ÖLÇÜMLÜ ile Oluşan Kelimeler (ÖLÇÜMLÜ Kelime Türetme)
ÖLÇÜMLÜ harflerinden oluşan 13 kelime bulunuyor. ÖLÇÜMLÜ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ölçümlü kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
7 Harfli Kelimeler
ÖLÇÜMLÜ21
6 Harfli Kelimeler
ÖLÇÜLÜ19, ÖLÜMLÜ17
5 Harfli Kelimeler
ÖLÇÜM17
4 Harfli Kelimeler
ÖÇLÜ15, ÖLÇÜ15, ÖLÜM13, ÜÇLÜ11
3 Harfli Kelimeler
ÇÖL12, ÖLÜ11, MÜL6
2 Harfli Kelimeler
ÖÇ11, ÜÇ7
MÜL (Kelime Kökeni: Farsça mul)
-
Şarap
Karşıyaka'da İzmir'in gülü / Seyran ediyor elinde mülü - Halk türküsü
ÜÇ
- İkiden sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı
- İkiden bir artık
Ata Sözleri ve Deyimler
- üç aşağı beş yukarı
- üç aşağı beş yukarı dolaşmak
- üç günlük ömür
- üç maymunu oynamak
- üç nalla bir ata kaldı
Birleşik Kelimeler: üç adım, üçayak, üç aylar, üç aylık, üç başlı, üç beş, üç beyaz, üç bir, üç birlik kuralı, üç boyutlu, üç buçuk, üçbudak, üç buutlu, üççatal, üççeyrek, üç durum yasası, üç düzlemli, üç etek, üçgen, üçgül, üç hâl kanunu, üç iki, üçkâğıt, üçkat, üç nokta, üç otuzunda, üç parmaklı, üçtaş, üçteker, üçtelli, üçten dokuza, beş üç
ÜÇLÜ
-
Üç parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden üç tane bulunan, müselles, troyka
Bu üçlü grup merdivenin en üst basamağında öylece duruyor. - Tarık Buğra
- Üç kişiden oluşmuş
- İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde üç işareti veya noktası bulunan kâğıt veya pul
- Üç ses veya çalgı için düzenlenmiş müzik parçası, trio
- Bu parçayı çalan üç kişilik müzik topluluğu, trio
Birleşik Kelimeler: üçlü bahis, üçlü ganyan
ÖLÜ
- Hayatı sona ermiş, artık yaşamıyor olan, meyyit, morto, diri karşıtı
-
Ölmüş insan, mevta, meyyit, müteveffa
Onu denizden çıkarmak istediler ama biri, müstantik ve doktor gelmeyince ölülere dokunulmaz, diyince bu işten vazgeçtiler. - Halikarnas Balıkçısı
-
Hayvan leşi
Tavuk ölüsü.
-
Gücü az, zayıf
Ölü kandil.
-
Çok durgun, hareketsiz
Ölü kentler, boş kaleler, eski saraylar. - Necati Cumalı
-
Etkileme gücü olmayan, canlılığı olmayan
Ölü bir konuşması var.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ölü gibi
- ölü gözü gibi
- ölü gözü kadar
- ölü gözünden yaş ummak
- ölümü gör (veya öp)
- ölüsü bile yetmek
- ölüsü ortada kalmak
- ölüyü güldürmek
Birleşik Kelimeler: ölü açı, ölü açımı, ölü dalga, ölü deniz, ölü dil, ölüdoğa, ölü doğum, ölü doku, ölüevi, ölü fiyatına, ölü helvası, ölü mevsim, ölü nokta, ölü örtü, ölü renk, ölü saat, ölü salı, ölü sessizliği, ölü sevici, ölü sezon, ölü soyucu, ölü top, ölü yatırım, ölü yemeği, ölü yıkama, ölü zaman, ölüsü kandilli, ölüsü kınalı
ÖÇ
-
Kötü bir davranış veya sözü cezalandırmak için kötülükle karşılık verme isteği ve işi, intikam
Bunda da biraz öç, biraz nispet, biraz kurum arzusu vardır. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- öç (veya öcünü) almak (veya çıkarmak)
ÇÖL
-
Kumluk, susuz ve ıssız geniş arazi, sahra, badiye
Koskoca çölü, yapı ve bahçelerle donattık. - Falih Rıfkı Atay
- Hiçbir şey yetişmeyen, olmayan yer
Ata Sözleri ve Deyimler
- çöle dönmek
Birleşik Kelimeler: çöl iklimi, çöl tavuğu, kum çölü
ÖLÜM
-
Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat
Herhâlde padişah da annesi ve hemşireleri de dostlarının vakitsiz ölümüne karşı çok müteessir olmuşlardı. - Asaf Halet Çelebi
-
Ölme biçimi
Yanarak ölümü feciydi.
