ÇİMENTOLANMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

ÇİMENTOLANMAK harflerini içeren 7 harfli 36 kelime bulunuyor. 7 harfli ÇİMENTOLANMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇİMENTO12, KAMANÇO12, ÇOTANAK11, KOLAÇAN11, KONÇİNA11, MAKETÇİ11, ANKETÇİ10, ANİMATO9, ANOMALİ9, ANTİMON9, ANATOMİ9, KOTLAMA9, MATEMLİ9, MEMALİK9, NOMİNAL9, OTLAMAK9, OTLANMA9, OKLANMA9, ONANMAK9, TAMAMEN9, ALİMANE8, İNANMAK8, KAMİLEN8, KALAMİN8, KALAMİT8, KATLİAM8, LOKANTA8, LAMEKAN8, MİNKALE8, MALAKİT8, METALİK8, MELANİT8, ANNELİK7, ANTENLİ7, AKİLANE7, KANALET7

ANNELİK

[isim]

  • Anne olma niteliği veya durumu, analık

    Anneliğin resmî tarihi titiz bir temizlik gerektirir hafızanın kuytularında. - Elif Şafak

  • Anneye yakışan davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • annelik etmek

Birleşik Kelimeler: sütannelik

ANTENLİ

[sıfat]

  • Anteni olan

Birleşik Kelimeler: antenli balık

AKİLANE (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳil + Farsça -āne)

[zarf]

[eskimiş]

  • Akıllıca

KANALET (Kelime Kökeni: Fransızca canalette)

[isim]

  • Küçük kanal

ÂLİMANE (Kelime Kökeni: Arapça ʿālim + Farsça -āne)

[sıfat]

  • Âlime yakışan

    Kitaplarının çoğu edebiyat tarihine girmiş olan âlimane eserlerdir. - Haldun Taner

[zarf]

  • Âlime yakışır bir biçimde

İNANMAK

[-e]

  • Bir şeyi doğru olarak benimsemek

    Bizim şairlerimiz sanatın sanat için olduğuna inanırlar, başka bir ereği olabileceği akıllarına gelmez. - Nurullah Ataç

  • Birini doğru sözlü olarak bilmek, güvenmek

    Ben size inanırım.

  • Bir şeyin varlığını, doğruluğunu kabul etmek

    Bu başın bir kadına değil, bir hamala ait olduğuna inanmak zor değildi. - Peyami Safa

  • Sevecek, güvenecek ve bağlanacak en yüksek varlık olarak bilmek, iman etmek

    Tanrı'ya inanmak.

  • Kanarak aldanmak

    Her reklama inanmayın.

  • İman etmek

KÂMİLEN (Kelime Kökeni: Arapça kāmilen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Büsbütün, toptan

    Caminin methali, minberi, kâmilen siyah matem bayraklarıyla kaplı. - Attila İlhan

KALAMİN (Kelime Kökeni: Fransızca calamine)

[isim]

[mineraloji]

  • Doğada az bulunan, güç işlenen, hidratlı çinko silikat
  • Havada, yüksek ısıda işlenen metal parçaların yüzeyinde oluşan oksit katmanı

KALAMİT (Kelime Kökeni: Fransızca calamite)

[isim]

[mineraloji]

  • Amfibol cinsinden bir mineral türü
  • İlk Çağ ağaç taşılı

KATLİAM (Kelime Kökeni: Arapça ḳatl + ʿāmm)

[isim]

[toplum bilimi]

  • Kırım

    İlk katliamdan kaçan Müslümanların malı, mülkü, evi Makedonya muhacirlerine verilmiş. - Yahya Kemal Beyatlı

LOKANTA (Kelime Kökeni: İtalyanca locanda)

[isim]

  • Yemek pişirilip satılan yer, aşevi, restoran

    Galata lokantalarının yemekleri üzerine tetkikler yapmaya başlamış. - Ahmet Rasim

[halk ağzında]

  • Aşçı

LAMEKÂN (Kelime Kökeni: Arapça lāmekān)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Mekânı olmayan, mekânsız
  • Yersiz yurtsuz, belli bir adresi olmayan

Birleşik Kelimeler: lamekân takımı

MİNKALE (Kelime Kökeni: Arapça minḳale)

[isim]

[eskimiş]

[matematik]

  • İletki

MALAKİT (Kelime Kökeni: Fransızca malacihte)

[isim]

[kimya]

  • Yeşil renkli, yontulup parlatılabilen, doğal bakırlı, hidratlı karbonat, bakır taşı

METALİK (Kelime Kökeni: Fransızca métallique)

[sıfat]

  • Madeni
  • Metal gibi parlak olan (renk)

    Sigarasını koltuğun kenarına koyduğu metalik kül tablasına ezercesine basıyor. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: metalik boya, metalik renk