ÖRDEKGAGASI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ÖRDEKGAGASI harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli ÖRDEKGAGASI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DÖGER17,
ASKER (Kelime Kökeni: Arapça ʿasker)
-
Orduda görev yapan erden generale kadar herkes
Adına ve şimdi gördüğüm şahsiyetine zaten hayran olduğum büyük askerin bu alakası beni heyecana düşürmüştü. - İbrahim Alâeddin Gövsa
-
Askerlik görevi veya ödevi
Askerden dönmek.
-
Er
Dışarıda kolları kırmızı beyaz işaretli askerlerin taşıdığı boş sedyeler süratle uzaklaşıyor. - Nazım Hikmet
-
Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli
Asker adam.
-
Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan
Asker millet.
Ata Sözleri ve Deyimler
- asker çıkarmak
- askere alınmak
- askere çağrılmak
- askere gitmek
- asker etmek (veya eylemek)
- asker gibi
- asker olmak
Birleşik Kelimeler: asker hastanesi, asker kaçağı, asker ocağı, asker tayını, kazasker, serasker, yedek asker, hassa askeri
SARAK
- Yapı yüzeylerinde yatay, enli, az çıkıntılı, süslü veya düz silme
SAKAR
- Bazı hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan beyaz leke, küçük akıtma
-
Sık sık küçük, önemsiz kazalar yapan (kimse)
Orada ne babamın sakar hareketlerinden ne annemin çehresindeki hüznünden haberim olurdu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: sakar meke, sakar otu
SERAK (Kelime Kökeni: Fransızca sérac)
- Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar sebebiyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi
ARDAK
- İçten çürümeye yüz tutmuş ağaç
DEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca décare)
-
1000 m² değerinde yüzey ölçü birimi
Dekar, hektarın onda biri değerindedir.
KASIR (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣr)
-
Köşk
Padişah bu kasırdan donanmanın sefere çıkışını izlermiş. - Ahmet Ümit
KADAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳadar)
-
Ölçüsünde, derecesinde
Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. - Sait Faik Abasıyanık
-
Büyüklüğünde, genişliğinde
Bacak kadar çocuk.
Avuç içi kadar yer.
-
Dek
Saat ona kadar sokaklarda gezdi. - Peyami Safa
-
Gibi
İstanbul'un balıkları kadar balıkçıları da hoştur. - Sait Faik Abasıyanık
-
Denli
Bu merdivenleri yapıldığı günden beri bu kadar telaşla çıkmamışımdır. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Süre belirten bir söz
Bu minval üzere yedi ay kadar geçti, geçmedi. - Refik Halit Karay
-
Miktarda, derecede
İçinde biriken hayat bazen taşacak kadar çok oluyor. - Halide Edip Adıvar
-
Bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten söz
Kantara'nın önünde yüz kadar düşman çadırı kurulmuştu. - Falih Rıfkı Atay
KADER (Kelime Kökeni: Arapça ḳader)
-
Yazgı
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor - Yahya Kemal Beyatlı
-
Genellikle kaçınılmaz kötü talih
Esen rüzgâr siliyor alnımdan kaderimi / Okşuyor saçlarımı, yüzümü, ellerimi - Enis Behiç Koryürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- kadere boyun eğmek
- kader olmayınca kadir bilinmez
Birleşik Kelimeler: kader birliği, kader çizgisi, hasbelkader, karınca kaderince
SARIK
-
Sarılarak meydana getirilen başlık
O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi. - Tarık Buğra
- Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb
ADRES (Kelime Kökeni: Fransızca adresse)
-
Bir kimsenin oturduğu yer, bulunak
Mektuplar gelir adreslerine / Şenyuva Apartmanı bodrum katı - Orhan Veli Kanık
- Kurum veya kuruluşun bulunduğu yer
- Bir kimsenin sık olarak gittiği yer
-
Hedef gösterilen yer
Mühim hadiselerin yanı sıra, acil durumların da şaşmaz adresiydi Celâl. - Elif Şafak
Ata Sözleri ve Deyimler
- adres bırakmak (veya vermek)
- adres göstermek
Birleşik Kelimeler: adres defteri, adres kartı, adres kitabı, adres makinesi, adres rehberi
SADAK
-
İçine ok konulan torba veya kutu biçiminde kılıf, okluk
Sadağını ve yayını kepenek altında dikkatlice tutuyordu. - Nihal Atsız
KARGA
- Kargagillerden, kanatları geniş, tüyleri kara renkte, tarla ve bahçelere çok zarar veren kuş (Corvus)
Ata Sözleri ve Deyimler
- karga bok yemeden
- kargadan başka kuş tanımamak
- karga gibi
- karga kekliği taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü şaşırmış
- karga mandayı babası hayrına bitlemez
Birleşik Kelimeler: kargabeyni, kargaburnu, karga burun, kargabüken, kargadelen, karga düleği, kargasekmez, karga yürüyüşü, alacakarga, alakarga, ıslak karga, karakarga, küçük karga, çeltikkargası, ekin kargası, kestane kargası, leş kargası, teneşir kargası
- Bir şeyin asıl durumunu yitirerek baş aşağı olması
- Yelkenleri toplama
Ata Sözleri ve Deyimler
- karga etmek
Birleşik Kelimeler: karga tulumba
SADIR (Kelime Kökeni: Arapça ṣadr)
- Göğüs, sine
- Yürek, kalp
- Kazaskerlere verilen unvan
- Sadrazam
Ata Sözleri ve Deyimler
- sadra şifa vermek
- Çıkan, görünen
Ata Sözleri ve Deyimler
- sâdır olmak
SADIK (Kelime Kökeni: Arapça ṣādiḳ)
- Doğru, gerçek
-
Sadakatli
Birisi onu alsa en sadık kadın olacak, en güzel yemekleri pişirecekmiş. - Çetin Altan
Ata Sözleri ve Deyimler
- sadık kalmak
Birleşik Kelimeler: fecrisadık