ŞAPŞALCA ile Oluşan Kelimeler (ŞAPŞALCA Kelime Türetme)
ŞAPŞALCA harflerinden oluşan 17 kelime bulunuyor. ŞAPŞALCA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Şapşalca kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
8 Harfli Kelimeler
ŞAPŞALCA21
6 Harfli Kelimeler
ŞAPŞAL16
5 Harfli Kelimeler
ŞAŞAA11, ALACA8
4 Harfli Kelimeler
APAŞ11, PAŞA11, LAPA8, PALA8
3 Harfli Kelimeler
ŞAP10, ALP7, LAP7, PAL7, ŞAL6, ALA3
2 Harfli Kelimeler
AŞ5, AL2, LA2
AL
- Kanın rengi, kızıl, kırmızı
-
Bu renkte olan
Al bayrak. Al çuha.
- Dorunun açığı, kızıla çalan at donu
- Bu renkte olan (at)
- Yüze sürülen pembe düzgün, allık
Ata Sözleri ve Deyimler
- al elmaya taş atan çok olur
- al giymedim ki alınayım
- al gömlek gizlenemez
- alı alına, moru moruna
- alı al, moru mor
- al kanlara boyanmak
- al kiraz üstüne kar yağmış
Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar
- Aldatma, düzen, tuzak, hile
Ata Sözleri ve Deyimler
- al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz
- Alüminyum elementinin simgesi
LA (Kelime Kökeni: İtalyanca la)
- Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
- Bu sesi gösteren nota işareti
- Lantan elementinin simgesi
ÂLÂ (Kelime Kökeni: Arapça aʿlā)
-
İyi, pekiyi, daniska
Beni Konya Lezzet Lokantası'na götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti. - Halide Edip Adıvar
Birleşik Kelimeler: arşıâlâ, ne âlâ, pekâlâ, dik âlâsı
-
Karışık renkli, çok renkli, alaca
Ala kilim eskimiş.
- Alabalık
- Açık kestane renginde olan, ela (göz)
- Kekliğin boynundaki siyah halka
Ata Sözleri ve Deyimler
- ala keçi her vakit püsküllü oğlak doğurmaz
Birleşik Kelimeler: alabacak, alabalık, alabaş, alaçam, ala gün, alakarga, ala sulu, alatav, dağ alası, deniz alası, göl alası
AŞ
- Yemek
Ata Sözleri ve Deyimler
- aşını, eşini, işini bil
- aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
- aş taşınca kepçeye paha olmaz
- aş tuz ile, tuz oran ile
Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı
ŞAL (Kelime Kökeni: Farsça şāl)
-
Genellikle Hindistan'da dokunan, özel motifleri olan değerli bir yün kumaş
Genç kadın, yün şalını başına almışken çıkardı. - Reşat Enis
-
Kadınların omuzlarını örtmek için kullandıkları geniş atkı
Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı / Şevk akşamında Endülüs üç defa kırmızı - Yahya Kemal Beyatlı
Birleşik Kelimeler: şal kuşak, şal örneği
ALP
- Yiğit, kahraman
Birleşik Kelimeler: alperen, alpyıldızı
LAP
-
Yumuşak ve ağır bir şey düştüğünde çıkan ses
Hamur lap diye yere düştü.
Birleşik Kelimeler: lap lap
PAL
- Bir cins güvercin
ALACA
- Çorum iline bağlı ilçelerden biri
- Birkaç rengin karışımından oluşan renk, ala
- İki veya daha çok renkli
- Birkaç renkli iplikten yapılmış dokuma
- Keklik, bıldırcın vb. kuşları avlamak için kullanılan iki renkli bez
-
Ağaçta ilk olgunlaşan meyve
Bu incirin alacasını ben yedim.
- Meyvelere, genellikle üzüme düşen ben
Ata Sözleri ve Deyimler
- alaca düşmek
Birleşik Kelimeler: alaca aş, alacabalıkçıl, alaca bulaca, alaca karanlık, alacakarga, alacamenekşe, alacasansar, deli alacası
LAPA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu
Bulgur lapası. Pirinç lapası.
-
Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç
Keten tohumu lapası. Hatmi lapası.
Ata Sözleri ve Deyimler
- lapa gibi
- lapa vurmak
PALA (Kelime Kökeni: İtalyanca pala)
-
Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç
Belindeki kısa palasıyla ve omuzunda gri tüfeğiyle masanın kenarına oturdu. - Falih Rıfkı Atay
- Kürek vb. araçların, enli ve yassı bölümü
- Bir yere çaprazlama konulan yassı kiriş veya kereste
Ata Sözleri ve Deyimler
- pala çalmak (veya sallamak)
- pala çekmek
- pala sürtmek
Birleşik Kelimeler: pala bıyık
-
Bez parçalarından dokunan basit kilim veya yaygı
Kendi ürettiği kocaman sürünün yünlerinden Fadime Nine ne güzel palalar dokumuş. - Halide Edip Adıvar
- Eski, kullanılmış eşya veya giysi
ŞAP
-
İstekle öperken çıkan ses
Şap diye elinden öptü.
- Birden yere düşme veya çarpma sırasında çıkan ses
Birleşik Kelimeler: şap şap
-
Alüminyum ve potasyum sülfatından veya amonyum alüminyum sülfatından oluşan, sıcak suda eriyen, tadı buruk, antiseptik bir madde
Tevekkeli dememişler: Kırkyıllık şap olur mu, şeker? - Osman Cemal Kaygılı
Ata Sözleri ve Deyimler
- şapa oturmak
- şap gibi
- şap gibi donmak (veya kalmak)
- şap gibi yanmak
Birleşik Kelimeler: şaphane, Şaphane, şap hastalığı, şap taşı, kızılşap
- İnce kum ve çimentoyla yapılan düzgün döşeme sıvası
ŞAŞAA (Kelime Kökeni: Arapça şaʿşaʿa)
- Görkem
- Parlaklık, parıltı
APAŞ (Kelime Kökeni: Fransızca apache)
-
Hayta
Paris'te bir tramvayın apaşlar tarafından durdurulup soyulması... - Abdülhak Şinasi Hisar
PAŞA
-
Osmanlı Devleti zamanında yüksek sivil memurlara ve albaydan üstün rütbede bulunan askerlere verilen unvan
Talat Paşa. Ziya Paşa.
-
Cumhuriyet döneminde general
Yanımdakilerden bu sarışın ve kibar tavırlı paşanın kim olduğunu sordum. - İbrahim Alâeddin Gövsa
-
Uslu, ağırbaşlı
O ne paşa çocuk.
Ata Sözleri ve Deyimler
- paşa gibi yaşamak
- paşa gönlü bilir
- paşa olmak
Birleşik Kelimeler: paşa ağacı, paşababa, paşaçadırı, paşa çayı, paşa kapısı, paşa paşa, paşazade, kaptan paşa, kaptanpaşakuzusu