ÇÖZÜVERME ile Oluşan Kelimeler (ÇÖZÜVERME Kelime Türetme)

ÇÖZÜVERME harflerinden oluşan 53 kelime bulunuyor. ÇÖZÜVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çözüverme kelimesinin anlamı nedir? Çözüverme ile başlayan kelimeler. İçinde çözüverme olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

ÇÖZÜVERME30

5 Harfli Kelimeler

ÇÖZÜM20, ÇÖMEZ18, ÇÖZME18, ÖZEME15, ÇEVRE14, VERME12, VEREM12, ÇEREZ11, MEZÜR11, ZÜMRE11, ÜZERE10, ÜREME8

4 Harfli Kelimeler

ÖVEÇ19, ÖVME17, ZEVÇ16, ÖZÜR15, ÜVEZ15, ÖRÜM13, ÖMÜR13, REVÜ12, ÖRME11, EVRE10, MÜZE10, ÜZME10, VERE10, ÜÇER9, ÜZRE9, EMEÇ8, EZME8, MEZE8, REZE7, ÜREM7
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

ÇÖZ15, EVÇ12, ÖZE12, ÖRÜ11, MEÇ7, ZEM7, ZER6, ÜRE5

2 Harfli Kelimeler

ÖÇ11, ÖZ11, EV8, VE8, ÜÇ7, ÇE5, ZE5, EM3, ME3, ER2, RE2

ER

[isim]

  • Erkek

    Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • İşini iyi bilen, yetenekli kimse

    Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç

[sıfat]

[mecaz]

  • Kahraman, yiğit

[askerlik]

  • Rütbesiz asker, nefer

    Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel

[halk ağzında]

  • Koca

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ere gitmek (veya varmak)
  • ere vermek
  • erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
  • erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
  • er kocar, gönül kocamaz
  • er lokması er kursağında kalmaz
  • er olan ekmeğini taştan çıkarır
  • er oyunu üçe kadar

Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri

[zarf]

[halk ağzında]

  • Erken

    Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç

[kimya]

  • Erbiyum elementinin simgesi

RE

  • Türk alfabesinin yirmi birinci harfinin adı, okunuşu

[isim]

[müzik]

  • Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses

[kimya]

  • Renyum elementinin simgesi

EM

[isim]

[halk ağzında]

  • İlaç, merhem

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eme seme yaramamak
  • eme yaramak

ME

  • Türk alfabesinin on altıncı harfinin adı, okunuşu

[isim]

  • Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardığı ses

    Kara koyun kuzular kuzulamaz / Me deme - Fazıl Hüsnü Dağlarca

ÜRE (Kelime Kökeni: Fransızca urée)

[isim]

[kimya]

  • Azotlu besinlerin vücutta yanmasıyla oluşan, erimiş bir durumda idrarla dışarı atılan azotlu madde
  • Yapay reçine verniği ve tutkalı üretiminde kullanılan temel gereçlerden beyaz, billursu toz, kaorit tutkalı

ÇE

  • Türk alfabesinin dördüncü harfinin adı, okunuşu

ZE

  • Türk alfabesinin yirmi dokuzuncu harfinin adı, okunuşu

ZER (Kelime Kökeni: Farsça zer)

[isim]

[eskimiş]

[kimya]

  • Altın

REZE (Kelime Kökeni: Arapça rezze)

[isim]

  • Menteşe

    Kapının reze tarafına yakın yerinde bir parmak kalınlığında bir çatlak gözüme ilişti. - Peyami Safa

  • Kapıyı içeriden ve dışarıdan açıp kapamaya yarayan ve başparmakla basılarak işletilen düzen

    Gece yağan yağmurdan rezeler şişmiş mi şişmiştir. - Salâh Birsel

ÜREM

[isim]

[ekonomi]

  • Faiz, getiri

MEÇ (Kelime Kökeni: Fransızca mèche)

[isim]

  • Süngü gibi yalnız batırılarak yaralamaya yarayan, kısa, düz ve ensiz kılıç

[isim]

  • Saçın küçük tutamlar biçiminde değişik renklerde boyanmış durumu

ZEM (Kelime Kökeni: Arapça ẕemm)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi

Birleşik Kelimeler: zemmetmek

ÜÇ

[isim]

  • İkiden sonra gelen sayının adı
  • Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı

[sıfat]

  • İkiden bir artık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • üç aşağı beş yukarı
  • üç aşağı beş yukarı dolaşmak
  • üç günlük ömür
  • üç maymunu oynamak
  • üç nalla bir ata kaldı

Birleşik Kelimeler: üç adım, üçayak, üç aylar, üç aylık, üç başlı, üç beş, üç beyaz, üç bir, üç birlik kuralı, üç boyutlu, üç buçuk, üçbudak, üç buutlu, üççatal, üççeyrek, üç durum yasası, üç düzlemli, üç etek, üçgen, üçgül, üç hâl kanunu, üç iki, üçkâğıt, üçkat, üç nokta, üç otuzunda, üç parmaklı, üçtaş, üçteker, üçtelli, üçten dokuza, beş üç

ÜREME

[isim]

  • Üremek işi

[biyoloji]

  • Canlıların cinsel hücrelerinin birleşmesinden ortaya çıkan tohumla veya doğrudan doğruya oluşturdukları sporlarla çoğalmaları, tenasül

Birleşik Kelimeler: üreme organları, döllenmesiz üreme, eşeyli üreme, eşeysiz üreme, kendiliğinden üreme

EMEÇ

[isim]

[bitki bilimi]

  • Su ve kara yosunlarının, kökü andıran tutunma organı