ÇAYAN ile Oluşan Kelimeler (ÇAYAN Kelime Türetme)
ÇAYAN harflerinden oluşan 16 kelime bulunuyor. ÇAYAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Çayan kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
ÇAYAN10
4 Harfli Kelimeler
AYÇA9, ANAÇ7, AÇAN7, AYNA6, AYAN6
3 Harfli Kelimeler
ÇAY8, ÇAN6, AYA5, AYN5, YAN5, ANA3
2 Harfli Kelimeler
AÇ5, AY4, YA4, AN2
AN (Kelime Kökeni: Arapça ān)
-
Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika
Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir. - Cemil Meriç
Ata Sözleri ve Deyimler
- anı anına uymamak
- an meselesi
Birleşik Kelimeler: anbean, bir an, eş anlı
- İki tarla arasındaki sınır
-
Zihin
An bulanıklığı. An yorgunluğu.
ANA
-
Anne
Anası mutfakta bir tabağa marul doğruyor. - Yusuf Atılgan
- Yavrusu olan dişi hayvan
-
Dinî bakımdan aziz tanınan bazı kadınlara verilen saygı unvanı
Fatma Anamız. Meryem Ana.
- Yaşlı kadınlara saygılı bir seslenme sözü
-
Velinimet
Yoksullar anası.
- Alacağın veya borcun, faizin dışında olan bölümü
-
Temel, asıl, esas
Ana bina aradan geçen elli beş yıla karşın değişmemiş. - Ayla Kutlu
- Çizgilerden herhangi birini anlatan kelimeye sıfat olarak geldiğinde o çizginin, belirli bir kural altında hareket ederek bir yüzey oluşturmaya yaradığını anlatan bir söz
Ata Sözleri ve Deyimler
- ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
- ana bir, baba ayrı
- anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
- ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
- ana ile kız, helva ile koz
- ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
- anam!
- anam avradım olsun
- anam babam
- anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
- anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
- anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
- ananın bahtı kızına
- ananın bastığı yavru incinmez
- anan yahşi, baban yahşi
- anası ağlamak
- anasına avradına sövmek
- anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
- anasından doğduğuna bin pişman
- anasından doğduğuna pişman etmek
- anasından doğduğuna pişman olmak
- anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
- anasından emdiği sütü burnundan getirmek
- anasını ağlatmak
- anasını bellemek
- anasını eşek kovalasın!
- anasının gözü
- anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
- anasının kızı
- anasının körpe kuzusu
- anasının nikâhını istemek
- anasının oğlu
- anasını sat! (veya satayım!)
- anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
- anası yerinde
Birleşik Kelimeler: ana arı, ana atardamar, ana baba, ana besleme hattı, ana bilim dalı, ana cadde, ana çizgi, ana dal, ana defter, ana deniz, ana dil, ana dili, ana direk, ana doğrusu, ana duvar, ana düşünce, anaerki, ana fikir, ana haber sunucusu, ana hat, ana kadın, ana kapı, ana kara, ana kent, ana kitap, ana kolon hattı, ana konu, ana kök, ana kraliçe, ana kubbe, ana kucağı, ana kuyu, ana kuzusu, anamal, ana mektebi, ana menü, ana motif, ana muhalefet, anaokulu, ana ortaklık, anapara, ana rahmi, ana saat, ana sanlı, ana sav, ana sayaç, ana sınıfı, ana sözleşme, ana şehir, ana toplardamar, ana vatan, ana yapı, ana yarısı, anayasa, ana yemek, ana yol, ana yön, ana yurt, ana yüreği, anadan doğma, anadan görme, anadan üryan, anası danası, anası kılıklı, büyükana, Havva Ana, havvaanaeli, kadınana, kaynana, meryemana asması, meryemana dikeni, meryemanaeldiveni, meryemanakandili, meryemanakuşağı, sperma ana hücresi, sütana, üvey ana, dağ anası, dağlar anası, denizanası, dev anası, hamam anası, kuyu anası, öksüz anası
AY
-
Birdenbire duyulan acı, ağrı, şaşırma, ürkme veya sevinç anlatan bir söz
Ay! Sen mi idin? Ay, ne güzel!
