ÜSTLENİM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ÜSTLENİM harflerini içeren 5 harfli 38 kelime bulunuyor. 5 harfli ÜSTLENİM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
SÜMEN9,
LİNET (Kelime Kökeni: Arapça līnet)
- İshal
NİTEL
- Nitelik bakımından, nitelikle ilgili, kalitatif
TELİN (Kelime Kökeni: Arapça telʿīn)
- Lanet okuma, lanetleme, kargıma, kargış
Ata Sözleri ve Deyimler
- telin etmek
Birleşik Kelimeler: telin mitingi
LİSTE (Kelime Kökeni: İtalyanca lista)
-
Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge
Elimden geldiği kadar listenizi yerine getirmeye çalışacağım. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: liste başı, liste dışı, kara liste, tek liste, iftihar listesi, liberasyon listesi, seçmen listesi, yemek listesi
METİN (Kelime Kökeni: Arapça metn)
-
Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst
Aslında kâğıda gerek yoktu çünkü bütün metni satır satır ezbere biliyordu. - Elif Şafak
-
Basılı veya el yazması parça, tekst
Eserin Farsça metninin yazma nüshaları arasında da bazen oldukça büyük farklara tesadüf edilmektedir. - Asaf Halet Çelebi
Birleşik Kelimeler: metinler arasılık
-
Metanetli
Geçimi yolunda, maddeten ve manen metîn bir ailedir. - Refik Halit Karay
Ata Sözleri ve Deyimler
- metîn olmak
METİL (Kelime Kökeni: Fransızca méthyle)
- Doymuş hidrokarbon kökleri serisinin ilk basamağı
NESİL (Kelime Kökeni: Arapça nesl)
-
Kuşak
Her şeyde olduğu gibi her nesilden birkaç kişi bu umumi mazhariyetin üstüne çıkar. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Hayvanlarda döl
Ata Sözleri ve Deyimler
- nesli tükenmek
Birleşik Kelimeler: nesilden nesile, aslı nesli
NEMLİ
-
Nemi olan, az ıslak, rutubetli, kuru karşıtı
Hafif bir rüzgâr dalgası nemli saçlarının arasından geçti. - Peyami Safa
- Yaşlı (göz)
NİMET (Kelime Kökeni: Arapça niʿmet)
-
İyilik, lütuf, ihsan
Başımızdan gitmesi, ekşi suratından kurtulmamız da bir nimetti. - Sermet Muhtar Alus
-
Yaşamak için gerekli her şey
Desem ki sen benim için hava kadar lazım / Ekmek kadar mübarek / Su gibi aziz bir şeysin / Nimetsin, nimettensin - Cahit Sıtkı Tarancı
- Yiyecek içecek, özellikle ekmek
-
Yararlanılan imkân
Evinizin iş yerinize bu kadar yakın oluşu nimet.
Ata Sözleri ve Deyimler
- nimet bilmek
- nimet hakkı (için)
- nimeti ayağıyla tepmek
Birleşik Kelimeler: velinimet, dünya nimeti, eli nimetli
SİNLE
- Mezarlık
SENİT
- Hamur tahtası
TENİS (Kelime Kökeni: Fransızca tennis)
-
Ağla ortasından ikiye bölünen bir alanda tek veya çift oyuncuların raketle karşılıklı vurdukları, çeldikleri topu, belli kurallara göre, karşılanamayacak biçimde birbirlerinin alanına düşürerek sayı kazanmaları esasına dayanan oyun, alan topu
Tenis oynarken bileğim burkuldu, berbat, fena acıyor. - Peyami Safa
Birleşik Kelimeler: tenis kortu, tenis sahası, ayak tenisi, futbol tenisi, masa tenisi
TEMİN (Kelime Kökeni: Arapça teʾmīn)
- Korkusunu giderme, inanç verme
- Sağlama, elde etme
-
Gerçekleştirme
Evde huzuru temin annenin görevidir.
Ata Sözleri ve Deyimler
- temin etmek
TELSİ
-
Çok ince telciklerden oluşan
Telsi kas.
TELİS (Kelime Kökeni: Arapça tillīs)
- Bitkisel tellerden yapılmış, kaba örgülü büyük çuval