ÇEPEÇEVRE ile Oluşan Kelimeler (ÇEPEÇEVRE Kelime Türetme)

ÇEPEÇEVRE harflerinden oluşan 20 kelime bulunuyor. ÇEPEÇEVRE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çepeçevre kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

ÇEPEÇEVRE25

8 Harfli Kelimeler

ÇEPÇEVRE24

7 Harfli Kelimeler

ÇERÇEVE19

5 Harfli Kelimeler

ÇEVRE14, ÇEPER12

4 Harfli Kelimeler

PEÇE11, ÇEÇE10, EVRE10, VERE10, EPER8

3 Harfli Kelimeler

EVÇ12, PEÇ10, ÇEÇ9, EPE7

2 Harfli Kelimeler

EV8, VE8, PE6, ÇE5, ER2, RE2

ER

[isim]

  • Erkek

    Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • İşini iyi bilen, yetenekli kimse

    Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç

[sıfat]

[mecaz]

  • Kahraman, yiğit

[askerlik]

  • Rütbesiz asker, nefer

    Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel

[halk ağzında]

  • Koca

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ere gitmek (veya varmak)
  • ere vermek
  • erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
  • erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
  • er kocar, gönül kocamaz
  • er lokması er kursağında kalmaz
  • er olan ekmeğini taştan çıkarır
  • er oyunu üçe kadar

Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri

[zarf]

[halk ağzında]

  • Erken

    Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç

[kimya]

  • Erbiyum elementinin simgesi

RE

  • Türk alfabesinin yirmi birinci harfinin adı, okunuşu

[isim]

[müzik]

  • Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses

[kimya]

  • Renyum elementinin simgesi

ÇE

  • Türk alfabesinin dördüncü harfinin adı, okunuşu

PE

  • Türk alfabesinin yirminci harfinin adı, okunuşu

EPE (Kelime Kökeni: Fransızca épée)

[isim]

[spor]

  • Delici kılıç
  • Delici kılıçla oynanan, hedef bölgesi bütün vücut olan bir tür kılıç oyunu

EPER

[isim]

  • Işığa karşı bakıldığında kâğıt tabakasının yapısal görünümü

EV

[isim]

  • Yalnız bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış yapı
  • Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane

    Ana oğul, yeni kiraladıkları eve bir pazar günü taşındılar. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Aile

    Evine bağlı bir adam.

[eskimiş]

  • Soy, nesil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ev açmak
  • ev alma, komşu al
  • ev bozmak
  • evde kalmak
  • evdeki pazar (veya hesap) çarşıya uymaz
  • eve çıkmak
  • ev ev dolaşmak (veya gezmek)
  • evi ev eden avrat
  • ev işletmek
  • evlerden ırak (veya uzak)
  • evlere şenlik
  • ev tutmak

Birleşik Kelimeler: ev adamı, ev altı, ev bark, ev ekmeği, ev ekonomisi, ev eşyası, ev gezmesi, ev halkı, ev hanımı, ev işi, ev kadını, ev sahibi, ev sineği, ev yemeği, evi sırtında, genelev, konteyner ev, taşınır ev, yüzer ev, Allah'ın evi, arıtımevi, aşevi, ayevi, babaevi, bağ evi, bakımevi, basımevi, bıçkıevi, buğuevi, camevi, canevi, cemevi, cezaevi, ciltevi, çayevi, çiçekevi, dağ evi, dağıtımevi, damıtımevi, dernekevi, dikimevi, doğumevi, doyumevi, dökümevi, düğünevi, dümenevi, dünyaevi, düşkünlerevi, erkekevi, ezimevi, giyimevi, gökevi, gözevi, gözlemevi, hâkimevi, halkevi, hekimevi, huzurevi, hücre evi, ıslahevi, imamevi, kadınevi, kahveevi, kayakevi, kesimevi, kızevi, kitabevi, konukevi, kuş evi, merdivenevi, modaevi, müzikevi, oğlanevi, orduevi, orman evi, öğretmenevi, ölüevi, polisevi, radyoevi, randevuevi, sağlıkevi, sanatevi, sayrılarevi, sazevi, sergievi, sığınmaevi, taziyeevi, tecimevi, tutukevi, üretimevi, yapımevi, yargıevi, yarı açık cezaevi, yayınevi

VE

  • Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu

[bağlaç]

  • İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz

    Galiba bir vehme kapılıyorum ve galiba bir hastalık beynimi kemiriyor. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: ve benzeri, ve diğeri, vesair, vesaire, veya, veyahut

ÇEÇ (Kelime Kökeni: Farsça çeç)

[isim]

  • Tahıl yığını
  • Tahıl elenen kalbur

ÇEÇE (Kelime Kökeni: Fransızca tsé-tsé)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • İki kanatlılardan, insana uyku hastalığı aşılayan, sinekten büyük bir cins Güney Afrika böceği (Glossina)

EVRE

[isim]

  • Bir olayda birbiri ardınca görülen, bir işte birbiri ardınca beliren, gelişen değişik durumların her biri, aşama, merhale, mertebe, safha

VERE (Kelime Kökeni: Sırpça)

[isim]

[tarih]

  • Bir kalenin veya tahkim edilmiş bir yerin teslimi

PEÇ (Kelime Kökeni: Rusça)

[isim]

  • Rus mimarisinde odaları ısıtmak için yapılan fırın tarzı ocak

PEÇE (Kelime Kökeni: İtalyanca pezza)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadınların sokakta yüzlerine örttükleri ince siyah örtü, nikap

    En büyük günahımız yüzümüzde bir peçe, sırtımızda bir çarşaf olması. - Aka Gündüz

[mecaz]

  • Maske, sır, giz

    Bu düzme cadının peçesini kaldırmalıyız. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

ÇEPER

[isim]

[halk ağzında]

  • Çit

    Sıra sıra çeperler / Çepere su serperler / Irak yoldan geleni / Terli terli öperler - Halk türküsü

  • Ahlaksız, huysuz, geçimsiz kimse
  • Bağ çubuğu, çalı çırpı
  • Sebze bahçesi
  • Zar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çeper çekmek

Birleşik Kelimeler: hücre çeperi