ÇEKTİRİLEBİLMEK Harflerini İçeren 10 Harfli Kelimeler

ÇEKTİRİLEBİLMEK harflerini içeren 10 harfli 23 kelime bulunuyor. 10 harfli ÇEKTİRİLEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BİÇTİRİLME16, ÇELEBİLMEK16, ÇEKEBİLMEK16, BİLETÇİLİK15, ÇEKTİRİLME14, ÇELİKLEMEK14, KİREÇLEMEK14, BİTİRİLMEK13, BİLETİLMEK13, BRİKETLEME13, BELİTLEMEK13, BELİRTİLME13, BERKİTİLME13, BELİRLEMEK13, BELİKLEMEK13, BEKLETİLME13, ELEKTRİKÇİ13, TEKERLEKÇİ13, İLERLETMEK11, KİLİTLEMEK11, KERTİKLEME11, ELEKTRİKLİ10, TEKERLEKLİ10

ELEKTRİKLİ

[sıfat]

  • Elektriği olan, elektrik enerjisiyle yüklü olan, elektrikle işleyen

    Bir sinemanın elektrikli ilanı yanıp sönüyordu. - Cahit Uçuk

[mecaz]

  • Sinirli ve gergin bir duruma gelmiş olan

    Elektrikli bir ortam.

Birleşik Kelimeler: elektrikli basaç, elektrikli daktilo, elektrikli ısıtıcı, elektrikli sandalye, elektrikli süpürge, elektrikli tren, elektrikli zil

TEKERLEKLİ

[sıfat]

  • Tekerleği olan, tekerli

    Tekerlekli iskemlesini hareket ettirerek peşim sıra geliyor. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: tekerlekli kayak, tekerlekli koltuk, tekerlekli sandalye

İLERLETMEK

[-i]

  • İlerlemesini sağlamak, ilerlemesine yol açmak

    İşte o gün bugündür ahbaplığı ilerlettik. - Nazım Hikmet

KİLİTLEMEK

[-i]

  • Anahtarla kilidi kapamak

    Kapıyorum zannıyla kilitlemişim, diyordu. - Mithat Cemal Kuntay

  • Bir nesne veya bir kimseyi kilitli bir yere kapamak

    Bütün giyeceklerini dolaba kilitlemişler. Çocuğu bodruma kilitlemiş.

  • Karşılıklı çıkıntı ve girintileri olan şeyleri birbirine geçirmek, kenetlemek

    Sırtüstü kerevete uzanarak iki elimin parmaklarını ensemde kilitledim. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]

  • Sıkıca tutmak

    Zehra parmaklarıyla kadehini kilitledi. - Attila İlhan

[mecaz]

  • Kapatmak

    Hafızamı kilitlemiştim, maziyi hiç çıkaramıyordum, küflensin kalsın orada diyordum. - Aka Gündüz

KERTİKLEME

[isim]

  • Kertiklemek işi

BİTİRİLMEK

[nesnesiz]

  • Bitirme işine konu olmak

    Bir işe başlandı mı bitirilmeliydi. - Ayşe Kulin

BİLETİLMEK

[nesnesiz]

  • Biletme işine konu olmak

BRİKETLEME

[isim]

  • Briketlemek işi

BELİTLEMEK

[-i]

  • Belgeye dayanarak ortaya koymak

[mantık]

  • Belitleme kuramını ortaya koymak

BELİRTİLME

[isim]

  • Belirtilmek işi

BERKİTİLME

[isim]

  • Berkitilmek işi

BELİRLEMEK

[-i]

  • Belirli duruma getirmek, belirli kılmak, tayin etmek

    Ama gidemeyenlerden hangisinin başına ne geleceğini tamamen tesadüfler belirledi. - Elif Şafak

[mantık]

  • Yeni bir kavramı, özünü oluşturan ögeleri açıklayarak tanımlamak, sınırlamak
  • Bir kavramı, ayırıcı bir öge ekleyerek sınırlamak, kapsam bakımından daraltmak, genellemek karşıtı

BELİKLEMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Saçları örmek

BEKLETİLME

[isim]

  • Bekletilmek işi

ELEKTRİKÇİ

[isim]

  • Elektrik işleri yapan usta

    Meğer bu mütekait zat, hapishanenin elektrikçisiymiş. - Necip Fazıl Kısakürek