ÖZDEK ile Oluşan Kelimeler (ÖZDEK Kelime Türetme)
ÖZDEK harflerinden oluşan 13 kelime bulunuyor. ÖZDEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Özdek kelimesinin anlamı nedir? Özdek ile başlayan kelimeler. İçinde özdek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
ÖZDEK16
4 Harfli Kelimeler
ÖZEK13
3 Harfli Kelimeler
KÖZ12, ÖZE12, ÖKE9, KEZ6, DEK5
2 Harfli Kelimeler
ÖZ11, ÖD10, ZE5, DE4, EK2, KE2
EK
-
Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça
Yazının ekleri.
-
Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave
Gazetenin haftalık sanat ve edebiyat eki.
- Sonradan katılan, yapılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri
- İki borunun birbirine birleştirildiği yer
-
Eklenmiş, katılmış
Okul müdürüyken okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış. - Haldun Taner
- Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika
Ata Sözleri ve Deyimler
- ek bent olmak
- ekini belli etmemek
Birleşik Kelimeler: ek bileziği, ek bütçe, ek ders, ek eylem, ek fiil, ek görev, ek gün, ek kart, ek kök, ek oylum, ek ödenek, ek poliçe, ek süre, ek tahsisat, iç ek, işlek ek, ön ek, son ek, aidiyet eki, bildirme eki, çekim eki, çoğul eki, çokluk eki, durum eki, edilgenlik eki, eşitlik eki, hâl eki, ilgi eki, iyelik eki, kişi eki, küçültme eki, nispet eki, olumsuzluk eki, soru eki, şahıs eki, topluluk eki, türetme eki, yapım eki, yokluk eki, yön eki, yön gösterme eki, zaman eki, çatı ekleri
KE
- Türk alfabesinin on dördüncü harfinin adı, okunuşu
DE
- Türk alfabesinin beşinci harfinin adı, okunuşu
DEK
-
Bir işin, bir durumun sona erdiği zaman veya yer, kadar, değin
Bir iki adım atıp yanıma dek geliyor. - Zeyyat Selimoğlu
-
Belirtilen zamanı, yeri vb.ni içine almayacak bir biçimde, kadar, değin
Başvurular eylülün beşine dek yapılmalı.
- Düzen, hile, entrika
- Tokuşma, çatışma
- Sağlam
Ata Sözleri ve Deyimler
- deke düşmek
ZE
- Türk alfabesinin yirmi dokuzuncu harfinin adı, okunuşu
KEZ
-
Bazı sayı sıfatlarıyla birlikte kullanılarak bir olayın ve olgunun her bir tekrarlanışını bildiren söz, defa, kere, sefer, yol
İki kez İstanbul'a gittim.
Birleşik Kelimeler: bin kez, çoğu kez
ÖKE
- Deha sahibi kimse, dâhi
ÖD
- Safra (II)
Ata Sözleri ve Deyimler
- ödü bokuna karışmak
- ödü kopmak (veya patlamak)
- ödünü koparmak (veya patlatmak)
Birleşik Kelimeler: öd kanalı, öd kesesi, sığırödü
- Öd ağacı
-
Bu ağacın kıyılmış parçalarından yapılan tütsü
Derinlerden gelen öd ve günlük kokuları etrafı ve havayı sardı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
Birleşik Kelimeler: öd ağacı
ÖZ
-
Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
Özünü bir yerde bırakıp sadece kalıbını gezdirmişti. - Haldun Taner
-
`Kendine, kendi kendini` anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz
Öz eleştiri, öz yönetim.
-
Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde, ekstre
Karaciğer özü. Meyve özü. Mısır özü.
- Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça
-
Kendi, zat
Bir od düştü yanar tatlı özüme / Dünya zindan görünüyor gözüme - Karacaoğlan
-
Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde
Ortalıktaki krizi sebep gösteriyorlar ama asıl kriz şirketin kendi özünde. - Aka Gündüz
-
Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm
Ağacın çürüğü özünden olur / Yiğidin iyisi sözünden olur - Halk türküsü
Ata Sözleri ve Deyimler
- özü sözü bir (olmak)
Birleşik Kelimeler: öz bağışıklık, öz belirtim, özbeöz, öz beslenme, öz denetim, öz devim, öz devinim, özdeyiş, öz dışı, öz dikeni, öz direnç, öz eleştiri, özezer, öz geçmiş, öz güven, öz ısı, öz ışın, öz indükleme, özişler, öz itme, öz kaynak, öz kedi balığıgiller, öz kesit, öz odun, öz öğrenim, öz saygı, özsever, öz su, öz tahta, özveren, özveri, öz yapı, öz yaşam, öz yönetim, kaçık öz, bal özü, budak özü, diş özü, mantar özü, mısır özü, odun özü
-
Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan
Size öz evladım gibi davranacağım. - Ayşe Kulin
- İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı(I)
Birleşik Kelimeler: öz kardeş
- Dere, çay
- Sulak, verimli yer
KÖZ
- Küçük kor parçası
ÖZE
-
Özgü
Gülmek insan türüne öze bir durumdur.
ÖZEK
- Bir şeyin çevreden aynı uzaklıkta olan yeri
Birleşik Kelimeler: özek ağacı, özek demiri, özek doku
ÖZDEK
- İş yerlerinde eşya ve malzeme işleriyle ilgilenen bölüm, ayniyat
- Kullanılmaya, harcamaya uygun, taşınması kolay eşya, ayniyat
- İnsanın çalışmasıyla bir amaç uğruna biçim verdiği veya yararlandığı doğal cisimler, nesneler
- Duyularla algılanabilen, bölünebilen, ağırlığı olan nesne, madde