ÇAYIRALAN Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ÇAYIRALAN harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇAYIRALAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AYRIÇ11,
ANALI
- Anası olan
Ata Sözleri ve Deyimler
- analı kuzu, kınalı kuzu
Birleşik Kelimeler: analıkızlı
AYRAN
- Süt veya yoğurt yayıkta çalkalanarak yağı alındıktan sonra kalan sulu bölüm
-
Yoğurdun sulandırılıp çalkalanmasıyla yapılan içecek
Taşlığa oturup soğuk ayranlar içtik. - Fikret Otyam
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayranı kabarmak
- ayranım budur, yarısı sudur
- ayranı yok içmeye, atla (veya tahtırevanla) gider sıçmaya
Birleşik Kelimeler: ayran ağızlı, ayran budalası, ayran delisi, ayran gönüllü
ALYAN (Kelime Kökeni: İngilizce allen)
- Cıvataları çıkarıp takmaya yarayan, altıgen kesitli, L biçiminde alet
Birleşik Kelimeler: alyan anahtarı
YANAL
- Yanda olan, yana düşen
-
Alaca, iki renkli
O dalın ucunda bir yanal alma / Almasını al da dalını yolma - Halk türküsü
Birleşik Kelimeler: yanal yüzey
YÂRAN (Kelime Kökeni: Farsça yārān)
-
Dostlar
Durup el bağlayalar yâran saf saf - Baki
-
Bir amaç çevresinde toplanmış veya aynı amacı güttükleri için bir araya gelmiş olanların tümü
Rusçuk yâranı. Malta yâranı.
YALAN
-
Doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz, kıtır
Yalanı en güzel kullanmış olanlar eski Şarklılardır. - Ahmet Haşim
-
Yalancı kimse
Yalansın bizim oğlan.
- Uydurma
Ata Sözleri ve Deyimler
- yalana şerbetli olmak
- yalan atmak (veya kıvırmak)
- yalan çıkmak
- yalanı çıkmak
- yalanını yakalamak (veya tutmak)
- yalan yere
- yalan yere yemin etmek
Birleşik Kelimeler: yalan dolan, yalan dünya, yalan haber, yalan makinesi, yalan yanlış, beyaz yalan, katmerli yalan, kuyruklu yalan
ALNAÇ
- Cephe
ÇALAR
- Ayırtı
NALÇA (Kelime Kökeni: Arapça naʿl + Farsça -çe)
- Ayakkabıların altına çakılan demir
- Nal
NAÇAR (Kelime Kökeni: Farsça nāçār)
- Çaresi olmayan, çaresiz
- Zavallı, düşkün
Ata Sözleri ve Deyimler
- naçar kalmak
YILAN
-
Sürüngenlerden, ayaksız, ince ve uzun olanların genel adı, yerdegezen, uzun hayvan
Ok yılanı. Su yılanı. Çıngıraklı yılan. Gözlüklü yılan.
-
Sinsi ve hain
Gözlerinde ancak annemin bildiği bir yılan ışıltısıyla gülüyor. - Yusuf Ziya Ortaç
Ata Sözleri ve Deyimler
- yılan gibi
- yılan gibi sokmak
- yılanın kuyruğuna basmak
Birleşik Kelimeler: yılan balığı, yılanbaşı, yılan çıyan, yılan çiçeği, yılan derisi, yılandili, yılan gömleği, yılan hikâyesi, yılaniğnesi, yılan kavı, yılankavi, yılankemiği, yılan taşı, yılanyastığı, çıngıraklı yılan, gözlüklü yılan, karayılan, kör yılan, sağır yılan, ağaç yılanı, boa yılanı, deniz yılanı, katır yılanı, mercan yılanı, ok yılanı, su yılanı
YANLI
- Yandaş
Birleşik Kelimeler: çok yanlı, tek yanlı
YALIN
- Alev
- Gösterişsiz, süssüz, sade (söz, yazı)
-
Çıplak, kınından çıkmış
Dışarıdan içeriye ellerinde yalın kasaturalarla polisler daldı. - Ercüment Ekrem Talu
Birleşik Kelimeler: yalın ad, yalın ayak, yalın cümle, yalın durum, yalıngöz, yalın hâl, yalın isim, yalın kat, yalın kelime, yalın kılıç, yalın sıfat, yalın tümce, yalın üslup, yalın yapıldak, yalın zaman, yalın zarf
YARIN
- Bugünden sonra gelecek ilk gün
-
Gelecek, ilerideki zaman
İnsan daima yarını düşünmeli.
-
(ya'rın) Bugünden sonra gelecek ilk gün içinde
Bin beş yüzü toka edip yarın halıyı çekeceksin. - Necip Fazıl Kısakürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- yarından tezi yok
Birleşik Kelimeler: yarın öbür gün, bugün yarın, arkası yarın, bugünden yarına
ÇINAR (Kelime Kökeni: Farsça çenār)
- İki çeneklilerden, 30 metreye kadar uzayabilen, gövdesi kalın, uzun ömürlü, geniş yapraklı bir ağaç (Platanus)
- Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri