ÜFÜRÜKÇÜLÜK ile Oluşan Kelimeler (ÜFÜRÜKÇÜLÜK Kelime Türetme)
ÜFÜRÜKÇÜLÜK harflerinden oluşan 24 kelime bulunuyor. ÜFÜRÜKÇÜLÜK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Üfürükçülük kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
11 Harfli Kelimeler
ÜFÜRÜKÇÜLÜK30
8 Harfli Kelimeler
ÜFÜRÜKÇÜ25, ÇÜRÜKLÜK17
7 Harfli Kelimeler
ÇÜRÜKLÜ16
6 Harfli Kelimeler
ÜFÜRÜK18, KÜRKÇÜ13, ÜRKÜLÜ12, KÜRKLÜ10
5 Harfli Kelimeler
KÜFÜR15, KÜFLÜ15, ÇÜKÜR12, ÇÜRÜK12, KÜÇÜK12, ÜÇLÜK12
4 Harfli Kelimeler
ÜÇLÜ11, ÜRKÜ8, ÜLKÜ8, KÜRK6
3 Harfli Kelimeler
KÜF11, ÇÜK8, KÜL5, KÜR5, LÜK5
2 Harfli Kelimeler
ÜÇ7
KÜL
-
Yanan şeylerden artakalan toz madde
Ocağın külleri üstünde duran tenceredeki fasulyeyi bitirdiler. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- kül bağlamak
- kül etmek
- kül gibi
- kül olmak
- kül ufak olmak
- külünü savurmak
- kül yemek (veya yutmak)
Birleşik Kelimeler: külbastı, kül çöreği, küldöken, külkedisi, kül rengi, kül tablası, külyutmaz, yosun külü
-
Bütün, tüm
Bir asırdan beri şiirimizi bir kül olarak göz önüne getirince bu misal canlanmaz mı? - Yahya Kemal Beyatlı
KÜR (Kelime Kökeni: Fransızca cure)
-
İyi bakım ve ilaç tedavisi
Daireden yıllık iznimi alınca kürümü günde on iki saate çıkardım. - Haldun Taner
- Özel tedavi yöntemi
Ata Sözleri ve Deyimler
- kür yapmak
- İnatçı, hırslı (adam)
Ata Sözleri ve Deyimler
- kürünü kırmak
- kürünü öldürmek
LÜK (Kelime Kökeni: Farsça luk)
- Boyacılıkta kullanılan Hint zamkı
Birleşik Kelimeler: lük boyası
KÜRK
- Bazı hayvanların, giyecek yapmak için işlenmiş postu
-
Bu posttan yapılmış
Kürk manto.
-
Hayvan postundan yapılan giysi
Ben yatağımın üstünde, kürkümün içinde soğuktan titreyerek oturuyorum. - Halide Edip Adıvar
Ata Sözleri ve Deyimler
- kürk ile börk ile adam olunmaz
Birleşik Kelimeler: kürk böceği, kürk hayvanı, badem kürk, samur kürk, vizon kürk, erkân kürkü
ÜÇ
- İkiden sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı
- İkiden bir artık
Ata Sözleri ve Deyimler
- üç aşağı beş yukarı
- üç aşağı beş yukarı dolaşmak
- üç günlük ömür
- üç maymunu oynamak
- üç nalla bir ata kaldı
Birleşik Kelimeler: üç adım, üçayak, üç aylar, üç aylık, üç başlı, üç beş, üç beyaz, üç bir, üç birlik kuralı, üç boyutlu, üç buçuk, üçbudak, üç buutlu, üççatal, üççeyrek, üç durum yasası, üç düzlemli, üç etek, üçgen, üçgül, üç hâl kanunu, üç iki, üçkâğıt, üçkat, üç nokta, üç otuzunda, üç parmaklı, üçtaş, üçteker, üçtelli, üçten dokuza, beş üç
ÜRKÜ
- Topluluğu saran ortak korku, panik
ÜLKÜ
-
Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey, ideal
Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. - Atatürk
-
İnsanı duyular dünyasının üstüne yükselten ve hiçbir zaman tam olarak gerçekleştirilemeyecek olan, yalnızca erişilmesi istenen amaç olarak kalan kılavuz ilke, mefkûre, ideal, vizyon
Bu yarının dünyasını, insanlığını düzenleyecek ülkünün sahipleri! - Halide Edip Adıvar
- Gerçekte olmayıp yalnız düşüncede tasarım biçiminde var olan, yalnızca düşünce ile kavranabilen şey, ideal
ÇÜK
- Erkeklik organı
KÜRKLÜ
- Kürkü olan, kürk giymiş
-
Kürkle süslenmiş