- Art arda gelen iki yeni ay arasında geçen süre
-
Yılın on iki bölümünden her biri, mah, meh
Mart ayı. Nisan ayı. Mayıs ayı.
-
Bir ayın herhangi bir gününden ertesi ayın aynı gününe kadar geçen veya yaklaşık otuz gün olarak kabul edilen süre
Bu iş ancak üç ayda biter. Temiz iş altı ayda çıkar.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ay ayakta çoban yatakta, ay yatakta çoban ayakta
- ay aydın, hesap belli
- ay gibi
- ay harmanlanmak
- ayı gördüm, yıldıza itibarım (veya minnetim) yok
- ayı görmeden bayram etme
- ay var yılı besler, yıl var ayı beslemez
Birleşik Kelimeler: ay balığı, ay balta, aybaşı, ay başı, aybeay, ay çekirdeği, ayçiçeği, ay çöreği, aydede, aydemir, ay dönümü, ayevi, ay gün takvimi, ay gün yılı, ay hâli, ay ışığı, ay karanlığı, ay modülü, ay örümceği, ay parçası, ay takvimi, ay yıldız, ay yılı, ayda yılda bir, aydan aya, ayrıksı ay, dolunay, dönencel ay, gücük ay, kamerî ay, küçük ay, mübarek ay, yarım ay, yeni ay, aşure ayı, bayram ayı, büyük mevlit ayı, büyük tövbe ayı, cicimayı, döl ayı, küçük mevlit ayı, küçük tövbe ayı, matem ayı, orak ayı, ayın on dördü, üç aylar, tövbe ayları
- Dünya'nın uydusu olan gök cismi, kamer, mah, meh
Birleşik Kelimeler: Ay tutulması
YA (Kelime Kökeni: Arapça yā)
-
`Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü
Yürü ya mübarek!
- Evet
Ata Sözleri ve Deyimler
- ya Allah
- ya Rabbi (veya Rab)
- ya sabır
- ya sabır çekmek
- ya ya ya şa şa şa
Birleşik Kelimeler: yalelli
-
Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz
Ya, bu adam kim?
-
Bir düşüncenin karşıtı düşünülürken kullanılan bir söz
Yetişirim diyorsun, ya yetişemezsen?
-
Gereklik ve onay bildiren cümlelerde yargının onaylandığını bildiren bir söz
Biz de gelelim mi? -Gelin ya.
-
Dilek ve geniş zaman kiplerinde yargıyı güçlendiren bir söz
Bu, söylenecek söz mü? -Söylenir ya. Azıcık yardımcı olsa ya.
-
Bilinen, görülen, hatırlanıp anlatılan bir olay dolayısıyla da sorulan başka bir konu için kullanılan bir söz
Sen geldin, ya Ahmet? Siz karnınızı doyurdunuz, ya ben ne yapayım?
-
Bir düşüncede sıra ile yer alan ayrı cins ögelerden biri ötekilerden üstün görüldüğünde `hele, özellikle` anlamlarında kullanılan bir söz
O çocuğun terbiyesine, zekâsına, çalışkanlığına diyecek yok, ya inceliği. Fırtına kırdı, döktü, yıktı, ya o ağaçlara verdiği zarar.
