[sıfat]

• Artırma yoluyla yapılan (satış)

[isim]

• Artırılmak işi

  Nihayet gümrük resimlerinin yüzde üç artırılmasına devlet razı oluyor. - Necip Fazıl Kısakürek

[nesnesiz]

• Arıtma işine konu olmak

[isim]

• Kutlulamak işi

[isim]

• Tırıllamak işi

[sıfat]

• Kurutma sistemi olan

  Kurutmalı çamaşır makinesi.

[isim]

• Aktarılma işi

[-i]

[halk ağzında]

• Hızlandırmak

  Karada güneş ve bal sızan çiçeklerin öz suyu, insanın nabzını âdeta çurlatarak çarptırıyorlardı. - Halikarnas Balıkçısı

[isim]

• Kurtlaşmak işi

[nesnesiz]

• Aşırma işine konu olmak

  Bir şiirin aşırılmış olmasının güzelliğiyle ilgili olmadığını bilecek kaç yazar var? - Orhan Veli Kanık

[isim]

• Açtırılmak işi

[isim]

• Amaçlı olma durumu

[sıfat]

• İçinde altmış tane bulunan

  Altmışlık bir paket.

• Altmış yaşında olan veya görünen

  Altmışlık bir ninenin evinde oda tutmuştum. - Aka Gündüz

[isim]

• Alıştırmak işi

• Bir beceriyi, bilgiyi kazanmak için yapılan tekrar, temrin, talim, egzersiz

• Bir araç motorundan tam verim elde edilebilmesi için ilk dönemlerinde yüksek devirde düşük hızda çalıştırılması, rodaj

[spor]

• Vücudun gücünü ve dayanıklılığını artırmak için yapılan uygulama, hazırlık çalışması, idman, egzersiz, antrenman

[-e]

• Bir şeye alışmış duruma gelinmek

  Bu günlük temsil sözünü kullanırken onu alışılmış bir tabir olarak alıyoruz. - Ahmet Kutsi Tecer