ÜRÜNSÜZLÜK ile Oluşan Kelimeler (ÜRÜNSÜZLÜK Kelime Türetme)
ÜRÜNSÜZLÜK harflerinden oluşan 31 kelime bulunuyor. ÜRÜNSÜZLÜK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ürünsüzlük kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
10 Harfli Kelimeler
ÜRÜNSÜZLÜK22
7 Harfli Kelimeler
ÜRÜNSÜZ17, ÜRKÜSÜZ17, ÜNSÜZLÜ17
6 Harfli Kelimeler
KÜSÜLÜ13, ÜRÜNLÜ12, ÜRKÜLÜ12
5 Harfli Kelimeler
SÜZÜK13, ÜNSÜZ13, ÜZLÜK12, KÜRSÜ10, SÜLÜN10, SÜLÜK10, RÜKÜN9
4 Harfli Kelimeler
KLÜZ9, KÜSÜ9, SÜRÜ9, ÜRÜN8, ÜRKÜ8, ÜNLÜ8, ÜLKÜ8, LÜKS7, NÜKS7
3 Harfli Kelimeler
ZÜL8, KÜS6, KÜL5, KÜR5, LÜK5
2 Harfli Kelimeler
ÜS5, NÜ4, ÜN4
NÜ (Kelime Kökeni: Fransızca nu)
- Çıplak
- Çıplak resim
ÜN
- Ses
-
Herkesçe bilinme, tanınma durumu, san, şöhret, şan
O kadar ünü ve başarıyı yakıştıramamıştı bu yüze. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- ün almak (veya kazanmak veya salmak veya yapmak)
- üne kavuşmak
KÜL
-
Yanan şeylerden artakalan toz madde
Ocağın külleri üstünde duran tenceredeki fasulyeyi bitirdiler. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- kül bağlamak
- kül etmek
- kül gibi
- kül olmak
- kül ufak olmak
- külünü savurmak
- kül yemek (veya yutmak)
Birleşik Kelimeler: külbastı, kül çöreği, küldöken, külkedisi, kül rengi, kül tablası, külyutmaz, yosun külü
-
Bütün, tüm
Bir asırdan beri şiirimizi bir kül olarak göz önüne getirince bu misal canlanmaz mı? - Yahya Kemal Beyatlı
KÜR (Kelime Kökeni: Fransızca cure)
-
İyi bakım ve ilaç tedavisi
Daireden yıllık iznimi alınca kürümü günde on iki saate çıkardım. - Haldun Taner
- Özel tedavi yöntemi
Ata Sözleri ve Deyimler
- kür yapmak
- İnatçı, hırslı (adam)
Ata Sözleri ve Deyimler
- kürünü kırmak
- kürünü öldürmek
LÜK (Kelime Kökeni: Farsça luk)
- Boyacılıkta kullanılan Hint zamkı
Birleşik Kelimeler: lük boyası
ÜS (Kelime Kökeni: Arapça uss)
- Bir kuvvete yükseltilmiş bir sayının üzerine yazılan ve kaçıncı kuvvete yükseltildiğini gösteren sayı: 53 anlatımında 3 rakamı üstür, 5 ise tabandır
- Kök, asıl, temel, esas
-
Bazı görevleri yürütebilmek amacıyla kurulan, özel yapıları, donatımları, atölyeleri, onarım yerleri, servis alanları olan, sürekli veya geçici olarak konaklanılan yer
Memleket sağlam bir hareket üssü hâlinde kalmalıdır. - Falih Rıfkı Atay
-
Bir askerî harekâtta birliklerin gereksinim duyduğu her türlü gerecin toplandığı, dağıtıldığı bölge
Mühimmat depolarının ve üslerin arasında, herkesin istifadesine ve zevkine açıktır. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: merkez üs, deniz üssü, hava üssü, uzay üssü
KÜS
-
Dargın
Bu sınıfta küs çocuklar var.
LÜKS (Kelime Kökeni: Fransızca luxe)
-
Giyimde, eşyada, harcamada aşırı gitme, gösteriş, şatafat
Lüksleri, rahatları, eğlenceleri yerindedir. - Necati Cumalı
-
Gösterişli, şatafatlı olan
Bu lüks lokantada öğle yemeği yiyor. - Tarık Buğra
-
Gereksinim dışı olan
Bildiğim kadarıyla o, lüks tüketime girecek harcamalara karşı idi. - Adalet Ağaoğlu
- Aşırı, fazla olan
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... lüksü olmamak
Birleşik Kelimeler: lüks baskı, lüks hayat, lüks koltuk, lüks mevki, lüks tarife
- Aydınlatma ölçü birimi
-
Hava basınçlı bir tür petrol lambası, lüks lambası
Lüksün kuvvetli ışığı altında saçları ve yüzü bembeyaz, gözleri kamaşmış. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: lüks lambası, lüksmetre
NÜKS (Kelime Kökeni: Arapça nuks)
- Bir durumun veya olayın yeniden ortaya çıkması
Ata Sözleri ve Deyimler
- nüks etmek
ÜRÜN
- Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul
- Türlü endüstri alanlarında ham maddelerin işlenmesiyle elde edilen şey
-
Eser
Cumhuriyet dönemi ressamlarının ürünleri sergilendi.
- Bir tutum veya davranışın ortaya çıkardığı şey
Birleşik Kelimeler: ürün yelpazesi, organik ürün, yan ürün, su ürünleri, tekel ürünleri
ÜRKÜ
- Topluluğu saran ortak korku, panik
ÜNLÜ
-
Ün salmış olan, tanınmış, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar, anlı şanlı
Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi. - Tarık Buğra
- Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkan ses, sesli, sesli harf, vokal: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
Birleşik Kelimeler: ünlü benzeşmesi, ünlü çatışması, ünlü kaynaşması, ünlü kısalması, ünlü türemesi, ünlü uyumu, ağızsıl ünlü, bağlayıcı ünlü, dar ünlü, düz ünlü, geniş ünlü, ikili ünlü, ikiz ünlü, ince ünlü, kalın ünlü, kısa ünlü, türeme ünlü, uzun ünlü, üçüz ünlü, yuvarlak ünlü, ağız ünlüsü, bağlantı ünlüsü, geniz ünlüsü, pekiştirme ünlüsü
ÜLKÜ
-
Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey, ideal
Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. - Atatürk
-
İnsanı duyular dünyasının üstüne yükselten ve hiçbir zaman tam olarak gerçekleştirilemeyecek olan, yalnızca erişilmesi istenen amaç olarak kalan kılavuz ilke, mefkûre, ideal, vizyon
Bu yarının dünyasını, insanlığını düzenleyecek ülkünün sahipleri! - Halide Edip Adıvar
- Gerçekte olmayıp yalnız düşüncede tasarım biçiminde var olan, yalnızca düşünce ile kavranabilen şey, ideal
ZÜL (Kelime Kökeni: Arapça ẕull)
- Alçalma, düşkünlük
-
Ayıplanacak şey
Böyle bir kitaptan bahsetmek benim için zül, muharriri için de bir şereftir. - Asaf Halet Çelebi
Ata Sözleri ve Deyimler
- zül saymak (veya addetmek)
RÜKÜN (Kelime Kökeni: Arapça rukn)
- Bir şeyin en güçlü ve sağlam yönü
- Bir kurulun, bir topluluğun en önemli üyelerinden her biri