ÇAVDARSIZ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ÇAVDARSIZ harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇAVDARSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AVAZ13,
ARSA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarṣa)
- Üzerine yapı yapılmak için ayrılmış yer
Birleşik Kelimeler: arsa payı
ASAR (Kelime Kökeni: Arapça ās̱ār)
- Eserler
Birleşik Kelimeler: asarıatika
- Yüzyıllar
SARA (Kelime Kökeni: Arapça ṣarʿa)
-
Zaman zaman kendini kaybederek olduğu yere düşme, vücutta şiddetli çırpınmalar ve ağız köpürmesi ile ortaya çıkan bir sinir hastalığı, tutarık, tutarak, tutarga, yilbik, epilepsi
Nefesi kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
ASIR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣr)
-
Yüzyıl
Bu cümlelerin manaları yarım, bir asır sonra anlaşılacaktır. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
- Çağ
Birleşik Kelimeler: asrısaadet, saadet asrı
ARDA
- İşaret olarak yere dikilen çubuk
- Maden üzerine kazıma yapmak ve çıkrıkta çevrilen şeyleri yontmak için kullanılan çelik kalem
- Ardıl
DARA (Kelime Kökeni: İtalyanca tara)
- Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı
- Terazide dengeyi sağlamak için hafif gelen kefeye ağırlık olarak konulan taş, demir, çivi vb., abra
- İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı
Ata Sözleri ve Deyimler
- darasını almak
- darasını düşmek
- daraya atmak (veya çıkarmak)
SARI
- Yeşil ile turuncu arasında bir renk, limon kabuğu rengi
-
Bu renkte olan
Ortalık sarı bir toz bulutu içinde. - Adalet Ağaoğlu
- Soluk, solgun
Ata Sözleri ve Deyimler
- sarı çizmeli Mehmet Ağa
Birleşik Kelimeler: sarıağı, sarıağız, sarıasma, sarıbalık, sarı benek, sarı bez, sarıçalı, sarıçam, Sarıçam, sarı çıyan, sarıçiçek, sarıçiğdem, sarıdiken, sarıerik, sarıfiğ, sarıgöz, sarıhalile, sarıhani, sarıhumma, sarı ırk, sarıkanat, sarı kart, sarıkız, sarıkuyruk, sarı lira, sarı nokta, sarıpapatya, sarısabır, sarısalkım, sarı sendika, sarı sıcak, sarı yağ, sarı yağız, sarıyonca, sarızambak, açık sarı, kara sarı, kirli sarı, koyu sarı, altın sarısı, atasarısı, civciv sarısı, Hint sarısı, limon sarısı, saman sarısı, yumurta sarısı
SIRA
-
Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi
Şehir esnafı şekercisinden tutun da berberine kadar iki sıra durup kendisini alkışladılar. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bu biçimdeki topluluğun durumu
Sırayı bozmayın.
-
Belirli bir düzene ve niteliğe göre dizilme durumu
Boy sırası. Yaş sırası.
-
Bir şeye ayrılan, uygun görülen veya rastlayan zaman
Bu sırada yan odadan sesler gelmeye başlamıştı. - İhsan Oktay Anar
-
Nöbet
Dalış sırası gene gelinceye dek o koca süngerden başka bir konudan söz etmedi. - Halikarnas Balıkçısı
-
Tahtadan oturak
Oturacak yerler tahta sıralardan olur. - Salâh Birsel
- Dershane, meclis vb. yerlerde kullanılan ve oturup yazı yazacak biçimde yapılan mobilya
-
Düzen
Sıraya girmek. Sıraya dizilmek.
-
Ardı, arkası, önü ve yanı kelimelerinden sonra gelerek tamlamalar kuran ve `ardından, arkasından, önünden, yanından, beraberinde` anlamlarında kullanılan bir söz
Ardı sıra gelmek. Arkası sıra koşmak. Önü sıra gitmek. Yanı sıra yürümek.
Ata Sözleri ve Deyimler
- sıra (veya sırasını) savmak
- sıra olmak
- sırası düşmek
- sırası gelmek
- sırası gelmişken
- sırasına getirmek
- sırasına göre
- sırasını kaybetmek
- sıraya dizmek
- sıraya koymak
Birleşik Kelimeler: sıradağ, sıra dayağı, sıra dışı, sıra gecesi, sıra işi, sıra makinesi, sıra malı, sıra saygı, sıra sayı sıfatı, aklı sıra, ara sıra, ardı sıra, arkası sıra, bir sıra, keyfi sıra, önü sıra, peşi sıra, sırtı sıra, yanı sıra, o sırada, abece sırası, alfabe sırası, aşama sırası, söz sırası, tam sırası
ARAÇ
- Bir iş yapmakta veya sonuçlandırmakta gücünden yararlanılan nesne
-
Taşıt
Araçlarından inen iki polis sulara basmamak için sıçrayarak kapıya doğru yaklaşıyorlar. - Ahmet Ümit
-
Kişiler veya nesneler arasında bağlantı sağlayan şey, vasıta
Bu yüzden iyi anlaşmak için araçların mükemmelliği söz konusu değildir. - İsmet Özel
Birleşik Kelimeler: araç gereç, araç telefonu, ağır araç, insansız araç, rahim içi araç, uzun araç, zırhlı araç, arazi aracı, canlı yayın aracı, hava aracı, itfaiye aracı, koruma aracı, kurtarma aracı, nakil aracı, naklen yayın aracı, servis aracı, uzay aracı, iletişim araçları, üretim araçları
- Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri
ARAZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraż)
- İlinek
-
Belirti
Bu hastalığın gösterdiği çeşitli araz üzerindeki sayısız müşahedelerim bana bir nevi pratik ihtisas temin etmişti. - Reşat Nuri Güntekin
- Belirtiler
AZAR (Kelime Kökeni: Farsça āzār)
- Paylama
Ata Sözleri ve Deyimler
- azar işitmek
AÇAR
- Anahtar
- Ön içki
DARI
- Buğdaygillerden, kuraklığa dayanıklı bir bitki, akdarı (Panicum miliaceum)
- Bu bitkinin buğday yerine besin olarak kullanılan tohumu
- Mısır
Ata Sözleri ve Deyimler
- darısı ... başına (veya darısı başına)
- darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz
Birleşik Kelimeler: akdarı, ballıdarı, cin darısı, Hint darısı, karaca darısı, süpürge darısı
SADA
- 343 seda
ZARA
- Sivas iline bağlı ilçelerden biri