[isim]

• Şaire yakışır bir biçimde, şair gibi davranma durumu, ozansılık

  Bu neşenin herhangi bir şairanelikle alakası yoktu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[isim]

• Biçimlenme

[-i]

• Şerit geçirmek, şeritle süslemek

[-i]

• Şinikle tartmak, ölçmek

[isim]

• Şekerlenmek işi

[-i]

• İçine şeker koymak, şekerle tatlandırmak

[nesnesiz]

[mecaz]

• Kısa bir süre uyumak

[nesnesiz]

• Önceden belirlenmiş şartlara göre uyarlanmak, koşullanmak

  Eskicilerin, çocukları iğneli fıçıya attıkları gibi bir korkutma biçimiyle şartlanmıştık. - Aydın Boysan

[-i]

• Yüze açık elle vurmak, şamar atmak

  Sözünüze itaat etmezse küçük ellerinizle şamarlayınız. - Aka Gündüz

[-i]

[eskimiş]

• Çekülle düşey doğrultusuna bakmak

[mecaz]

• Yoklamak

[zarf]

• Ansızın

  Şırakkadak düşüp bayıldı.

[isim]

• Şeritçinin işi

[isim]

• Şerbetlemek işi

[isim]

• Biçimcilik

  Bundan başka Mevlâna, çok defa şekilciliğe ehemmiyet vermez. - Asaf Halet Çelebi

[nesnesiz]

• Bilinçlenmek

[isim]

[biyoloji]

• Kimya göçümü