ÇAPAÇULLUK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

ÇAPAÇULLUK harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇAPAÇULLUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇAPA11, PAÇA11, ÇAÇA10, ALPU9, KUPA9, KULP9, PALU9, UÇLU9, UÇUK9, APAK8, ÇUKA8, KALP8, LAPA8, PLAK8, PALA8, UÇAK8, ULAÇ8, AKAÇ7, AKÇA7, KAÇA7, KULU6, KULA5, ULAK5, KALA4, LAKA4, LALA4

KALA

[zarf]

  • Kaldığında

    Frankfurt'a gece yarısından sonra ikiye yirmi kala vardık. - Ahmet Haşim

LAKA (Kelime Kökeni: İtalyanca lacca)

[isim]

  • Lak

[isim]

  • Yol üzerinde oluşan çukur

LALA (Kelime Kökeni: Farsça lālā)

[isim]

[eskimiş]

  • Çocuğun bakım, eğitim ve öğretimiyle görevli kimse

    Mekteple ev arasında daima bir lalanın refakatinde gidip gelmeye alıştı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[tarih]

  • Şehzadelerin özel eğitmenleri

[ünlem]

  • Padişahların vezirlerine seslenirken kullandıkları bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lala paşa eğlendirmek

KULA

[isim]

  • Gövdenin sarı veya kirli sarı renkte, yele, kuyruk ve bacağın alt kısmındaki kılların koyu renkte olduğu at donu

[sıfat]

  • Bu renkte olan (at)

    Yanında dizgini boynuna bırakılmış bir kula at vardı. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]

  • Manisa iline bağlı ilçelerden biri

ULAK

[isim]

  • Haberci

    Az sonra ulaklar oba beylerine haber ulaştırmak için atlanmışlardı. - Nezihe Araz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ulak çıkarmak

Birleşik Kelimeler: özel ulak, el ulağı

KULU

[isim]

  • Konya iline bağlı ilçelerden biri

AKAÇ

[isim]

  • Bir yerde birikip kalan sıvıları, bir işlem sonunda geriye kalan artıkları, gereksiz nesneleri dışarıya akıtmak için kullanılan boru vb. araç
  • Kanal, ark, su yolu
  • Yer altı su oluğu

AKÇA

[sıfat]

  • Oldukça beyaz

    Akça kızlar sökün etti yurdundan / Koç yiğitler deli oldu derdinden - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: akçaağaç, akça armudu, akçakavak, akçakesme, akça pakça, akça yel

[isim]

  • Akçe

KAÇA

[zarf]

  • Ne kadar bir para, değer karşılığında?

    Bu giysi kaça satılıyor?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaça patlamak?

APAK

[sıfat]

  • Bembeyaz

[zarf]

  • Çok ak bir biçimde

    Sonunda uykuya dalınca, ay ışığı uyuyan denizcilerin mutlu yüzlerini apak aydınlattı. - Halikarnas Balıkçısı

ÇUKA

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Akdeniz, Marmara ve Karadeniz'de yaşayan tekirlerin irisi

KALP (Kelime Kökeni: Arapça ḳalb)

[isim]

[anatomi]

  • Göğüs orta boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kirli kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek

    Bak ellerim nasıl titriyor, bak alnım nasıl yanıyor, bak kalbime nasıl çarpıyor. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Kalp hastalığı

    Kalpten öldü.

[mecaz]

  • Sevgi, gönül

[mecaz]

  • Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri

[mecaz]

  • Duygu, his

    İnsanı tekrar, kalp ve fikir cennetine eriştirebilecek tek kudret kadındır. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalbe (veya kalbine) doğmak
  • kalbe dokunmak
  • kalbe işlemek
  • kalbi (veya kalbini) yerinden oynamak (veya fırlamak)
  • kalbi ağzına gelmek
  • kalbi boş olmak
  • kalbi çarpmak
  • kalbi dayanmamak
  • kalbi dolu olmak
  • kalbi ferahlamak
  • kalbi kararmak
  • kalbine girmek
  • kalbine göre
  • kalbine saplanmak
  • kalbini açmak
  • kalbini burmak
  • kalbini çalmak
  • kalbini doldurmak
  • kalbini eritmek
  • kalbini okumak
  • kalbin yolu mideden geçer
  • kalbi parçalanmak
  • kalbi sıkışmak
  • kalbi sızlamak
  • kalbi yıkmak kolay, yapmak zordur
  • kalbi yırtılmak
  • kalbiyle konuşmak
  • kalp (veya kalbini) kazanmak (veya fethetmek)
  • kalp (veya kalbini) kırmak
  • kalp kalbe karşıdır
  • kalp olmamak

Birleşik Kelimeler: kalp acısı, kalp ağrısı, kalp aksesi, kalp çarpıntısı, kalp çizgesi, kalp hastası, kalp kası, kalp krizi, kalp sektesi, kalp spazmı, kalp yarası, kalp yetmezliği, sekteikalp, suni kalp, yapay kalp, kalbi kırık, kalbiselim, kalbi temiz, açık kalp ameliyatı, kapalı kalp ameliyatı, kızkalbi

[isim]

[eskimiş]

  • Bir durumdan başka bir duruma çevirme, dönüştürme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalp etmek

[sıfat]

  • Düzme, sahte, geçmez (para)

    Aslı ile kalpı arasındaki farkı ancak o işin çilekeşleri bilir. - Orhan Veli Kanık

[mecaz]

  • İşe yaramaz, tembel

    Kalp adam.

[mecaz]

  • Yalancı, kendine güvenilmeyen

    Kalp herifin biri bu... - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalp olmak

Birleşik Kelimeler: kalp akçe, kalpazan

LAPA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu

    Bulgur lapası. Pirinç lapası.

  • Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç

    Keten tohumu lapası. Hatmi lapası.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lapa gibi
  • lapa vurmak

PLAK (Kelime Kökeni: Fransızca plaque)

[isim]

  • Sesleri kaydetmek ve kaydedilen sesleri yeniden pikap veya gramofonda dinlemek amacıyla hazırlanan plastik daire biçiminde yaprak

    Tamburi Cemil Bey çalıyor eski plakta. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Metal nesne, plaka

Ata Sözleri ve Deyimler

  • plak bozulmak

Birleşik Kelimeler: taş plak, bakteri plağı, diş plağı

PALA (Kelime Kökeni: İtalyanca pala)

[isim]

  • Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç

    Belindeki kısa palasıyla ve omuzunda gri tüfeğiyle masanın kenarına oturdu. - Falih Rıfkı Atay

  • Kürek vb. araçların, enli ve yassı bölümü
  • Bir yere çaprazlama konulan yassı kiriş veya kereste

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pala çalmak (veya sallamak)
  • pala çekmek
  • pala sürtmek

Birleşik Kelimeler: pala bıyık

[isim]

[halk ağzında]

  • Bez parçalarından dokunan basit kilim veya yaygı

    Kendi ürettiği kocaman sürünün yünlerinden Fadime Nine ne güzel palalar dokumuş. - Halide Edip Adıvar

  • Eski, kullanılmış eşya veya giysi