ŞAPKALIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ŞAPKALIK harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli ŞAPKALIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
KAPIŞ13,
KALAK
- Burun, burun ucu
- Gelin tacı
- Tezek yığını
AKLIK
-
Ak olma durumu
Ocaktan aklığını yitirmiş bir bezle döndü, yeni gelenin masasını sildi. - Rıfat Ilgaz
- Kadınların makyaj için yüzlerine sürdükleri beyaz bir sıvı, düzgün
Birleşik Kelimeler: yüz aklığı
KALIK
- Kalmış, artmış
- Eskimiş
- Evlenme çağı geçmiş, evde kalmış (kız)
- Eksik, noksan
ŞALAK
- Büyümemiş karpuz
ŞAKAK
-
Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge
Ara sıra boynunu, şakaklarını ovdururdu bana. - Yusuf Atılgan
Ata Sözleri ve Deyimler
- şakakları ağarmak (veya beyazlanmak)
- şakakları atmak
Birleşik Kelimeler: eli şakağında
AŞLIK
- Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler
- Dövüldükten sonra savrularak temizlenen ve kurutulan buğday
- Zahire
ALKIŞ
- Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı
Ata Sözleri ve Deyimler
- alkış almak
- alkış kopmak
- alkış toplamak
- alkış tufanı kopmak
- alkış tutmak
Birleşik Kelimeler: alkış ağası
KIŞLA
-
Askerlerin toplu olarak barındıkları yapılar bütünü
Gece gündüz kışlada kaldığımızdan sivil hayat ile temasımız pek azdı. - Falih Rıfkı Atay
- Koyun ve keçi sürülerinin gecelediği veya kışın barındığı kapalı ağıl
KLAPA (Kelime Kökeni: Almanca Klappe)
- Yakanın göğse doğru inen devrik bölümü
KAPAK
-
Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne
Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar. - Refik Halit Karay
-
Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça
Dolap kapağı.
-
Kitap, defter vb.nin en üstüne geçirilen kılıf
Kapağını, geceleri aynı masa etrafında buluştuğu ressamlardan birine çizdirecekti. - Attila İlhan
- Biçilen ağaç kütüklerinin iki yanından çıkan, düzgün olmayan tahta
- Zıvanada iki dış yan parça
Ata Sözleri ve Deyimler
- kapağı atmak
- kapak atmak
Birleşik Kelimeler: kapak bıçkısı, kapak kızı, kapak tahtası, kapak takımı, kapak taşı, kapak yıldızı, iç kapak, stor kapak, bagaj kapağı, cilt kapağı, diz kapağı, göz kapağı, hava kapağı, kol kapağı
KAŞIK
- Sulu veya bazı ufak taneli yiyecekleri ağza götürmeye yarayan saplı sofra aracı
- Ucu iğneli kaşık biçimindeki olta
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaşık atmak (veya çalmak)
- kaşık kadar
- kaşıkla verip kepçeyle geri almak
- kaşıkla yedirip sapıyla (gözünü) çıkartmak
- kaşık sallamak
Birleşik Kelimeler: kaşık çalımı, kaşık düşmanı, kaşık havası, kaşık kaşık, kaşık otu, kaşık oyunu, kaşık tırnak, çalakaşık, tahta kaşık, çay kaşığı, çorba kaşığı, kahve kaşığı, tatlı kaşığı
KAŞLI
-
Herhangi bir nitelikte kaşı olan
Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.
Birleşik Kelimeler: kaşlı gözlü, çatık kaşlı, dört kaşlı, kalem kaşlı, samur kaşlı
KALIŞ
- Kalma işi
KAKIŞ
- Kakma işi
Birleşik Kelimeler: itiş kakış
LAKAP (Kelime Kökeni: Arapça laḳab)
-
Bir kimseye, bir aileye kendi adından ayrı olarak sonradan takılan, o kimsenin veya o ailenin bir özelliğinden kaynaklanan ad
Öyleyse bana da bir lakap bul, dedi, sallanmaktan başı dönen tuzluğu nihayet masaya bırakabildiğinde. - Elif Şafak
Ata Sözleri ve Deyimler
- lakap takmak