-
Cevap niteliğinde olan cümlenin sonuna getirildiğinde asıl yargının arkadan gelen cümle ile anlatılacağını belirten bir söz
Fena oğlan değildir, değildir ya, yalnız bu sarhoşluğu var. - Memduh Şevket Esendal
- Bazı çekimli zamanlardan sonra gelerek anlamı pekiştiren, kuvvetlendiren bir söz: Yediydin ya. Oturmuşum ya
Birleşik Kelimeler: ya da, yahut, veya
AYA
- Elin parmak dipleriyle bilek arasındaki iç bölümü, avuç içi
- Ayak tabanı
- Yaprakların düz ve parlak bölümü
Birleşik Kelimeler: el ayası, köpekayası, yaprak ayası
AYN (Kelime Kökeni: Arapça ʿayn)
- Göz
Birleşik Kelimeler: aynısefa
YAN
-
Bir şeyin ön, arka, alt ve üst dışında kalan bölümü, profil
Yolcuların girdiği iskele yanından kendini denize attı. - Memduh Şevket Esendal
-
Sağ ve solun ortak adı, yön, taraf, cihet
Yaşlı garson yanımıza geldi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Yer
- Üst
-
Birlikte, beraberinde olma
Bir ara acıkıp yanlarında getirdikleri ekmek peyniri yediler. - Necati Cumalı
- Üstte, altta, arkada veya önde olmayan
-
İkinci derece olan
Çoğu kez yan uğraş olarak oyuncular filmcilikle uğraşıyordu. - Metin And
-
Tali
Siyasi partiler kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri şekilde ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar meydana getiremezler. - Anayasa
- Bir tarafa yönelerek
- İstekleri karşıt olan iki kişiden veya topluluktan biri
- Savaş düzenindeki ordunun iki kanadından her biri
- Bir denklemde `=` işaretiyle ayrılmış olan iki anlatımdan her biri
- Futbol veya hentbolda, topun, alanın yan çizgileri dışına çıkması, taç (II)
Ata Sözleri ve Deyimler
- -den yana
- -den yana çıkmak
- -den yana olmak
- yan bakmak
- yan basmak
- yan çizmek
- yan gelip oturmak (veya yatmak)
- yan gelmek
- yan gözle bakmak
- yanına almak
- yanına bırakmamak (veya koymamak)
- yanına kalmak
- yanına kâr kalmak
- yanına salavatla varılmaz
- yanına salavatla yaklaşılmak
- yanına yaklaştırmamak
- yanından bile geçmemiş
- yanında olmak
- yan pala Zeydün
- yan tutmak
- yan yatmak
Birleşik Kelimeler: yan atışı, yan bakış, yan cümle, yan çizgisi, yan dal, yan etki, yan flüt, yan hakem, yan kabağı, yan kâğıdı, yankesici, yan ödeme, yan sanayi, yan tesir, yantutmaz, yan tümce, yan ürün, yan yan, yan yana, yan yargıcı, yan yol, yan yüzergiller, yanı başı, yanıkara, bir yana, bir yanda, bir yandan, öte yandan, alt yanı
AÇ
-
Yemek yemesi gereken, tok karşıtı
Aç ne yemez, tok ne demez. - Divanü Lügati't-Türk
-
Yiyecek bulamayan
Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Gözü doymaz, haris
Ne aç adam!
-
Çok istekli, hevesli
Her zamanki gibi bilgiye aç, her zamanki gibi ağızları lafla, kafaları düşünceyle dolu çalçene yaratıklarız. - Ayla Kutlu
-
Karnı doymamış olarak
Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense. - Orhan Kemal
Ata Sözleri ve Deyimler
- acından kimse ölmemiş
- acından ölmek
- aç açık kalmak
- aç aç ile yatınca arada dilenci doğar
- aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez
- aç at yol almaz, aç it av almaz
- aç ayı oynamaz
- aç bırakmak
- aç doymam, tok acıkmam sanır
- aç doyurmak
- aç elini kora sokar
- aç esner, âşık gerinir
- aç gezmektense tok ölmek yeğdir
- açın gözü ekmek teknesinde olur
- açın imanı olmaz
- açın karnı doyar, gözü doymaz
- açın koynunda ekmek durmaz
- açın kursağına çörek dayanmaz
- açın uykusu gelmez
- aç ile dost olayım diyen peşin karnını doyursun
- aç ile eceli gelen söyleşir
- aç kalmak
- aç köpek fırın deler
- aç kurt aslana saldırır
- aç kurt gibi
- aç kurt yavrusunu yer
- aç ne yemez, tok ne demez
- aç susuz kalmak
- aç tavuk kendini arpa ambarında sanır
- aç, yanından kaç
Birleşik Kelimeler: aç açına, aç biilaç, açgöz, aç karnına, gözü aç, karnı aç
AYNA (Kelime Kökeni: Farsça āyīne)
-
Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat
Bir elinde cımbız, bir elinde ayna / Umurunda mı dünya? - Orhan Veli Kanık
- Karagöz oyununda perde
-
Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve içine geçirilen tahta veya taş levha
Kapı kanadının aynası. Çeşmenin aynası.
