ÖLDÜRÜM ile Oluşan Kelimeler (ÖLDÜRÜM Kelime Türetme)

ÖLDÜRÜM harflerinden oluşan 15 kelime bulunuyor. ÖLDÜRÜM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Öldürüm kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

ÖLDÜRÜM20

6 Harfli Kelimeler

ÖMÜRLÜ17

5 Harfli Kelimeler

ÖRÜLÜ15, DÜRÜM12, MÜDÜR12

4 Harfli Kelimeler

ÖDÜL14, ÖRÜM13, ÖLÜM13, ÖMÜR13, DÜRÜ10

3 Harfli Kelimeler

DÖL11, ÖLÜ11, ÖRÜ11, MÜL6

2 Harfli Kelimeler

ÖD10

MÜL (Kelime Kökeni: Farsça mul)

[isim]

  • Şarap

    Karşıyaka'da İzmir'in gülü / Seyran ediyor elinde mülü - Halk türküsü

DÜRÜ

[isim]

[halk ağzında]

  • Dürülmüş şey
  • Armağan
  • Çeyiz
  • Düğüne çağrılanlara düğün sahibi tarafından verilen armağan

[isim]

[halk ağzında]

  • Bel denilen tarım aracı

ÖD

[isim]

  • Safra (II)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ödü bokuna karışmak
  • ödü kopmak (veya patlamak)
  • ödünü koparmak (veya patlatmak)

Birleşik Kelimeler: öd kanalı, öd kesesi, sığırödü

[bitki bilimi]

  • Öd ağacı
  • Bu ağacın kıyılmış parçalarından yapılan tütsü

    Derinlerden gelen öd ve günlük kokuları etrafı ve havayı sardı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

Birleşik Kelimeler: öd ağacı

DÖL

[isim]

  • Canlıların üremesi sonucu ortaya çıkan yeni birey veya bireylerin bütünü, zürriyet, nesil

    Macarların çoğunun bize benzeyişinin bir nedeni de bu döl karışmasıdır. - Haldun Taner

  • Yavru, çocuk

    Yârenlik mi ediyordun, Kara Osman'ın dölüyle? - Turan Oflazoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • döl almak
  • döl vermek

Birleşik Kelimeler: döl ayı, döl döş, döl eşi, döl kesesi, döl yatağı, döl yolu, döllü döşlü, kırık dölü

ÖLÜ

[sıfat]

  • Hayatı sona ermiş, artık yaşamıyor olan, meyyit, morto, diri karşıtı

[isim]

  • Ölmüş insan, mevta, meyyit, müteveffa

    Onu denizden çıkarmak istediler ama biri, müstantik ve doktor gelmeyince ölülere dokunulmaz, diyince bu işten vazgeçtiler. - Halikarnas Balıkçısı

[isim]

  • Hayvan leşi

    Tavuk ölüsü.

[mecaz]

  • Gücü az, zayıf

    Ölü kandil.

[mecaz]

  • Çok durgun, hareketsiz

    Ölü kentler, boş kaleler, eski saraylar. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Etkileme gücü olmayan, canlılığı olmayan

    Ölü bir konuşması var.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ölü gibi
  • ölü gözü gibi
  • ölü gözü kadar
  • ölü gözünden yaş ummak
  • ölümü gör (veya öp)
  • ölüsü bile yetmek
  • ölüsü ortada kalmak
  • ölüyü güldürmek

Birleşik Kelimeler: ölü açı, ölü açımı, ölü dalga, ölü deniz, ölü dil, ölüdoğa, ölü doğum, ölü doku, ölüevi, ölü fiyatına, ölü helvası, ölü mevsim, ölü nokta, ölü örtü, ölü renk, ölü saat, ölü salı, ölü sessizliği, ölü sevici, ölü sezon, ölü soyucu, ölü top, ölü yatırım, ölü yemeği, ölü yıkama, ölü zaman, ölüsü kandilli, ölüsü kınalı

ÖRÜ

[isim]

  • Örme işi

[halk ağzında]

  • Yama olarak yapılan örgü

[halk ağzında]

  • Tarlalarda sele karşı taştan yapılmış set

[isim]

