ÇARPTIRABİLMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

ÇARPTIRABİLMEK harflerini içeren 8 harfli 33 kelime bulunuyor. 8 harfli ÇARPTIRABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇARPMALI17, ÇARPITMA17, ÇARPILMA17, AÇABİLME14, BATAKÇIL14, KAPTIRMA14, PIRLAMAK14, PIRTLAMA14, PARMAKLI14, AÇTIRMAK13, ÇITLAMAK13, ÇIKARTMA13, ÇAKTIRMA13, ÇATILMAK13, İMALATÇI13, KAÇIRTMA13, MATRAKÇI13, PATAKREM13, BİRTAKIM12, BAKTIRMA12, BATIRMAK12, KALİPTRA12, MARKETÇİ12, PERİKART12, RİKAPTAR12, ATABİLME11, AKABİLME11, BALIKETİ11, ARTIRMAK10, KIRTLAMA10, KATMERLİ9, TEKRARLI9, ATAERKİL8

ATAERKİL

[sıfat]

[toplum bilimi]

  • Soyda, temel olarak babayı alan ve ailede çocukları baba soyuna mal eden (topluluk), pederşahi, patriarkal

KATMERLİ

[sıfat]

  • Katmeri olan, kat kat olan

    Katmerli çiçek.

  • Çok fazla olan, aşırı

    Hem vuruyor hem de suratına birbirinden ağır, birbirinden katmerli küfürler savuruyordum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: katmerli badem, katmerli birleşik zaman, katmerli iyelik, katmerli katmerli, katmerli yalan

TEKRARLI

[sıfat]

  • Üst üste veya tekrar tekrar yapılan, yinelemeli, tekrar edilen, mükerrer

    Belki de dünyanın hayatı bizimkinden daha monoton, daha yeknesak ve bilhassa daha tekrarlıdır. - Şevket Rado

Birleşik Kelimeler: tekrarlı bağlaç

ARTIRMAK

[-i]

  • Artmasını sağlamak, çoğaltmak

    Bu sıcak ve içten ses Fikret'i hayata bağlıyor, yaşama sevincini artırıyordu. - Reşat Enis

  • Bir malı başka alıcıların verdiği fiyattan daha yüksek bir fiyatla almak istemek
  • Tutumlu davranıp biriktirmek, tasarruf etmek

[mecaz]

  • Herhangi bir davranışta ileri gitmek

    Sen edepsizliği adamakıllı artırdın.

KIRTLAMA

[isim]

[zarf]

  • Kıtlama

    Topal, kahvesini kesme şekerle kırtlama içerdi çokluk. - Orhan Kemal

ATABİLME

[isim]

  • Atabilmek işi

AKABİLME

[isim]

  • Akabilmek işi

BALIKETİ

[sıfat]

[mecaz]

  • Balıketinde

BİRTAKIM

[sıfat]

  • Kimi, bazı

    Bu adam birtakım nazari meseleleri çözmek için önceki geceden rüyaya yatmıştı. - İhsan Oktay Anar

BAKTIRMA

[isim]

  • Baktırmak işi

BATIRMAK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak

    Yumuşak lifi alarak kurnaya batırdı. - Cahit Uçuk

[-i]

  • Bir işte kazanç sağlayamaz duruma gelmek

[-i]

  • Yitirmek

    Parasını batırdı.

[-i]

  • Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek

    Böyle tükürük saçtığına bakılırsa ya politikadan konuşuyor ya birini batırıyordu. - Haldun Taner

[-i]

  • Kirletmek

    Üstünü başını batırmış.

[-i]

[mecaz]

  • Mahvetmek

    Ne saklayayım gaflet ettiğimi / Elimle batırmışım gençliğimi - Cahit Sıtkı Tarancı

KALİPTRA (Kelime Kökeni: Fransızca calyptre)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kökün büyüme bölgesinin üzerini örten yüksük biçiminde koruyucu doku

MARKETÇİ

[isim]

  • Market işleten kimse

Birleşik Kelimeler: süpermarketçi

PERİKART (Kelime Kökeni: Fransızca péricarde)

[isim]

[anatomi]

  • Kalbin üzerini saran zar

AÇTIRMAK

[-e]

[-i]

  • Açma işini yaptırmak

    Züğürtlükten, telefonumuz kesildi mi ona bir selam yollar açtırırdık. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • açtırma ağzımı
  • açtırma kutuyu, söyletme kötüyü