ÖDÜNCÜ ile Oluşan Kelimeler (ÖDÜNCÜ Kelime Türetme)

ÖDÜNCÜ harflerinden oluşan 9 kelime bulunuyor. ÖDÜNCÜ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ödüncü kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

ÖDÜNCÜ21

4 Harfli Kelimeler

ÖNCÜ15, ÖDÜN14

3 Harfli Kelimeler

ÖCÜ14, DÜN7

2 Harfli Kelimeler

ÖD10, ÖN8, NÜ4, ÜN4

NÜ (Kelime Kökeni: Fransızca nu)

[sıfat]

  • Çıplak

[isim]

  • Çıplak resim

ÜN

[isim]

  • Ses
  • Herkesçe bilinme, tanınma durumu, san, şöhret, şan

    O kadar ünü ve başarıyı yakıştıramamıştı bu yüze. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ün almak (veya kazanmak veya salmak veya yapmak)
  • üne kavuşmak

DÜN

[isim]

  • Bugünden bir önceki gün

    Dün gece uyuyamadım da biraz başım ağrıyor. - Peyami Safa

  • Geçmiş

    Bugünü anlamak için dünü bilmek gerek.

[zarf]

  • Bugünden bir önceki günde

    Dün söyledi.

[zarf]

  • Kısa bir süre önce

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dün bir, bugün iki
  • dün cin olmuş, bugün adam çarpıyor
  • dün öleni dün gömerler

ÖN

[isim]

  • Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı

    Arabam bir gece kulübünün önünde duruyor. - Ahmet Ümit

  • Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı

    Altmış yaşında anamın önünde sigara içmek istemezdim. - Burhan Felek

  • Bir kimsenin ilerisi

    Bir aralık önümüzden şarkı sesleri geldi. - Sait Faik Abasıyanık

  • Yakın gelecek zaman

    Önümüz kış.

  • Giyeceklerin genellikle göğsü örten bölümü

    Uçuk siyah renkli çarşaf pelerinin önü açık. - Peyami Safa

  • Önce olan, ilk

    Ön söz. Ön görüşme.

  • Civar, yöre

    Kanlıca önlerine geldiler.

[sıfat]

  • Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan

    Ben, Anafartalar'da Mustafa Kemal'in bulunduğu en ön siperlerde de kurşun attım. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önde gelmek
  • öne almak
  • öne çıkmak
  • öne düşmek
  • öne sermek
  • öne sürmek
  • önü alınmak
  • önünde ardında gidilmez
  • önüne arkasına bakmadan
  • önüne bakmak
  • önüne bir kemik atmak
  • önüne çıkmak
  • önüne dikilmek
  • önüne düşmek
  • önüne geçmek
  • önüne gelen
  • önüne geleni kapar, ardına geleni teper
  • önüne katmak
  • önünü almak
  • önünü ardını düşünmemek
  • önünü kesmek

Birleşik Kelimeler: ön ad, ön buharlaşma, ön büro, ön alım, ön avurt, önayak, ön ayak, ön belirti, ön bilgi, ön çalışma, ön damak, ön denetim, ön deyi, ön deyiş, ön doğru, ön ek, ön eleme, ön göğüs, öngörmek, öngörü, öngörülmek, ön gösterim, ön gün, ön hekim, ön içki, ön izleme, ön kabul, ön kayıt, ön kesinti, ön kol, ön koşul, ön lisans, ön oda, ön oluş, ön ödeme, ön proje, ön rapor, ön seçici, ön seçim, ön ses, ön sevişme, önsezi, ön soruşturma, ön söz, ön sözleşme, ön şart, ön tasar, ön tasım, ön teker, ön uyum, ön vurgu, ön yargı, ön yaylak, ön yüzbaşı, önden çekişli, önü sıra, önünde sonunda, göz önü, başı önünde, göz önünde

ÖD

[isim]

  • Safra (II)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ödü bokuna karışmak
  • ödü kopmak (veya patlamak)
  • ödünü koparmak (veya patlatmak)

Birleşik Kelimeler: öd kanalı, öd kesesi, sığırödü

[bitki bilimi]

  • Öd ağacı
  • Bu ağacın kıyılmış parçalarından yapılan tütsü

    Derinlerden gelen öd ve günlük kokuları etrafı ve havayı sardı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

Birleşik Kelimeler: öd ağacı

ÖDÜN

[isim]

  • Uzlaşmaya varabilmek için hak, istek veya savlarının bir bölümünden, karşı taraf yararına vazgeçme, ödünleme, ivaz, taviz

    Kalabalığa verilen her ödün, verenleri kendi benliğinden, kişiliğinden uzaklaştırıyor. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ödün vermek

ÖCÜ

[isim]

  • Küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş hayalî yaratık, umacı

ÖNCÜ

[sıfat]

  • Önden gelen, önde olan, artçı karşıtı

[isim]

  • Önde gidip haber ulaştıran kimse

[isim]

  • Bir sanat ve düşünce akımını, çağına göre yeni bir görüşü başlatan kimse veya eser, müjdeci, avangart

[isim]

[askerlik]

  • Yürüyüşte kolun ilerisinden giden kıta, pişdar, artçı karşıtı

[isim]

[halk ağzında]

  • Önder, kılavuz

Birleşik Kelimeler: öncü oyun, öncü tiyatro

ÖDÜNCÜ

[sıfat]

  • Ödün veren, tavizci, tavizkâr

    Yüze gülücülüğün at oynattığı bir aydınlar ortamında küsebilmek bile insanı ödüncülerden ayıran bir nitelik oluyor. - Haldun Taner