ÇIFITLIK ile Oluşan Kelimeler (ÇIFITLIK Kelime Türetme)
ÇIFITLIK harflerinden oluşan 19 kelime bulunuyor. ÇIFITLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Çıfıtlık kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
8 Harfli Kelimeler
ÇIFITLIK20
7 Harfli Kelimeler
KILIFÇI19, FITIKLI16
6 Harfli Kelimeler
ÇITLIK11
5 Harfli Kelimeler
ÇIFIT16, FITIK13, KILIF13, TIFIL13, ÇIKIT10, ÇIKTI10, KILIÇ10
4 Harfli Kelimeler
FIÇI15, ÇIKI9, ILIK6
3 Harfli Kelimeler
ÇIT7, KIÇ7, KIT4, KIL4, TIK4
KIT (Kelime Kökeni: Arapça ḳaḥṭ)
-
İhtiyaca yetmeyecek kadar az, bol(II) karşıtı
O devirde bizim gibi henüz askere gitmemiş şoförler çok kıttı. - Aka Gündüz
-
Az, yetersiz (duygu, söz vb.)
Sözü kıt bir adamdı. - Halikarnas Balıkçısı
Birleşik Kelimeler: kıt kanaat, kıtı kıtına, aklı kıt
KIL
- Bazı hayvanların derisinde, insan vücudunun belli yerlerinde çıkan, üst deri ürünü olan ipliksi uzantı
- Keçi tüyü
-
Keçi tüyünden yapılmış veya dokunmuş olan
Sana kız mı verirler / Kıl şalvar giymeyincek - Halk türküsü
- Huysuz, geçimsiz (kimse)
- Bitkilerde görülen, genellikle silindirimsi, içi boş, çok ince uzantı
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıl (kadar) kalmak
- kıl gibi
- kılı kıpırdamamak
- kılı kırk yarmak
- kılına dokunmamak
- kılına halel gelmemek
- kılını (bile) kıpırdatmamak (veya oynatmamak)
- kıl kapmak
- kıl olmak
Birleşik Kelimeler: kıl burun, kıl çadır, kıl dönmesi, kılkapan, kıl keçisi, kılkıran, kıl kurt, kılkuyruk, kıl kuyruk, kıl otu, kıl payı, kıl testere, kıl yumağı, kılı kılına, emici kıllar
TIK
- İnce ve küçük bir nesne ile sert bir yere vurulduğunda çıkan ses
Ata Sözleri ve Deyimler
- tık yok
Birleşik Kelimeler: tık tık
ILIK
-
Soğukla sıcak arası, ne soğuk ne sıcak
Galip ıssız bir gece içinde, ılık bir bahçede, bir havuz kenarında yanan bir meşaledir. - Asaf Halet Çelebi
ÇIT
-
Hafif ve anlık ses
Aşağı katta ayak sesleri. Teyzenin odasında çıt yok. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- çıt (veya çıtını) çıkarmamak
- çıt çıkmamak
- çıt etmek
- çıtı çıkmamak
Birleşik Kelimeler: çıt çıt, çıtkırıldım
KIÇ
- Kuyruk sokumu bölgesi, kaba et, kaba but, popo, makat
-
Deniz teknelerinde art taraf
Pantolonunu, ceketini fırlatır, kıç altındaki âdeta kamaramsı yere sokulur, düşünürdü. - Sait Faik Abasıyanık
- Arka bölümde olan
- Bacak, ayak
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıç atmak
- kıç attırmak
- kıçına bakarak (veya baka baka)
- kıçına kına yakmak
- kıçına tekmeyi atmak (veya vurmak veya yapıştırmak)
- kıçını yırtmak
Birleşik Kelimeler: kıçüstü, kıçı kırık, kıçın kıçın, kıçtan bacaklı, kıçtankara
ÇIKI
-
Çıkın
Düğünün hamamı benden. Çerezi, çıkısı hepsi benden. - Abbas Sayar
Birleşik Kelimeler: kirli çıkı
ÇIKIT
- Çıkak
ÇIKTI
- Üretim sonucu ortaya çıkan ürün, girdi karşıtı
-
Artık
Sanayi çıktısı.
- Bilgisayarda yazılan bir metnin kâğıda dökülmüş biçimi, çıkış
- Mezuniyet belgesi
Ata Sözleri ve Deyimler
- çıktı almak
Birleşik Kelimeler: girdisi çıktısı
KILIÇ
-
Uzun, düz veya eğri, ucu sivri, bir veya her iki yüzü keskin, kın içinde bele takılan, çelikten silah
Zırhları biraz paslanmış ve yaldızları bir hayli solmuş eğri kılıçlar asılıydı. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Bu silah kullanılarak oynanan, hedef bölgesi baş, gövde ve kollar olan bir tür kılıç oyunu
- Saban ökçesini oka bağlayan ağaç parçası
Ata Sözleri ve Deyimler
- kılıcı kınına koymak
- kılıç çalmak
- kılıç çekmek
- kılıç kınını kesmez
- kılıç kuşanmak (veya takmak)
- kılıç oynatmak
- kılıç sallamak
- kılıçtan geçirmek
- kılıç üşürmek
Birleşik Kelimeler: kılıç alayı, kılıç bacak, kılıç balığı, kılıç gagalı, kılıçhane, kılıçkalkan, kılıç kuşanma, kılıçkuyruk, kılıç oyunu, kılıç pabucu, çalakılıç, dalkılıç, delici kılıç, dürtücü kılıç, kesici kılıç, yalın kılıç, Acem kılıcı, kuzgunkılıcı
ÇITLIK
- Çitlembik
FITIK (Kelime Kökeni: Arapça fatḳ)
-
İç organlardan bir parçanın, genellikle bağırsak bölümünün karın çeperlerini geçip deri altında ur gibi bir şişkinlik yapması, kavlıç, yarımlık
Musiki hocamız genç yaşında bir fıtık ameliyatı sonunda ölmüştü. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- fıtık etmek
- fıtık olmak
Birleşik Kelimeler: fıtık otu, bel fıtığı, kasık fıtığı
KILIF (Kelime Kökeni: Arapça ġilāf)
-
Bir şeyi korumak için kendi biçimine göre, çoğunlukla yumuşak bir nesneden yapılmış özel kap
Bütün vücudu sanki ziftten bir kılıf içine tıkılmış gibi idi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe
Ata Sözleri ve Deyimler
- kılıfına uydurmak
Birleşik Kelimeler: yastık kılıfı
TIFIL (Kelime Kökeni: Arapça ṭifl)
- Küçük çocuk
- Acemi, toy
- Zayıf, ufak tefek
FIÇI (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Bir araya getirilerek çemberlerle tutturulmuş ensiz tahtalardan yapılan, yuvarlak, karnı şişkin ve altı üstü düz kap
Su, kocaman fıçılara doldurulup arabalarla Beykoz'a getirilir. - Salâh Birsel
- Bu kabın alabileceği miktarda olan
Ata Sözleri ve Deyimler
- fıçı gibi
Birleşik Kelimeler: fıçı balığı, iğneli fıçı, barut fıçısı, şarap fıçısı