- Atların diz kapağı
-
İyi bir durumda, yolunda
İşimiz ayna.
-
Bir olayı, bir durumu yansıtan, göz önünde canlandıran olay, durum, şey
Bir ülkenin sanat ve kültür hayatı bir bakıma o ülkenin uygarlık aynasıdır. - Haldun Taner
- Küreğin yassı uç bölümü
- Gemilerde işaretçi erlerin kullandığı dürbün
- Akıntı ve anaforun birleştiği yerde oluşan su burgacı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayna gibi
Birleşik Kelimeler: aynagöz, ayna taşı, ayna tırnağı, döner ayna, boy aynası, cüce aynası, deniz aynası, dev aynası, dikiz aynası, endam aynası, ışık aynası
ÂYAN (Kelime Kökeni: Arapça aʿyān)
- İleri gelenler
- Senato üyeleri
- Belli, açık
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayan olmak
Birleşik Kelimeler: ayan beyan
ÇAN
-
İçinden sarkan tokmağının kenarlara vurmasıyla ses çıkaran madenden araç, kampana
Harp gemisinde çan, düdük ve insan sesleri birbirine karıştı. - Falih Rıfkı Atay
Ata Sözleri ve Deyimler
- çan çalmak
- çanına ot tıkmak (veya tıkamak)
Birleşik Kelimeler: çan çan, çan çiçeği, çan kulesi, cankurtaran çanı, kilise çanı
- Çanakkale iline bağlı ilçelerden biri
ANAÇ
- Şefkatli, anne gibi davranan
- Yavru yetiştirecek duruma gelmiş olan hayvan
-
Yemiş verecek durumdaki ağaç
Bir yıllanmış ağaca anaç derler, babaç demezler. - Burhan Felek
- İri, kart
- Kurnaz
- Deneyimli, bilgili
- Başına buyruk
AÇAN
- Oynak kemiklerin arasındaki açıları genişletmeye yarayan kasların genel adı, büken karşıtı
ÇAY (Kelime Kökeni: Çince)
- Çaygillerden, nemli iklimlerde yetişen bir ağaççık (Thea chinensis)
- Bu ağaççığın özel işlemlerle kurutulan yaprağı
-
Bu yaprağın demlenmesiyle elde edilen güzel kokulu ve sarımtırak kırmızı renkli içecek
Bize çay ikram ettiler. - Ahmet Kabaklı
- Çeşitli bitkilerin yaprak veya çiçeklerinin demlenmesiyle elde edilen bir içecek türü
-
Konukların içecek ve börek, pasta vb. yiyeceklerle ağırlandığı toplantı
Sana bir şey söyleyeyim mi, artık çay davetlerinden bıktım. - Peyami Safa
-
Müzikli toplantı
Gittiği zengin arkadaşlarının çayından allak bullak gelir. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- çay dökmek
Birleşik Kelimeler: çayağacı, çay bahçesi, çay bardağı, çayevi, çay fincanı, çayhane, çay kaşığı, çay makinesi, çay ocağı, çay saati, çay servisi, çay şekeri, çay takımı, buzlu çay, daldırma çay, kuru çay, poşet çay, sallama çay, torba çay, yaprak çay, ada çayı, dağ çayı, elma çayı, paşa çayı
-
Dereden büyük, ırmaktan küçük akarsu
Deli bir çayın kıyısındaki yalçın bir kaya gibidir. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- çaydan geçip derede boğulmak
- çayı geçerken at değiştirilmez
- çayı görmeden paçaları sıvamak
- çay kenarında kuyu kazmak
Birleşik Kelimeler: çaykara, çaydaçıra
- Afyonkarahisar iline bağlı ilçelerden biri
AYÇA
- Hilal
- Bayrak ve sancak direklerinin tepesindeki pirinçten yapılmış ay yıldızlı süs, alem