IRAKSINMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

IRAKSINMAK harflerini içeren 6 harfli 37 kelime bulunuyor. 6 harfli IRAKSINMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ISIRMA10, ISINMA10, KISMIK10, SIRIMA10, IKINMA9, KISMAK9, KIRKIM9, MARSIK9, SINMAK9, SINAMA9, SIKMAK9, SIKKIN9, ARINMA8, ANIRMA8, ANASIR8, IRAMAK8, KIRMAK8, KISRAK8, KIRKMA8, KARMIK8, KARIMA8, KAKIMA8, KINAMA8, KASMAK8, SARKIK8, SARKMA8, SANMAK8, SARMAN8, SARMAK8, KIRNAK7, KANMAK7, KARMAK7, KARSAK7, KARKAS7, KASNAK7, MARKKA7, RAKKAS7

KIRNAK

[sıfat]

  • Çalımlı, süslü (kimse)
  • Güzel, titiz
  • Cilveli, oynak (kadın)
  • Boylu boslu
  • Çevik

[isim]

[halk ağzında]

  • Cariye

KANMAK

[-e]

  • Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
  • Tatlı sözlere aldanmak
  • Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak

    Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla... - Reşat Nuri Güntekin

  • Yetinmek, iktifa etmek

    Odalarının keçeleri üstüne serilmiş seccadelerde bazen namaz kılmakla kanmayarak çoraplarını çıkarır. - Ahmet Hamdi Tanpınar

KARMAK

[-i]

  • Karıştırmak, birbirine katmak

[nesnesiz]

  • Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur veya hamur durumuna getirmek

    Yapı için harç karmak. Boya karmak.

Birleşik Kelimeler: betonkarar

KARSAK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Köpekgillerden, soluk kahverengi, karnı beyaz tüylü, kısa kulaklı, postundan kürk yapılan bir tür memeli (Vulpes corsac)

KARKAS (Kelime Kökeni: Fransızca carcasse)

[isim]

[mimarlık]

  • Demirli betonla yapılmış yapı
  • Kemikli sığır eti

KASNAK

[isim]

  • Enli çember
  • Kalbur, tel vb. şeylerin tahta çemberi
  • Nakış işlemek için gergef gibi kullanılan, kumaşı germeye yarayan, tahtadan çember

[mimarlık]

  • Bir sütunun gövdesini oluşturan silindir biçimindeki taşların her biri

[mimarlık]

  • Kıyıları oluk biçiminde pervazlı, metal ve tahtadan yapılmış çember

[spor]

  • Pehlivanların giydikleri kispetin bele gelen bölümü

[teknik]

  • Makinelerde, bir milden başka mile hareket geçiren kayışların takıldığı demir çember

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasnak işlemek

Birleşik Kelimeler: paça kasnak

MARKKA (Kelime Kökeni: Fince)

[isim]

[eskimiş]

  • Finlandiya para birimi, mark

RAKKAS (Kelime Kökeni: Arapça raḳḳāṣ)

[isim]

[eskimiş]

[fizik]

  • Sarkaç

    Bu rakkasın durmasına hiçbirimiz alışık değilizdir bu evde, o hep aynı ahenkle sallanmalı. - Ahmet Muhip Dranas

  • Raksı meslek edinmiş erkek

ARINMA

[isim]

  • Arınmak işi, temizlenme

    Ramazan'ın bu alışkanlıklardan bir çırpıda arınması düşünülebilir mi? - Necati Cumalı

[felsefe]

  • Ruhun tutkulardan temizlenmesi

[felsefe]

  • Duyguların sanat yoluyla arı duruma getirilmesi

ANIRMA

[isim]

  • Anırmak işi

ANASIR (Kelime Kökeni: Arapça ʿanāṣir)

[isim]

[eskimiş]

  • Ögeler

IRAMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Uzaklaşmak, uzamak, ara açılmak

    Gide gide ben yolumdan ıradım / Iradım da dost köyüne uğradım - Halk türküsü

KIRMAK

[-i]

  • Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak

    Taşları kırmak. Bardağı kırmak.

  • İri parçalara ayırmak

[nesnesiz]

  • Belirli bir biçimde katlamak

    Forma kırmak.

  • Öldürmek, yok olmasına neden olmak

    Bu yıl soğuk, hayvanları kırdı.

  • Bir şeyin fiyatını azaltmak, indirmek

    Firma verdiği teklif fiyatını son dakikada bir yüzde yirmi daha kırıyordu. - Haldun Taner

  • Tavlada karşı oyuncunun pulunu oyun dışında bırakmak
  • Vücut kemiklerinden birini parçalamak

    Ayol, yapma, gel, düşüp bir yerini kıracaksın! - Osman Cemal Kaygılı

  • Tahılı iri ve kaba öğütmek

[-e]

  • Hareket durumundaki canlının veya taşıtın yönünü değiştirmek, çevirmek, döndürmek

    Ne tarafa doğru meyil varsa gidonu o tarafa doğru kıracaksınız ki bisiklet doğrulsun. - Burhan Felek

[mecaz]

  • Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmek

    Bazen bir kelimenin, bir ses tonunun sevdiğimiz bir insanı kırdığını görürüz. - Mehmet Kaplan

[mecaz]

  • Yok etmek

    Bir gündüz olsa belki bu derdi kıracağım / Yoksa bu sensizlikten artık çıldıracağım - Enis Behiç Koryürek

[mecaz]

  • Gücünü, etkisini azaltmak

    Birkaç gün evvel yağan yağmur sıcağı kırmamış. - Burhan Felek

[argo]

  • Kaçmak, uzaklaşmak

[nesnesiz]

[ticaret]

  • Değerinden düşük fiyata almak

    Bono kırmak. Çek kırmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kırdığı koz (veya ceviz) kırkı (veya bini) aşmak
  • kırıp dökmek
  • kırıp geçirmek
  • kırıp sarmak

Birleşik Kelimeler: bakterikıran, Kervankıran, sabankıran, saçkıran, sahipkıran, zararlıkıran

KISRAK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Dişi at

    Kurt görmüş bir kısrak heyecanıyla haykıra haykıra kaçtı. - Ömer Seyfettin

KIRKMA

[isim]

  • Kırkmak işi
  • Ucu kesilip alnın üstüne bırakılan saç