Şa ile Başlayan 5 Harfli Kelimeler

ŞA harfleri ile başlayan 5 harfli 39 kelime bulunuyor. Başında ŞA olan 5 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "şa ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Şa olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ŞAPÇI16, ŞAHAP16, ŞAFUL15, ŞAVUL15, ŞAHIS14, ŞAHIM14, ŞAFİİ14, ŞAFAK14, ŞATAF14, ŞAHSİ13, ŞAPLI13, ŞAPEL12, ŞAHNE12, ŞAHİT12, ŞAHİN12, ŞAPKA12, ŞARAP12, ŞAŞMA12, ŞARPİ12, ŞAŞAA11, ŞARYO11, ŞABAN10, ŞAİBE10, ŞAYKA10, ŞAYİA10, ŞAYAN10, ŞAYAK10, ŞAYET10, ŞANLI9, ŞAMİL9, ŞAMAR9, ŞAMAN9, ŞAKUL9, ŞARKI9, ŞATIR9, ŞALAK8, ŞAKAK8, ŞAİRE8, ŞARKİ8

ŞALAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyümemiş karpuz

ŞAKAK

[isim]

  • Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge

    Ara sıra boynunu, şakaklarını ovdururdu bana. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şakakları ağarmak (veya beyazlanmak)
  • şakakları atmak

Birleşik Kelimeler: eli şakağında

ŞAİRE (Kelime Kökeni: Arapça şāʿire)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın şair

ŞARKİ (Kelime Kökeni: Arapça şarḳī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Doğu'yla ilgili, Doğu'ya özgü olan

ŞANLI

[sıfat]

  • Tanınmış, ünlü

    O gün bu şanlı fırka kumandanını görebilmek hepimiz için bir emeldi. - İbrahim Alâeddin Gövsa

  • Yüce, ulu, büyük

    Milletimin büyük ve şanlı mazisi hatıramda uyanıyordu. - Hüseyin Cahit Yalçın

Birleşik Kelimeler: şanlı şöhretli, anlı şanlı, namlı şanlı

ŞAMİL (Kelime Kökeni: Arapça şāmil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • İçine alan, kaplayan, kapsayan

Birleşik Kelimeler: makabline şamil

ŞAMAR

[isim]

  • Açık elle yüze vurulan tokat, beşkardeş

    İzzetinefsime yediğim bu şamardan sersemledim. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şamar atmak (veya indirmek)
  • şamar patlatmak

Birleşik Kelimeler: şamaroğlanı

ŞAMAN

[isim]

  • Şamanlıkta büyü yapan, gelecekten haber verdiğine, ruhlarla ilişki kurarak hastalıkları iyileştirdiğine inanılan kimse, kam

[isim]

  • Şamanlığa mensup olan kimse

ŞAKUL (Kelime Kökeni: Arapça şāḳūl)

[isim]

[eskimiş]

[fizik]

  • Çekül

ŞARKI (Kelime Kökeni: Arapça şarḳī)

[isim]

[müzik]

  • Tonlama değişiklikleriyle çeşitli duygular uyandıran uyumlu, ezgili insan sesleri dizisi
  • Klasik Türk müziğinde aşk üzerine söylenen, nakaratı ve ara nağmesi olan parça

    Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Ezgi, müzik parçası, melodi, liet

    Ayaklarımızdaki zincirler, esirliğin ağır ve cefalı şarkılarını söyleyecektir. - Ruşen Eşref Ünaydın

[edebiyat]

  • Divan edebiyatında, bestelenmek için dörtlükler biçiminde ve uyaklı olarak yazılmış olan şiir biçimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şarkı söylemek
  • şarkı tutturmak

ŞATIR (Kelime Kökeni: Arapça şāṭir)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Neşeli, keyifli, şen

[isim]

[tarih]

  • Tören ve alaylarda padişahın, vezirin yanında yürüyen görevliler

Birleşik Kelimeler: şen şatır

ŞABAN (Kelime Kökeni: Arapça şaʿbān)

[isim]

  • Ay takviminin sekizinci ayı, üç ayların ikincisi

ŞAİBE (Kelime Kökeni: Arapça şāʾibe)

[isim]

  • Art düşünce
  • Hile
  • Eksiklik, kusur, ayıp

    Bizim efendinin indinde bundan büyük şaibe olamaz. - Ercüment Ekrem Talu

  • Kir, leke

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şaibe altında kalmak (veya tutulmak)

ŞAYKA (Kelime Kökeni: Macarca sajka)

[isim]

[denizcilik]

  • Türklerin Karadeniz'deki ırmak kıyılarının korunmasında, Rus Kazakların kıyılara saldırmada kullandıkları altı düz, yayvan gemi

ŞAYİA (Kelime Kökeni: Arapça şāyiʿa)

[isim]

  • Yayılmış haber, yaygın söylenti, duyultu

    Hava arada bir bu hâle bir panik niteliği veren korkunç şayialarla dolup boşalıyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: hisseişayia