ÇERKEZTAVUĞU Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ÇERKEZTAVUĞU harflerini içeren 5 harfli 41 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇERKEZTAVUĞU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EĞREZ15, KAVUZ15, VURAÇ15, ÇEVRE14, EVAZE14, REVAÇ14, ZEVAT14, TUĞRA13, UĞRAK13, VURUK13, AVURT12, KUVER12, KAVUT12, TAVUK12, VAKUR12, AVRET11, ÇEREZ11, EVRAT11, EVRAK11, REVAK11, TEVEK11, ÇUKUR10, UÇKUR10, TUZAK9, TURAÇ9, ÇAKER8, ÇEKER8, ERKEÇ8, ERZAK8, TEZEK8, ZEKER8, ZEKAT8, KUTUR7, KURUT7, KATRE5, KERTE5, RAKET5, REKAT5, TRAKE5, TEREK5, TEKER5

KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)

[isim]

[eskimiş]

  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)

KERTE

[isim]

  • İşaret için yapılmış çentik veya iz, kerti

[mecaz]

  • Derece, radde

    Biz proje ve kontrol görevlileri hatta müteahhit, hepimiz birden tozutma kertesine vardık. - Aydın Boysan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kertesine gelmek
  • kertesine getirmek

Birleşik Kelimeler: son kerte

RAKET (Kelime Kökeni: Fransızca raquette)

[isim]

[spor]

  • Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç

REKÂT (Kelime Kökeni: Arapça rekʿat)

[isim]

[din bilgisi]

  • Namazda bir kıyam, bir rükû ve iki secdeden oluşan bölüm

    Öğle namazının kaç rekât olduğunu unutmuş, aklında hiç namaz suresi kalmamıştı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

TRAKE (Kelime Kökeni: Fransızca trachée)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Soluk borusu
  • Eklem bacaklılarda bulunan özel solunum kanalları

TEREK

[isim]

[eskimiş]

  • Evlerin veya dükkânların yüksekçe yerinde bulunan raf
  • Başlık veya şapkanın öndeki çıkıntılı bölümü, terek

    Şapkamın tereği düz / Var onda ayla yıldız - Halk türküsü

TEKER

[isim]

  • Tekerlek

    Araba tekeri. Makine tekeri.

[sıfat]

  • Tekerlek biçimde olan

    Bir teker peynir.

  • İnce ve çapı oldukça tekerlek biçiminde parça

[gök bilimi]

  • Bir gök cisminin daire biçiminde görünen yüzeyi

[gök bilimi]

  • Cismin gökyüzü üzerindeki iz düşümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekere çomak sokmak
  • tekerine (veya tekerinin önüne) taş koymak
  • teker meker yuvarlanmak

Birleşik Kelimeler: arka teker, art teker, çevre teker, çiftteker, düzen teker, ön teker, üçteker, yedek teker, Güneş tekeri

KUTUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭr)

[isim]

[eskimiş]

[matematik]

  • Daire ve kürede çap
  • Köşegen

Birleşik Kelimeler: nısıf kutur

KURUT

[isim]

[halk ağzında]

  • Kurutulmuş süt ürünü

    Yoğurt kurutu. Kaymak kurutu.

ÇAKER (Kelime Kökeni: Farsça çāker)

[isim]

[eskimiş]

  • Kul, köle, cariye, yanaşma

    Ayağınızın türabıyım, çakeriniz, efendimizi dünyada bırakmam. - Memduh Şevket Esendal

ÇEKER

[isim]

  • Bir tartma aletinin kaldırabildiği ağırlık miktarı

ERKEÇ

[isim]

  • İğdiş edilmiş, üç yaşından büyük erkek keçi

Birleşik Kelimeler: erkeçsakalı

ERZAK (Kelime Kökeni: Arapça erzāḳ)

[isim]

  • Uzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı

    Çarşıdan erzakını bile kendi pazarlık eder, kendi alır, kendi evine getirir. - Ömer Seyfettin

TEZEK

[isim]

  • Yakıt olarak kullanılan kurutulmuş sığır dışkısı

[halk ağzında]

  • Sıkışmış, kuru toprak parçası, kesek

ZEKER (Kelime Kökeni: Arapça ẕeker)

[isim]

[eskimiş]

  • Erkeklik organı