-
İdam cezası
Ölüme mahkûm oldu.
-
Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz
Zalimlere ölüm!
-
Sona erme, yok olma, ortadan kalkma
Küçük sanayinin ölümü.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ölüm Allah'ın emri
- ölüme koşmak
- ölüm gibi
- ölüm hak miras helal
- ölümle burun buruna gelmek
- ölümle öç alınmaz
- ölümle pençeleşmek
- ölüm ölüm de hırlamaya ne borcum var?
- ölümü göze almak
- ölümüne susamak
- ölümün soluğunu ensesinde duymak (veya hissetmek)
- ölüm var dirim var
Birleşik Kelimeler: ölüm cezası, ölüm dirim, ölüm döşeği, ölüm emri, ölüm fermanı, ölüm kâğıdı, ölüm kalım meselesi, ölüm korkusu, ölüm oranı, ölüm orucu, ölüm sessizliği, ölüm sigortası, ölüm sükûtu, ölüm tazminatı, bebek ölümü, beşik ölümü
ÖÇLÜ
-
Kin ve intikam dolu, öç alma isteğinde olan
Fransız general beyaz at üstünde Galata'dan geçtiği gün, tıpkı 1908 Meşrutiyeti'nin ilk günlerindeki gazete başyazıları gibi hınçlı ve öçlü idi. - Falih Rıfkı Atay
ÖLÇÜ
- Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan
-
Bu değerlendirmede kullanılan birim, ölçme birimi
Ziyanımız, ölçülere sığmayacak kadar büyüktür. - Ruşen Eşref Ünaydın
-
Ölçme sonucu bulunan rakam
Odanın ölçüsü.
-
Belirlenmiş boyut
Elbise ölçüsü. Bel ölçüsü.
- Ölçüt
-
Değer, itibar
Şimdiki ölçülere uymaz bir biçimi vardı. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Aşırı olmama, ılımlı, uygun olma durumu
Hiçbir şeyde ölçüyü aşmamalı.
- Bir şiirdeki dizelerin hece ve durak bakımından denk oluşu, vezin
- Bir ezginin eşit bölümlere ayrılışı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ölçü almak
- ölçüyü kaçırmak
Birleşik Kelimeler: ölçü bilimi, bir ölçüde, aruz ölçüsü, hece ölçüsü, uzunluk ölçüsü
ÖLÜMLÜ
-
Gelip geçici, kalımsız, fâni
Onu hâlâ hiç olmazsa rüyalarında ölümlülerin sevdiği gibi sevebilir. - Halide Edip Adıvar
- İnsan
Birleşik Kelimeler: ölümlü dünya
ÖLÇÜM
- Ölçme işi
-
Ölçülerek elde edilen sonuç
Bu alanın ölçümü iki kilometrekaredir.
- Ölçümleme sonucu, takdir
Birleşik Kelimeler: açı ölçüm, basınç ölçüm, eş ölçüm, ozon ölçüm, akım ölçümü, derinlik ölçümü, gaz ölçümü, gerilim ölçümü, ısı ölçümü, ışık ölçümü, ruh ölçümü, süre ölçümü, tayf ölçümü, yer ölçümü, yüz ölçümü
ÖLÇÜLÜ
- Ölçüsü alınmış, ölçülmüş
-
Belirli bir ölçüde olan
Ölçülü faiz.
-
Dar
Böyle ölçülü bir açıdan bakınca mahpushanede gidişat iyi sayılır. - Kerim Korcan
-
Dikkatli, düşünerek
Çok ölçülü konuşur ve onun etrafındaki lakırtıları muayyen bir dozu geçmezdi. - Reşat Nuri Güntekin
-
Ilımlı
Rabia ile iki dansımda da gayet ölçülü, vakarlı hareket etmiştim. - Refik Halit Karay
-
Belli bir ölçüye göre düzenlenmiş olan (manzume, düzyazı), vezinli, mevzun
Şiirleri, ölçülü, uyaklı sağlam şiirler. - Necati Cumalı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ölçülü olmak
Birleşik Kelimeler: ölçülü biçili
ÖLÇÜMLÜ
- Metre veya metreyi temel olarak alan ölçülerle ilgili, metrik