ŞEREFLENDİRİLME Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

ŞEREFLENDİRİLME harflerini içeren 7 harfli 49 kelime bulunuyor. 7 harfli ŞEREFLENDİRİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEŞİFRE18, FİŞLEME17, ŞİFLEME17, DEFLEME16, EFENDİM16, ŞEREFLİ16, ŞİFRELİ16, EFEMİNE14, EFİLEME14, FERMENE14, LİFLEME14, DİREŞME13, DİŞLEME13, DEŞİLME13, DERİŞME13, FENERLİ13, DİRENİŞ12, DİLENİŞ12, DELİRİŞ12, ŞENDERE12, EŞELEME11, EŞLENME11, ELLEŞME11, İŞLENME11, İMRENİŞ11, MENŞELİ11, ŞENELME11, DİRİLME10, DİRENME10, DİRENİM10, DİNLEME10, DİNELME10, DİLİNME10, DİLENME10, DENİLME10, DEMİRLİ10, DELİRME10, DELİNME10, DERLEME10, DERİLME10, ERDEMLİ10, ERDİRME10, ELLİŞER10, İNDİRME10, İLERİDE9, RENDELİ9, ELLENME8, ELİMİNE8, RİMELLİ8

ELLENME

[isim]

  • Ellenmek işi

ELİMİNE (Kelime Kökeni: Fransızca éliminé)

[sıfat]

[spor]

  • `Elemek` anlamındaki elimine etmek, `elenmek` anlamındaki elimine olmak (veya edilmek) birleşik fiillerinde geçen bir söz

RİMELLİ

[sıfat]

  • Rimel sürülmüş (kirpik)

İLERİDE

[zarf]

  • Gelecekte, gelecek zamanda

    Beni ileride okuyacak insanlar için yazdığıma inanmışımdır. - Salâh Birsel

  • Ötede

    En ileride, denize nazır olduğuna hükmettiği bir adanın önünde durdular. - Refik Halit Karay

RENDELİ

[sıfat]

  • Rendesi olan, rendelenmiş

    Rendeli tahta.

DİRİLME

[isim]

  • Dirilmek işi

    Bizim dirilmemiz için millî varlığın kaynağı olan millî kültür eserleriyle beslenmemiz lazımdır. - Mehmet Kaplan

DİRENME

[isim]

  • Direnmek işi

DİRENİM

[isim]

  • Direnme işi, inat, taannüt

[hukuk]

[ekonomi]

  • Temerrüt

DİNLEME

[isim]

  • Dinlemek işi

    Bir süredir günün değişik saatlerinde aşağıyı dinlemeyi huy edinmişti. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: dinleme salonu

DİNELME

[isim]

  • Dinelmek işi

DİLİNME

[isim]

  • Dilinmek işi

[jeoloji]

  • Kayaçların, ince katlar biçiminde kolaylıkla ayrılabilme niteliği, dilinim

DİLENME

[isim]

  • Dilenmek işi

DENİLME

[isim]

  • Denilmek işi

DEMİRLİ

[sıfat]

  • İçinde metal veya karışım durumunda demir bulunan

    Demirli sular. Demirli ilaçlar.

  • Demir parmaklık veya demir bir parça takılmış olan

    Önüne bakmadığı için ucu demirli kunduraları köprü dubalarının çivilerine takılıp tökezliyor. - Burhan Felek

[mecaz]

  • Bağlanıp kalmış

    Ali Bey İstanbul'da demirli bir hayat temposuna bağlı kalan tek insan gibi görünüyordu. - Halide Edip Adıvar

[denizcilik]

  • Demir atmış (gemi)

[zarf]

  • Demir atmış bir biçimde

    Her sabah, şimdi limanda demirli duran bu gemide uyanacaklardı. - Halikarnas Balıkçısı

Birleşik Kelimeler: demirli beton

DELİRME

[isim]

  • Delirmek işi