ÇİRKİNLEŞİVERME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ÇİRKİNLEŞİVERME harflerini içeren 5 harfli 146 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇİRKİNLEŞİVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇEVİK14, ÇEVRE14, ÇEVRİ14, İŞLEV14, REVİŞ14, VERİŞ14, VİŞNE14, ÇEMİŞ12, ÇEŞME12, EVRİM12, İVMEK12, MEVKİ12, VERME12, VERİM12, VEREM12, ÇİRİŞ11, ÇİŞİK11, ÇEŞNİ11, ÇEKİŞ11, EVREN11, EVRİK11, EVLİK11, EVLEK11, KİRVE11, KEVEL11, KEVEN11, NEVİR11, REVİR11, VEKİL11, ÇİMEK9, ÇİMEN9, ÇELME9, ÇEMEN9, ÇELİM9, ÇEKEM9, ÇEKİM9, ÇEKME9, EŞLEM9, EŞMEK9, ERMİŞ9, ELÇİM9, İŞEME9, İŞLEM9, İMLEÇ9, İÇLEM9, İÇMEK9, MİÇEL9, MEŞİN9, MERİÇ9, MELEŞ9, MENŞE9, NEMÇE9, REŞME9, ŞİLEM9, ÇİLEK8, ÇİNLİ8, ÇENEK8, ÇELİK8, ÇEKEL8, ÇEKER8, ÇELEK8, ÇELEN8, EŞKİN8, EŞLEK8, EŞLİK8, ERİNÇ8, ERKEÇ8, ELÇEK8, İŞKİL8, İŞLEK8, İŞLİK8, İÇERİ8, İÇKİN8, İÇLİK8, İÇREK8, İLENÇ8, KLİŞE8, KİRİŞ8, KİREÇ8, KİNİŞ8, KEŞEN8, KELEŞ8, LEÇEK8, NEŞİR8, REÇEL8, ŞİLİN8, ŞERİR8, ŞERİK8, ŞELEK8, ŞİNİK8, ŞİRİN8, ŞEKLİ8, ŞEKİL8, ŞEKER8, ŞEKEL8, ERMEK6, ERMİN6, ERİME6, EKLEM6, ELEME6, ENLEM6, ENEME6, ELMEK6, EMLİK6, İRKME6, İRMİK6, İNMEK6, İMREN6, İMLİK6, İLMİK6, İLMEK6, İMLEK6, İKLİM6, KİLİM6, KEREM6, KERİM6, KEMER6, KEMRE6, KELEM6, MİNİK6, MELEK6, MEREK6, MELİK6, NEMLİ6, RİMEL6, REMİL6, REMEL6, ERKEN5, ERKİN5, ERKLİ5, ERLİK5, EKİLİ5, EKLER5, İLERİ5, İLKİN5, İKİLİ5, KİLER5, KİRLİ5, KİRİL5, KİNLİ5, KELER5, LİRİK5, LİKEN5, NİKEL5, NELER5, NEKRE5

ERKEN

[zarf]

  • Vaktinden önce, alışılan zamandan önce, er, geç karşıtı

    Sakın geç kalma, erken gel. - Ahmet Rasim

  • Sabahın ilk saatlerinde

    Ertesi gün iki kardeş erken çıkmışlardı yola. - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır
  • erken kalktım işime, şeker kattım aşıma

Birleşik Kelimeler: erken bahar, erken boşalma, erken bunama, erkendoğan, erken tanı, erken uyarı

ERKİN

[sıfat]

  • Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, serbest

ERKLİ

[sıfat]

  • Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir

ERLİK

[isim]

  • Erkeklik, yiğitlik

[askerlik]

  • Er olma durumu

EKİLİ

[sıfat]

  • Ekilmiş olan, mezru

    Ekili tarla.

EKLER (Kelime Kökeni: Fransızca éclair)

[isim]

  • İçi krema ile doldurulmuş bir pasta türü

İLERİ

[isim]

  • Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
  • Bir şeyin ulaşılacak yönü

    Yolun ilerisi düz.

  • Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra

[sıfat]

  • Önde bulunan

    İleri karakol. İleri hat.

[sıfat]

  • Doğrusundan daha çok gösteren (saat)

    Saat beş dakika ileridir.

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerini geride bırakmış

    İleri fikirler.

[zarf]

  • Öne doğru, ileri doğru

    Masayı biraz ileri çekelim.

[ünlem]

  • `Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

    Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk

[spor]

  • Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ileri (veya ileriye) gitmek
  • ileri almak
  • ileri atılmak (veya çıkmak)
  • ileri geçmek
  • ileri gelmek
  • ileri götürmek
  • ilerisine gitmek
  • ileri sürmek
  • ileri varmak
  • ileriyi görmek

Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites

İLKİN

[zarf]

  • Başta, başlangıçta, önce, iptida

    Ortalıkta gergin bir hava esiyordu, ilkin yadırgamadım. - Adalet Ağaoğlu

İKİLİ

[sıfat]

  • İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan

    İkili koltuğun kenarındaki ufacık, simsiyah delik, bebeği görmeye gelen bir akrabanın sigarasının külünden hatıraydı. - Elif Şafak

  • İskambil, domino vb. oyunlarda iki işareti bulunan (kâğıt veya pul)
  • İki taraf arasında yapılmış

    İkili anlaşma.

[isim]

[müzik]

  • İki çalgı veya iki ses için düzenlenmiş müzik parçası, düet

[isim]

  • İki kişiden oluşmuş topluluk

[isim]

  • İkili bahis

    İkili, bir liraya iki yüz yirmi lira verdi. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikili oynamak

Birleşik Kelimeler: ikili averaj, ikili bahis, ikili çatı, ikili kök, ikili sigorta, ikili ünlü, ikili yatak, sıralı ikili

KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)

[isim]

  • Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap

    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin

KİRLİ

[sıfat]

  • Leke, toz vb. ile kaplı, pis, murdar, mülevves
  • Aybaşı durumunda bulunan (kadın)

[mecaz]

  • Toplumun değer yargılarına aykırı olan

    Bu isim bana bir zamanlar İstanbul'un en kirli âlemlerinde yuvalanmış bir simayı hatırlattı. - Halit Ziya Uşaklıgil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kirliye atmak

Birleşik Kelimeler: kirli çamaşır, kirli çıkı, kirlihanım, kirlihanım peyniri, kirli kan, kirlikartopu, kirli sarı

KİRİL (Kelime Kökeni: Cyrill özel adından)

[isim]

  • Kiril alfabesi

Birleşik Kelimeler: Kiril alfabesi

KİNLİ

[sıfat]

  • Kindar

KELER

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Köpek balıkları takımının kelergiller familyasından, ılık ve tropik denizlerde yaşayan, uzunluğu 1,5 metre kadar olan, bir defada 20 yavru doğuran bir tür balık, keler balığı (Rhina squatina)

Birleşik Kelimeler: keler balığı, kaya keleri, su keleri

LİRİK (Kelime Kökeni: Fransızca lyrique)

[sıfat]

  • Coşkun, ilhamla dolu

    Hiçbir millet Fuzuli ve Nedim ayarında iki büyük lirik şair gösteremez. - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

[edebiyat]

  • Çok etkili, coşkun, genellikle kişisel duyguları dile getiren edebiyat

[edebiyat]

  • Eski Yunan edebiyatında lir eşliğinde söylenen (şiir)

Birleşik Kelimeler: lirik şiir