ÇARPIŞIVERME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ÇARPIŞIVERME harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇARPIŞIVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çarpışıverme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Çarpışıverme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇIVMA16, ŞAPÇI16, PERVA15, VARIŞ15, ÇIPIR14, ÇIRPI14, ÇEVRE14, REVAÇ14, ARPÇI13, ÇARPI13, ÇARŞI12, ÇEPER12, ÇEŞME12, EŞARP12, VERME12, VEREM12, IŞIMA11, AŞIRI10, AMPER10, PERMA10, MAŞER9, REŞME9, MIRRA7, EMARE6

EMARE (Kelime Kökeni: Arapça emāre)

[isim]

[eskimiş]

  • Belirti, iz, ipucu

    Fakat hepsinin yüzünde korku ve endişe emarelerini ayan beyan görmüştüm. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

MIRRA (Kelime Kökeni: Arapça mirra)

[isim]

  • Acılık veren sıvılarla özel bir biçimde kaynatılarak pişirilen bir tür acı kahve

MAŞER (Kelime Kökeni: Arapça maʿşer)

[isim]

[eskimiş]

[toplum bilimi]

  • İnsan topluluğu, toplum

REŞME

[isim]

[halk ağzında]

  • Hayvanın başlığı, yuları ve gemi
  • Atların koşum takımlarına gümüş ve altın yaldızlı pullarla yapılan süsleme

[isim]

  • Konfeksiyonda düz dikiş yapan bir makine türü

AŞIRI

[sıfat]

  • Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın

    Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir. - Oktay Rifat

  • Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, müfrit, ekstrem
  • Gereğinden fazla, çok

    Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından sonuç aynı kapıya çıkardı. - Elif Şafak

[zarf]

  • Ötede, ötesinde

    İki ev aşırı.

[zarf]

  • Gereğinden fazla olarak, çokça

    Kadın aşırı boyanmıştı, adamın yüzü solgundu. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşırı gitmek

Birleşik Kelimeler: aşırı akım, aşırı bellem, aşırı besi, aşırı doyma, aşırı duyarlık, aşırı duyu, aşırı erime, aşırı etkin, aşırı gerilim, aşırı şiddetli fırtına, aşırı taşırı, aşırı uç, aşırı yük, denizaşırı, günaşırı, yılaşırı

AMPER (Kelime Kökeni: Fransızca ampère)

[isim]

[fizik]

  • Elektrik akımında şiddet birimi

Birleşik Kelimeler: ampermetre, amperölçer, ampersaat

PERMA (Kelime Kökeni: Fransızca permanente'den)

[isim]

  • Saçların uzun süre dalgalı veya kıvırcık kalmasını sağlamak için uygulanan işlem, permanant

IŞIMA

[isim]

  • Işımak işi, ışıklanma, aydınlanma

    Güneş, gözleri kör eden bir ışımadır. - Attila İlhan

[fizik]

  • Işınım

ÇARŞI (Kelime Kökeni: Farsça çār + sū)

[isim]

  • Dükkânların bulunduğu alışveriş yeri

    Elbet çarşıda bir kahve, bir çaycı dükkânı bulurum. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çarşı iti ev beklemez
  • çarşı pazar dolaşmak (veya gezmek)

Birleşik Kelimeler: çarşı ağası, çarşı ekmeği, kapalı çarşı, çıfıt çarşısı, yer altı çarşısı

ÇEPER

[isim]

[halk ağzında]

  • Çit

    Sıra sıra çeperler / Çepere su serperler / Irak yoldan geleni / Terli terli öperler - Halk türküsü

  • Ahlaksız, huysuz, geçimsiz kimse
  • Bağ çubuğu, çalı çırpı
  • Sebze bahçesi
  • Zar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çeper çekmek

Birleşik Kelimeler: hücre çeperi

ÇEŞME (Kelime Kökeni: Farsça çeşme)

[isim]

  • Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar

    Çeşmeler yaptırdım sular içmeye / Kavlükarar ettim alıp kaçmaya - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çeşmeye gitse çeşme kuruyacak

Birleşik Kelimeler: çeşme başı, kuru çeşme

[isim]

  • İzmir iline bağlı ilçelerden biri

EŞARP (Kelime Kökeni: Fransızca écharpe)

[isim]

  • Başörtüsü

VERME

[isim]

  • Vermek işi

    Ay başlarında borçlarımızı vermeye annemle birlikte çıkardık. - Ayla Kutlu

VEREM (Kelime Kökeni: Arapça verem)

[isim]

[tıp]

  • Herhangi bir organa ve en çok akciğerlere yerleşen Koch basilinin yol açtığı ateşli ve bulaşıcı bir hastalık, tüberküloz

    Annemin genç yaşta veremden ölen rahmetli amcasını görmedim. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]

  • Bu hastalığa tutulmuş, veremli

    Verem bir kadının duyguları.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • verem etmek
  • verem olmak

Birleşik Kelimeler: kemik veremi

ARPÇI

[isim]

  • Arp çalan kimse