ÖRGENSEL Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ÖRGENSEL harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli ÖRGENSEL kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
GÖRE14,
EREN
-
Ermiş
Bu adam vaktinin en büyük erenlerindendi. - Ömer Seyfettin
- Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- erenlerin sağı solu (belli) olmaz
Birleşik Kelimeler: alperen
NERE
-
Hangi yer?
Buranın nere olduğunu biliyor musunuz? Bu, nerenin resmi?
- Hangi taraf?
-
Hangi organ?
Nereniz ağrıyor?
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... nere ... nere
REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)
- Gerçek
ESER (Kelime Kökeni: Arapça es̱er)
-
Emek sonucu ortaya konan ürün, yapıt
Boğaziçi doğrudan doğruya Türklerin eseridir. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Yayın, kitap, yapıt
Bütün özlediğim eserlerle bir kütüphane yapabilsem artık yapılacak bir iş kalmayacak. - Halit Ziya Uşaklıgil
-
İz, işaret, im
Yüzünde biraz önceki elemden, kızgınlıktan, çaresizlikten eser yoktu. - Ayşe Kulin
-
Soyut kavramlarda belirti
Acaba, bir yolunu bulup bir talih eseri olarak gidemez miydik? - Azra Erhat
Ata Sözleri ve Deyimler
- eser kalmamak
Birleşik Kelimeler: eser miktarda, esericedit, başeser, edebî eser, neveser, şaheser, tarihî eser, yazma eser, sanat eseri, saz eseri, tesadüf eseri, eski eserler
ESEN
- Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı, sıhhatli, salim
Ata Sözleri ve Deyimler
- esen kalmak
Birleşik Kelimeler: sağ esen
ESRE
- Arap harfli metinlerde bir ünsüzün ı, i seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret, kesre
ENSE
-
Boynun arkası
Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı. - Ayşe Kulin
-
Art, arka
Saydığın üç iskelenin ensesindeki İsmail Ağa'nın dükkânı, en emin emanetçi idi. - Sermet Muhtar Alus
Ata Sözleri ve Deyimler
- ense kulak yerinde olmak
- ensesinde boza pişirmek
- ensesine binmek
- ensesine yapışmak
- ense yapmak
- enseyi karartmak
Birleşik Kelimeler: ense çukuru, ense kökü, ensesi kalın, elense
LENS (Kelime Kökeni: İngilizce lens)
- Gözün saydam tabakasının üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek, kontak lens
- Mercek
Birleşik Kelimeler: kontak lens
SERE
- Açık duran başparmağın ucundan işaret parmağının ucuna kadar olan uzaklık, sele
SELE (Kelime Kökeni: Arapça selle)
-
Yayvan, genişçe sepet
İş önlükleri bağlandı, sele denilen hasır sepetlerle tarlaya dalındı. - Orhan Kemal
Birleşik Kelimeler: sele zeytini
- Bisikletin oturulacak yeri
- Sere
SENE (Kelime Kökeni: Arapça sene)
-
Yıl
Önde zeytin ağaçları, arkasında yâr / Sene 1946 / Mevsim sonbahar - Bedri Rahmi Eyuboğlu
Birleşik Kelimeler: seneidevriye, seneikebise, sittinsene, yeni sene
GREN (Kelime Kökeni: Fransızca grain)
- Kâğıdın yüzeyinin pürüzlülük derece ve tipinin bir izlenimi
GENE
-
Yine
Gene göğün gözleri bir gün yaşarmayacak / Geri kalan olursa gidenleri sayacak - Faruk Nafiz Çamlıbel
Ata Sözleri ve Deyimler
- gene de
GELE
-
Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar
Yine gele attın.
GRES (Kelime Kökeni: Fransızca graisse)
- Makine yağı
Birleşik Kelimeler: gres pompası, gres yağı