ŞIRACILIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ŞIRACILIK harflerini içeren 5 harfli 26 kelime bulunuyor. 5 harfli ŞIRACILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AŞICI13, ARICI10, AŞIRI10, AŞILI10, ACILI10, ALICI10, AKICI10, ILICA10, KIŞIR10, KIRCI10, KILIŞ10, AŞLIK9, ALKIŞ9, KIŞLA9, KARIŞ9, KAŞLI9, KARŞI9, KALCI9, KALIŞ9, KIRCA9, ŞIRAK9, ŞARKI9, CARLI9, KILIR7, LIKIR7, KARLI6

KARLI

[sıfat]

  • Üstünde kar bulunan

    Baş pınarın karlı suyun içelim / Gurbet kalesini tezce geçelim - Halk türküsü

  • Kar yağan

    Kışın çok karlı, tipili günlerinden başka günlerini günahı kadar sevmezdi. - Osman Cemal Kaygılı

[sıfat]

  • Kârı olan, kazançlı

    Şimdi ayrıntılara girmeyelim. Kitapta yazılanlara inanmak, inanmamaktan çok daha kârlıdır. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: kârlı iş

KILIR

[isim]

[bitki bilimi]

  • Maydanozgillerden, bir yıllık ve özel kokulu otsu bir bitki (Ammi visnaga)

LIKIR

[isim]

  • Sıvıların bir kaptan akarken çıkardığı ses

Birleşik Kelimeler: lıkır lıkır

AŞLIK

[isim]

  • Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler
  • Dövüldükten sonra savrularak temizlenen ve kurutulan buğday
  • Zahire

ALKIŞ

[isim]

  • Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkış almak
  • alkış kopmak
  • alkış toplamak
  • alkış tufanı kopmak
  • alkış tutmak

Birleşik Kelimeler: alkış ağası

KIŞLA

[isim]

[askerlik]

  • Askerlerin toplu olarak barındıkları yapılar bütünü

    Gece gündüz kışlada kaldığımızdan sivil hayat ile temasımız pek azdı. - Falih Rıfkı Atay

[halk ağzında]

  • Koyun ve keçi sürülerinin gecelediği veya kışın barındığı kapalı ağıl

KARIŞ

[isim]

  • Parmaklar birbirinden uzak duracak biçimde gergin duran elde, başparmak ile serçe parmağın uçları arasındaki açıklık

    Yürüyüp geçeceğim, basacağım yerlerin her bir karış mübarek toprağı benim için mukaddesti. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: karış karış, bir karış

KAŞLI

[sıfat]

  • Herhangi bir nitelikte kaşı olan

    Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.

Birleşik Kelimeler: kaşlı gözlü, çatık kaşlı, dört kaşlı, kalem kaşlı, samur kaşlı

KARŞI

[isim]

  • Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi

    Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor. - Halide Edip Adıvar

  • Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı

    Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik. - Refik Halit Karay

  • Ön, kat, huzur

    İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]

  • Bulunan yere göre önde, ileride olan

    Karşı evin kızları. Karşı mahalle.

[sıfat]

  • Karşıt, zıt, muhalif

    İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu. - Murathan Mungan

[zarf]

  • Yüzünü bir şeye doğru çevirerek

    Bahçeye karşı oturmak.

[zarf]

  • Karşılık olarak, mukabil

    Bir ölüm haberine karşı ben içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum. - Abdülhak Şinasi Hisar

[zarf]

  • İçin, hakkında

    Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı? - Sait Faik Abasıyanık

[zarf]

  • -e doğru

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karşı çıkmak
  • karşı durmak
  • karşı gelmek
  • karşı koymak
  • karşı olmak
  • karşısına almak
  • karşısına dikilmek
  • karşısına geçmek

Birleşik Kelimeler: karşı akın, karşı devrim, karşı düşünce, karşı düşürüm, karşı gelim, karşı görüş, karşı karşıya, karşı olum, karşı oy, karşı sav, kapı karşı komşu, karşıdan karşıya, sabaha karşı

KALCI

[isim]

  • Kal işi yapan kimse

KALIŞ

[isim]

  • Kalma işi

KIRCA

[sıfat]

  • Hafif kırlaşmış

    Tıknaz, kırca, kısa sakallı, kırmızı yüzlü bir efendi. - Memduh Şevket Esendal

ŞIRAK

[isim]

  • Bir nesne başka bir nesneye birdenbire, şiddetle çarptığında çıkan hışırtılı, sert ses

Birleşik Kelimeler: şırak şırak

ŞARKI (Kelime Kökeni: Arapça şarḳī)

[isim]

[müzik]

  • Tonlama değişiklikleriyle çeşitli duygular uyandıran uyumlu, ezgili insan sesleri dizisi
  • Klasik Türk müziğinde aşk üzerine söylenen, nakaratı ve ara nağmesi olan parça

    Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Ezgi, müzik parçası, melodi, liet

    Ayaklarımızdaki zincirler, esirliğin ağır ve cefalı şarkılarını söyleyecektir. - Ruşen Eşref Ünaydın

[edebiyat]

  • Divan edebiyatında, bestelenmek için dörtlükler biçiminde ve uyaklı olarak yazılmış olan şiir biçimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şarkı söylemek
  • şarkı tutturmak

CARLI

[sıfat]

  • Car (II) giymiş olan

    Köyün sokaklarında elleri carlı, peştamallı köylüleri kovalıyordu. - Ömer Seyfettin