, uygun bulma, tasvip

    Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmî ve özel herhangi bir işle görevlendirilemez. - Anayasa


ALAZA


[isim] [halk ağzında]
  • Dökülen tohumlarla ertesi yıl kendiliğinden çıkan tahıl, soğan vb

BANMA


[isim]
  • Banmak işi

BALON (Kelime Kökeni: Fransızca ballon)


[isim]
  • Isıtılmış hava veya havadan daha hafif bir gazla doldurulan, atmosferde uçabilen, küre biçiminde araç
[denizcilik]
  • Geriden gelen rüzgârdan yararlanmak amacıyla yatın ana direği üzerine çekilen üç köşeli, hafif yelken

Ata Sözleri ve Deyimler

  • balon uçurmak
  • balon yapmak

Birleşik Kelimeler: balon balığı, balon lastik


İNZAL (Kelime Kökeni: Arapça inzāl)


[isim] [eskimiş]
  • İndirme, indirilme

LAMBA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Petrol gibi yanıcı bir madde yakarak veya elektrik akımıyla içindeki teller akkor durumuna geçerek ışık veren alet

    Saat kaçtı bilmiyorum, lambalar söndü / Anladım ki davetliler evlere döndü - Enis Behiç Koryürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lamba açmak
  • lambayı açmak

Birleşik Kelimeler: lamba karpuzu, floresan lamba, alev lambası, elektron lambası, gaz lambası, ışıntı lambası, idare lambası, ikaz lambası, karpit lambası, lüks lambası, neon lambası, petrol lambası, pürmüz lambası, sinyal lambası, sis lambası, spot lambası, stop lambası, tepe lambası, trafik lambası, yağ lambası


NAZİL (Kelime Kökeni: Arapça nāzil)


[sıfat] [eskimiş]
  • İnen, inmiş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nazil olmak