ÖZÜMSETMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ÖZÜMSETMEK harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli ÖZÜMSETMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÖKSÜZ17,
ETMEK
-
Bir işi yapmak
Şemsi, sıra düştükçe emlak komisyonculuğu ediyordu. - Haldun Taner
-
`İyi, kötü` zarflarıyla birlikte davranmak
İyi ettiniz de geldiniz.
-
Bulmak, erişmek
Hemşerileri gelir, kemençe gibi bir çalgıyla sabahı ederlerdi. - Refik Halit Karay
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak
-
Eşit değer kazanmak
İki iki daha dört eder.
-
Herhangi bir değerde olmak
Kira dâhil olduğu hâlde aylık masrafımız tam beş lira ediyordu. - Ömer Seyfettin
-
Kötülükte bulunmak
Ah, iki bardak süt sen bana neler ettin? - Sait Faik Abasıyanık
-
Küçük veya büyük abdestini yapmak
Çocuk altına etti.
-
Demek, söylemek
Emrah eder düştüm dile / Bülbül figan eder güle - Erzurumlu Emrah
Ata Sözleri ve Deyimler
- edememek
- eden bulur, inleyen ölür
- etme (veya etme yahu)
- etmediğini bırakmamak (veya komamak)
- etme eyleme
- ettiği hayır, ürküttüğü kurbağaya değmemek
- ettiğini bulmak (veya çekmek)
- ettiğini yanına bırakmamak
- ettiği yanına (kâr) kalmak
- ettiğiyle kalmak
SEKTE (Kelime Kökeni: Arapça sekte)
- Olmakta olan bir şeyin birdenbire durarak kesilmesi, durgu
- Bozukluk
- İnme, felç
Ata Sözleri ve Deyimler
- sekte vermek
- sekte vurmak
- sekteye uğramak
- sekteye uğratmak
Birleşik Kelimeler: kalp sektesi
TEMEK
- Ahırdaki gübreyi dışarı atmak için kullanılan kapaklı veya kapaksız delik, pencere
TEKME
-
Ayakla vuruş
Kondulardan birinin duvarını tekmeyle yıkan bir yıkımcı, topal bir kadından ilk darbeyi yedi. - Lâtife Tekin
- Hayvanın art ayağıyla vurması, çifte
Ata Sözleri ve Deyimler
- tekme atmak (veya vurmak)
- tekme tokat girişmek
- tekme yemek
ESMEK
-
Hava bir yönden bir yöne akmak, rüzgâr olmak
İki üç günden beri sert bir kış rüzgârı esiyor. - Ahmet Haşim
-
Yapılması önce düşünülmüş olmayan veya beklenmeyen bir şeyi yapmaya birdenbire karar vermek
Bu yolculuk size nereden esti?
Ata Sözleri ve Deyimler
- esip gürlemek
EMMEK
-
Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak
Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim. - Sait Faik Abasıyanık
-
Tükürük yardımıyla eriterek içine çekmek
Yengemin verdiği karanfili dişlerimle ezip emerek odaya giriyorum. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Soğurmak
Toprak suyu emdi.
- Uzun süre yararlanmak
Ata Sözleri ve Deyimler
- emdiği (helal) süt haram olmak
- emdiği sütü burnundan getirmek
KESME
-
Kesmek işi
Bir dönem, içkiyi haftalarca tamamen kesmeyi başardığım için, ondan sonra içtiğim her kadeh, bir adım gerilemek demekti. - Elif Şafak
- Teneke, sac vb.ni kesmek için kullanılan makas
-
Küp biçiminde veya köşeli olarak kesilmiş olan
Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat. - Refik Halit Karay
-
Kesin, değişmez, maktu
Kesme fiyat.
- Kesme işareti
- Nazımda veya nesirde, bir cümleyi sonu anlaşılacak biçimde yarım bırakma sanatı, kat
- Kıyılarımızda yaygın olarak bulunan, yuvarlak tepeli, 5 metre kadar boylu, her dem yeşil, yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz renkli olan bir süs ağacı, akçakesme (Phillyrea latifolia)
- Çizgisel iki doğru parçası ve bir eğri yayı ile sınırlanan düzlem yüzeyi
- İki çekimin birbirine doğrudan doğruya bağlanmasından, iki ayrı çekimin birbirini izlemesinden doğan durum
- Lokum
Birleşik Kelimeler: kesme imi, kesme işareti, kesme kaya, kesme şeker, kesme taş, akçakesme, daire kesmesi
SEKME
- Sekmek işi
TEZEK
- Yakıt olarak kullanılan kurutulmuş sığır dışkısı
- Sıkışmış, kuru toprak parçası, kesek
ÜTMEK
- Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek
- Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
- Oyunda yenerek bir şey kazanmak, utmak
EZMEK
-
Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek
Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım. - Enis Behiç Koryürek
-
Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek, çiğnemek
Rüzgârın içinde birbirini ezercesine kaçıştılar. - Sait Faik Abasıyanık
-
Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek
Şerbet için şeker ezmek. Boya ezmek.
-
Üzmek, sıkıntıya sokmak
Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir. - Aka Gündüz
-
Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak
Bu yol hayvanı ezdi.
-
Yenmek, sindirmek
Düşmanı ezmek.
-
Harcamak
Paraları bir haftada ezerim. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- ez de suyunu iç
- ezip büzmek
Birleşik Kelimeler: ezimevi, elezer, özezer, karıncaezmez
KÜSME
- Küsmek işi
KÜMES (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Tavuk, hindi vb. evcil hayvanların barınmasına yarayan kapalı yer
Ne kümeste tavuk bırakırmış ne ahırda hayvan ne de ağılda koyun. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Ufak ev
Bu murdar kümeste nasıl oturuyorsun bilmem? - Ahmet Midhat
Birleşik Kelimeler: kümes hayvanları, tavuk kümesi
SÜMEK
- Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
ÜMMET (Kelime Kökeni: Arapça ummet)
- Hz. Muhammed'e inanarak, onun yaptıklarını ve söylediklerini uygulayarak çevresinde toplanan Müslümanların tümü