Hizmetçi kadın gri pardösüsünü, içleri kürklü eldivenlerini, şapkasını getirip verdi. - Sait Faik Abasıyanık
- Postu kürk olarak kullanılan (hayvan)
ÜÇLÜ
-
Üç parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden üç tane bulunan, müselles, troyka
Bu üçlü grup merdivenin en üst basamağında öylece duruyor. - Tarık Buğra
- Üç kişiden oluşmuş
- İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde üç işareti veya noktası bulunan kâğıt veya pul
- Üç ses veya çalgı için düzenlenmiş müzik parçası, trio
- Bu parçayı çalan üç kişilik müzik topluluğu, trio
Birleşik Kelimeler: üçlü bahis, üçlü ganyan
KÜF
- Ekmek, peynir vb. organik maddelerin üzerinde, nem ve ısının etkisiyle oluşan, çoğu yeşil renkli mantar
- Pas(I)
Ata Sözleri ve Deyimler
- küf bağlamak (veya tutmak)
- küf kokmak
Birleşik Kelimeler: küf kokusu, küf yeşili, esmer küf, ışıl küf, isli küf, maviküf, tel küf, esmer küfler, ışıl küfler, ekmek küfü, limonküfü
ÜRKÜLÜ
- Ürkü veren
ÇÜKÜR
- Bir yüzü balta, bir yüzü kazma olan araç
ÇÜRÜK
-
Çürümüş olan
Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu. - Ömer Seyfettin
-
Sağlam ve dayanıklı olmayan
Çürükleri barındırmaz yaylaların yaylası. - Haldun Taner
-
Vurma veya sıkıştırma yüzünden vücutta oluşan mor leke
Hemen her gece sille tokat adamakıllı dayak yiyor, her yanı çürük içinde. - Attila İlhan
- İş göremez, hastalıklı
-
Sağlam bir temele veya kanıtlara dayanmayan
Çürük dava. Çürük iddia.
- Sakat
Ata Sözleri ve Deyimler
- çürüğe çıkarmak
- çürük (veya çürüğe) çıkmak
- çürük tahta çivi (veya mıh) tutmaz
- çürük tahtaya basmak
Birleşik Kelimeler: çürük boya, çürük çarık, çürük elma, çürük gaz, çürük iş, çürük para, çürük raporu, çürük sakız, ipi çürük, kırmızı çürük, vişneçürüğü
KÜÇÜK
-
Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı
Duvar, çeşitli küçük kâğıtlara basılmış resimlerle kaplıydı. - Ayla Kutlu
-
Yaşı daha az olan
Zaten galiba en küçük oğlun ölümcül bir hastalığı olduğuna hiçbirimiz inanmak istemiyorduk. - Adalet Ağaoğlu
-
Niceliği az olan
Kimseden en küçük bir alaka görmüyordum. - Sait Faik Abasıyanık
-
Niteliği aşağı olan, bayağı
Küçük adam.
-
Geri aşamada
Küçük bir memur.
-
Değersiz, önemsiz
Bu iyi, temiz, sıhhatli küçük insanların uykusu bambaşka bir şey. - Sait Faik Abasıyanık
-
Kısık, parlak olmayan (ses)
Küçük, tatlı bir sesle kovboy şarkıları söyledi. - Refik Halit Karay
- Küçük abdest
- Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- küçük dağları ben yarattım demek
- küçük düşmek
- küçük düşürmek
- küçük görmek
- küçük köyün büyük ağası
- küçükle küçük, büyükle büyük olmak
- küçük oynamak
Birleşik Kelimeler: küçük abdest, küçük ad, Küçük Asya, küçük ay, Küçükayı, küçükbaş, küçük bey, küçük boy, küçük burjuva, küçük çaplı, küçük çapta, küçük dalga, küçük dil, küçük gezegen, küçük hanım, küçük harf, küçük Hindistan cevizi, küçük kan dolaşımı, küçük karga, küçük köprü, küçük kumru, küçük martı, küçük mevlit ayı, küçük orta, küçük önerme, küçük parmak, küçük sakarca, küçük sesli uyumu, küçük şalgam, küçük tansiyon, küçük terim, küçük tövbe ayı, küçük ünlü uyumu, sonsuz küçük, büyüklü küçüklü