Şık ile Biten 7 Harfli Kelimeler
ŞIK ile biten 7 harfli 28 kelime bulunuyor. Sonu ŞIK olan 7 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Şık ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Şık olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
YIĞIŞIK22,
ANLAŞIK
- Aralarında anlaşma bulunan taraflardan, kimselerden biri
ALMAŞIK
- İki veya daha çok şeyin sıralanmasında karşılıklı değil, aralıklı olarak sağda ve solda yerleşmiş olan
- Almaşlı olarak işleyen, mütenavip, alternatif
Birleşik Kelimeler: almaşık yapraklar
KARIŞIK
-
Ayrı nitelikteki şeylerden oluşmuş
Karışık salata.
- Düzensiz, dağınık, intizamsız
-
Karışmış
Ağzından kanla karışık diş parçalarını, onu yumruklayanların suratlarına tükürdü. - Halikarnas Balıkçısı
-
Saf olmayan, mağşuş
Karışık süt.
-
Çalkantı, kargaşa, gerginlik içinde olan
Bana ne, bu bir yığın ne olduğunu anlamadığım, karışık, dolambaçlı işten! - Necati Cumalı
-
Anlaşılması güç olan, açık seçik olmayan, çapraşık
Tuhaf şey! Hakikaten karışık bir kadın. - Peyami Safa
-
Dolu
Serin rüzgârlarını deniz kesti keseli /Tıkıyor göğüsleri kum karışık sam yeli - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Halk inancına göre cin ve perilerle ilişkisi olan
Birleşik Kelimeler: karmakarışık
KATIŞIK
- İçine başka şeyler karışmış olan, karışık, karma, mahlut
TANIŞIK
-
Birbirini tanıyanlardan her biri
Tanışıklar birbirlerine iftira ederlerdi. - Falih Rıfkı Atay
KIRIŞIK
-
Kırışmış olan
Söz tiyatroya gelince bu yaşlı sanatkârın kırışık yüzü birdenbire canlandı. - Peyami Safa
- Kırışmış yer, kırışıklık
-
Deride esnekliğin kaybolmasından oluşan kıvrım
Ve aynaya akseden alın kırışığında / Ölümü hatırlarız solgun mum ışığında - Halit Fahri Ozansoy
TIKIŞIK
- Tıkışmış olan
YANAŞIK
- Yanaşmış durumda olan
-
Yanaşmış bir biçimde
Arabalar kapı önündeki kaldırıma yanaşık park etmişler. - İnci Aral
Birleşik Kelimeler: yanaşık düzen, yanaşık nizam
YARAŞIK
- Yaraşma, uyma, uygunluk
Ata Sözleri ve Deyimler
- yaraşık almak
ARDIŞIK
- Birbiri ardından gelen, mütevali
Birleşik Kelimeler: ardışık devre, ardışık görüntü, ardışık olgular, ardışık sayılar
AYRIŞIK
- Ayrışmış olan
- Ayrı türden, çeşit çeşit, muhtelif, heterojen
- Birbirlerine çok fazla benzer özellikler taşımayan parça veya birimlerden oluşan bütün veya topluluk, ayrı cinsten, heterojen
BULAŞIK
-
Yiyecek veya içecekle kirletilmiş mutfak eşyası veya kap kacak
Gemide bulaşık yıkamak kolay iş değildi. - Azra Erhat
-
İz, etki, kalıntı
Daha balayının bulaşığı geçmedi. - Burhan Felek
-
Kirli
Bulaşık kap.
-
Düzensiz, karışık
Bu karmakarışık ve bulaşık âlemi kendi hâline bırakırdı. - Abdülhak Şinasi Hisar
-
Yapışkan, sulu
Böyle bir sivri akıllı, bulaşık biri çıkar ortaya, dirliği düzeni berbat eder. - Kerim Korcan
Birleşik Kelimeler: bulaşık adam, bulaşık bezi, bulaşık deniz, bulaşık deterjanı, bulaşık eldiveni, bulaşık gemi, bulaşıkhane, bulaşık iş, bulaşık makinesi, bulaşık suyu, bulaşık tozu
BARIŞIK
- Başkası ile barış durumunda bulunan, dargın veya düşman olmayan
Ata Sözleri ve Deyimler
- barışık olmak
DOLAŞIK
-
Karışık (saç, ip vb.)
Bir buğday benizli zülfü dolaşık / Gitme diye beni yolda eğler var - Karacaoğlan
-
Dolaşarak giden (yol)
Tozlu ve dolaşık yollar üzerinde saatlerce taban tepmiş. - Ahmet Haşim
-
Kolay çözülmeyecek veya içinden çıkılmayacak derecede karışık
Birtakım dolaşık işleri yüzünden istifasını verip çekildi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Amacını doğrudan doğruya değil de dolayısıyla sezdiren
Dolaşık ve tutuk bir dille, yarı anlaşılır yarı anlaşılmaz cümleler mırıldanmaya başladı. - Peyami Safa
DANIŞIK
- Olmayan bir durumu varmış gibi göstermek veya olduğundan başka anlatmak için önceden yapılan anlaşma, muvazaa