ŞERBETLİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ŞERBETLİ harflerini içeren 4 harfli 27 kelime bulunuyor. 4 harfli ŞERBETLİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Şerbetli ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Şerbetli olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
BREŞ9,
ERİL
- Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker
ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)
- Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar
- Hekimlikte kullanılan, çok uçucu, renksiz ve kendine özgü kokusu olan bir sıvı, lokman ruhu
- Bir tür organik yağ çözücü
ETİL (Kelime Kökeni: Fransızca éthyle)
-
Organik birleşiklerin birleşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu
Etil klorür.
Birleşik Kelimeler: etil alkol
ETLİ
- İçinde et bulunan
-
Eti çok olan
Etli koyun.
-
Dolgun, kalın
Aşağıya sarkan kalın, etli, ıslak dudakları vardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Yenecek kısmı çok olan (meyve)
Etli, lezzetli bir zeytin.
Ata Sözleri ve Deyimler
- etliye sütlüye karışmamak
Birleşik Kelimeler: etli bitki, etli butlu, etli canlı, etli ekmek, etli meyve, etli pide
ELTİ
- Kadına göre kocasının erkek kardeşlerinin eşlerinden her biri
Ata Sözleri ve Deyimler
- elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar
- elti eltiye eş olmaz, arpa unundan aş olmaz
Birleşik Kelimeler: eltieltiyeküstü
ELİT (Kelime Kökeni: Fransızca élite)
- Seçkin
LİET (Kelime Kökeni: Almanca Lied)
- Şarkı
REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)
- Gerçek
TİRE
-
Dikişte kullanılan pamuk ipliği
Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu. - Mahmut Yesari
- Pamuk ipliğinden yapılmış
- Kısa çizgi
- Uzun çizgi
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
TERE (Kelime Kökeni: Farsça tere)
- Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)
Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi
BRİT (Kelime Kökeni: Fransızca bride)
- Düğmeyi iliklemek için kumaş veya iplikten yapılmış özel bir ilik türü
- Nakış veya dantelde motifleri birleştiren bağ
- Giysiyi çengele asmak için kullanılan, giysinin enseye yakın bölümünde yer alan ince şerit
BİLE
-
Da, de, dahi
Dayak yemedim, azar bile işitmedim. - Ayla Kutlu
-
Birlikte
Yarın olsun, hayır bile gelsin. - Orhan Kemal
-
Üstelik
Türkü çağırmak şöyle dursun, konuşamıyorduk bile. - Azra Erhat
BETİ
- Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi
BERİ
-
Konuşanın önündeki iki uzaklıktan kendisine daha yakın olanı, öte karşıtı
Biraz beriye geliniz.
-
Bu uzaklıkta bulunan
Ağaçlardan, karanlığın beri tarafına doğru bir nehir akışı var. - Sait Faik Abasıyanık
-
-den bu yana
Altı ayı aşkın bir zamandan beri hazırlanıyordu bu yolculuk. - Abidin Dino
Birleşik Kelimeler: enberi, çekberi, deminden beri, gelberi, günberi, öteberi, öteden beri, tez beri, yerberi, öteden beriden, ötesi berisi, öteye beriye
BERE
- Bir yere çarpma, incitme veya vurma sonucu vücudun herhangi bir yerinde oluşan çürük
- Herhangi bir şeyde görülen ezik, çizik
-
Yuvarlak, yassı ve sipersiz başlık
Lacivert beresini sallayarak bir fırtına gibi içeriye girdi. - Abdülhak Şinasi Hisar