[halk ağzında]

  • Otlak

Birleşik Kelimeler: besi örü

DÜRÜM

[isim]

  • Dürme işi, silindir biçiminde kıvırma

[halk ağzında]

  • İçine türlü katıklar konularak sarılmış yufka ekmeği veya ince pide

Birleşik Kelimeler: dürüm dürüm, dürüm ekmeği

MÜDÜR (Kelime Kökeni: Arapça mudīr)

[isim]

  • İdare eden, yöneten

    Yazı işleri müdürleri böyle öyküler istiyorlar. - Necati Cumalı

  • Başöğretmen

    Bir süre sonra müdürle iki öğretmenin ayrı ayrı yerlere sürüldüklerini öğrendim. - Erhan Bener

  • Yönetmen

Birleşik Kelimeler: müdür muavini, müdür yardımcısı, başmüdür, genel müdür, umum müdür, eczacı mesul müdürü, gemi müdürü, nahiye müdürü, telaşe müdürü

ÖRÜM

[isim]

[halk ağzında]

  • Sürünün gece veya sabaha karşı otlaması

ÖLÜM

[isim]

  • Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat

    Herhâlde padişah da annesi ve hemşireleri de dostlarının vakitsiz ölümüne karşı çok müteessir olmuşlardı. - Asaf Halet Çelebi

  • Ölme biçimi

    Yanarak ölümü feciydi.

  • İdam cezası

    Ölüme mahkûm oldu.

[ünlem]

  • Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz

    Zalimlere ölüm!

[mecaz]

  • Sona erme, yok olma, ortadan kalkma

    Küçük sanayinin ölümü.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ölüm Allah'ın emri
  • ölüme koşmak
  • ölüm gibi
  • ölüm hak miras helal
  • ölümle burun buruna gelmek
  • ölümle öç alınmaz
  • ölümle pençeleşmek
  • ölüm ölüm de hırlamaya ne borcum var?
  • ölümü göze almak
  • ölümüne susamak
  • ölümün soluğunu ensesinde duymak (veya hissetmek)
  • ölüm var dirim var

Birleşik Kelimeler: ölüm cezası, ölüm dirim, ölüm döşeği, ölüm emri, ölüm fermanı, ölüm kâğıdı, ölüm kalım meselesi, ölüm korkusu, ölüm oranı, ölüm orucu, ölüm sessizliği, ölüm sigortası, ölüm sükûtu, ölüm tazminatı, bebek ölümü, beşik ölümü

ÖMÜR (Kelime Kökeni: Arapça ʿumr)

[isim]

  • Yaşam

    Yok yere geçirdim günü, ah nideyim ömrüm seni. - Yunus Emre

[mecaz]

  • Çok hoşa giden şey

    Bu adamın arkadaşlığı ömürdür.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ömre bedel
  • ömrümün varı
  • ömrüne bereket
  • ömrüne ömür katmak
  • ömrü oldukça
  • ömrü uzamak
  • ömrü vefa etmemek
  • ömür çürütmek
  • ömür geçirmek
  • ömürler (veya ömrün bol) olsun
  • ömürsün
  • ömür sürmek

Birleşik Kelimeler: ömrübillah, ömrühayat, ömür adam, ömür boyu, ömür törpüsü, dayanım ömrü, dayanma ömrü, raf ömrü, ahir ömründe

ÖDÜL

[isim]

  • Bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat

    Ödül, yarıştırma kurumlarını giderek ellerinde topluyorlar. - Adalet Ağaoğlu

  • Bir iyiliğe karşılık olarak verilen armağan, mükâfat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ödül almak
  • ödül vermek

ÖRÜLÜ

[sıfat]

  • Örülmüş olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • örülü olmak

ÖMÜRLÜ

[sıfat]

  • Ömrü uzun olan

    Tanrı ömürlü etsin.

  • Uzun süreli

    Arkadaşlıkları ömürlü olmadı.

Birleşik Kelimeler: kısa ömürlü, uzun ömürlü

ÖLDÜRÜM

[isim]

  • Öldürme işi

    Uzak sesler, çığlıklar, öldürümler. Hep öldürümlerle donandı hayatımız. - Selim İleri