ÇEMBERSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ÇEMBERSİZ harflerini içeren 5 harfli 29 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇEMBERSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÇİZME12,
ESİRE (Kelime Kökeni: Arapça esīre)
- Dişi tutsak
- Cariye, dişi köle
ERİME
-
Erimek işi
Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit
Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi
ESMER (Kelime Kökeni: Arapça esmer)
- Siyaha çalan buğday rengi
-
Kurşuni renk
Sazlı köyü ayaklandığı zaman gökyüzü daha esmerdi ve ayaz insanın yüzünü ısırıyordu. - Tarık Buğra
-
Bu renkte olan
Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz. - Esat Mahmut Karakurt
-
Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse), yağız
Bir düğün dansında ayaklarının pırıltısını seyrettiği esmer kızla evlendi. - Halikarnas Balıkçısı
Ata Sözleri ve Deyimler
- esmere al bağla, karşısına geç ağla
Birleşik Kelimeler: esmer amber, esmer buğday, esmer küf, esmer küfler, esmer su yosunları, esmer şeker, esmer un, barut esmeri
MERES
- Köpeğin yaşı
RESMÎ (Kelime Kökeni: Arapça resmī)
-
Devletin olan, devlete ait, devletle ilgili, özel karşıtı
Bulunduğumuz yer resmî bir dairenin bürosudur. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Devletin öngördüğü yöntemlere uygun olarak yapılan, formel
Resmî muamele. Resmî müracaat.
-
Samimi olmayan, teklifli, ciddi
Kâmuran hemen hemen resmî tavırla hafifçe eğildi. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: resmî bayram, resmî dil, resmî elbise, resmî giysi, resmî nikâh, yarı resmî
RESİM (Kelime Kökeni: Arapça resm)
-
Varlıkların, doğadaki görünüşlerinin kalem, fırça gibi araçlarla kâğıt, bez vb. üzerinde yapılan biçimleri
Konulu resim parçaları kendiliğinden ve doğru olarak yan yana gelivermiş, hikâye ortaya çıkmıştı. - Tarık Buğra
-
Bunu yapmak için gerekli yöntemleri öğreten sanat
Türkiye'de resim bir müddetten beri soysuz bir sanat hâline gelmeye başladı. - Orhan Seyfi Orhon
-
Fotoğraf
Güzel İnebolu kızı, duvara yapıştırılan Gazi'nin resmine uzun uzun baktı. - Aka Gündüz
-
Bazı eşyadan ve işlerden alınan vergi veya harç
Osmanlı Devleti'nin birçok vergi ve resimleri bu yüzden doğrudan doğruya yabancı alacaklıların cebine gider. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Tören
- Açık gösterge, kesin sonuç
Ata Sözleri ve Deyimler
- resim almak
- resim çekmek (veya çıkarmak)
- resim gibi
Birleşik Kelimeler: resim yazı, resmetmek, resmigeçit, resmikabul, baskı resim, cam resim, canlı resim, çıplak resim, çizgi resim, dağlama resim, gölgeli resim, ıstampa resim, kazıma resim, net resim, nevresim, robot resim, saydam resim, temsilî resim, vesikalık resim, yakma resim, atölye resmi, demir resmi, duvar resmi, geçit resmi, işgaliye resmi, kabul resmi, mağara resmi, palamar resmi, tellaliye resmi
SERİM
- Serme işi
- Oyun, roman, hikâye, masal vb. anlatı türlerinde kişilerin ve çevrenin tanıtıldığı, konunun, olayın anlatılmaya başlandığı bölüm
SEMER (Kelime Kökeni: Rumca)
-
At, eşek, katır vb. hayvanların sırtına yerleştirilen, üzerine yük bağlanan veya binilen, iskeleti ağaçtan araç
Semere asılı bir sepeti çözüp ağacın uygun bir dalına astı. - Necati Cumalı
- Hamalların yük taşırken kullandığı deriden sırt yastığı, arkalık
- Yukaç
Ata Sözleri ve Deyimler
- semeri devirmek
- semer vurmak
Birleşik Kelimeler: hamal semeri
SERME
- Sermek işi
- Sac ekmeği
ERSİZ
- Kocasız
MERİÇ
- Edirne iline bağlı ilçelerden biri
REMİZ (Kelime Kökeni: Arapça remz)
-
Simge
Acaba iki kişi oturup birtakım remizler mi düşündüler? - Sait Faik Abasıyanık
SERÇE
- Serçegillerden, insanlara yakın yerlerde yaşayan, kışın göçmeyen, koyu boz renkli, ötücü küçük bir kuş (Passer domesticus)
Ata Sözleri ve Deyimler
- serçeden korkan darı ekmez
Birleşik Kelimeler: serçe parmak, ağaç serçesi, dağ serçesi
BEZİR (Kelime Kökeni: Arapça bezr)
- Keten tohumu
- Bezir yağı
Birleşik Kelimeler: bezir yağı
EZBER (Kelime Kökeni: Farsça ezber)
-
Bir metni veya bir sözü eksiksiz tekrarlayabilecek biçimde akılda tutma
Ezberi düşünmekten, söylediklerimizin anlamını düşünmezdik. - Çetin Altan
- Ezberleme ve akılda tutma yeteneği
- Ezber edilecek ders
Ata Sözleri ve Deyimler
- ezber bozmak
- ezber etmek
- ezberinde olmak
- ezber okumak