ŞİNTOCULUK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ŞİNTOCULUK harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli ŞİNTOCULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

COŞKU13, KOLCU10, KOŞUL10, KOŞUN10, KOŞUT10, KONUŞ10, UŞKUN10, KOŞİN9, ŞİNTO9, KONUT7, KUTLU7, KUTNU7, KULUN7, NUTUK7, NUKUT7, OTLUK7, ONLUK7, TOKLU7, TONLU7, TULUK7, UNLUK7, KOLİT6, TONİK6, TUNİK6

KOLİT (Kelime Kökeni: Fransızca colite)

[isim]

[tıp]

  • Kalın bağırsak yangısı

TONİK (Kelime Kökeni: Fransızca tonique)

[isim]

[tıp]

  • Organları uyaran ve güçlendiren ilaç
  • Bazı içkilere katılan sıvı madde
  • Cilt bakımında kullanılan, yüze ve boyna sürülen losyon

TUNİK (Kelime Kökeni: Fransızca tunique)

[isim]

  • Pantolon veya etek üzerine giyilen, dizlere kadar inen üst giysisi

KONUT

[isim]

  • İnsanların içinde yaşadıkları ev, apartman vb. yer, mesken, ikametgâh

    Kimsenin konutuna dokunulamaz. - Anayasa

Birleşik Kelimeler: konut belgesi, konut dokunulmazlığı, konut fonu, konut kredisi, prefabrik konut, saray konut, sosyal konut, toplu konut

[isim]

[matematik]

[mantık]

  • Ön doğru: Eukleides'in `Bir noktadan bir doğruya ancak bir paralel çizilebilir.` yolundaki konutu gibi

KUTLU

[sıfat]

  • Uğurlu

    İşte akşam oldu, bizim artık her yer / Doldur kutlu ellerinle kadehimi - Ahmet Muhip Dranas

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutlu gün doğuşundan bellidir
  • kutlu olsun

KUTNU (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭnī)

[isim]

[halk ağzında]

  • Pamuk veya ipekle karışık pamuktan dokunmuş kalın, ensiz kumaş türü

    Kutnu kumaş dökülmüş, şala kim bakar / Ger Ali'nin kurşunu dağları yakar - Halk türküsü

KULUN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Altı aylığa kadar olan at veya eşek yavrusu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kulun atmak

NUTUK (Kelime Kökeni: Arapça nuṭḳ)

[isim]

  • Söz, konuşma

    Onun nutkundan sonra bu meselenin artık münakaşa edilmemesi, bitmesi lazımdı. - Memduh Şevket Esendal

  • Söylev

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nutku tutulmak
  • nutuk atmak (veya çekmek)
  • nutuk vermek

NUKUT (Kelime Kökeni: Arapça nuḳūd)

[isim]

[eskimiş]

  • Paralar

OTLUK

[isim]

  • Otu bol olan yer
  • Kış için kurutulmuş ot yığını
  • Ot konulan yer

ONLUK

[sıfat]

  • On birimden, on parçadan oluşan

[mecaz]

  • On üzerinden tam not alan

    Onluk bir öğrenci.

[isim]

[eskimiş]

  • On para, on kuruş, on lira veya on bin lira değerinde olan para

    Bir iki mecidiyenin arasına sıkışmış bir onluğu ararken arkadan bir araba geliyordu. - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: onluk bozma

TOKLU

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Bir yıllık kuzu

TONLU

[sıfat]

[dil bilgisi]

  • Yumuşak

Birleşik Kelimeler: tonlu ünsüz, tonlu vurgu

TULUK

[isim]

[halk ağzında]

  • Tulum

    Kar tuluğundan çıkarılıp sıcak yapağıya sarıldığı zaman Adil Gazi biraz konuşabiliyordu. - Nezihe Araz

UNLUK

[isim]

  • Değirmende unun biriktiği yer
  • Ekmek fırınlarında unların bulunduğu bölüm, un deposu

[sıfat]

  • Un yapılmaya elverişli, temizlenmiş (buğday)